15 Şubat 2000 22:00
AB'nin genişleme listesinde Türkiye yok
Brüksel kentinde düzenlenen AB Konseyi aylık olağan toplantısında Avrupa Birliği'nin genişlemesi ele alındı.
AB'nin genişleme listesinde Türkiye yok
Belçika'nın Brüksel kentinde yapılan Avrupa Birliği (AB) Konseyi aylık olağan toplantısında, birliğin genişlemesi, Avrupa ordusu ve Kosova'ya polis gücü gönderilmesi gibi bir dizi kritik sorun ele alındı. AB Konseyi sonunda düzenlenen basın toplantısında, AB reformlarını ele almak üzere oluşturulan Hükümetlerarası Konferans (HAK)'ın ve 6 aday ülke ile tam üyelik müzakerelerinin başlatılmasının kararlaştırıldığı bildirildi.
Türkiye yok
Haklarında müzekareler başlayan ülkeler şöyle sıralanıyor: Malta, Bulgaristan, Letonya, Litvanya, Romanya ve Slovakya. Estonya, Macaristan, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Slovenya ve Kıbrıs Rum Kesimi ile müzakareleri 1998'den beri yürüten AB, Helsinki zirvesinde alınan kararlar doğrultusunda, Türkiye hariç tüm adaylarla tam üyelik müzakerlerini başlatmış oluyor.
Kıstaslar
AB, tam üyelik müzakerelerini toplam 30 ayrı dalda yürütüyor. Bunlar arasında, "ürünlerin, kişilerin, hizmetlerin ve sermayenin serbest dolaşımı", "sosyal haklar", "rekabet politikasında uyum", "balıkçılık", "ulaştırma", "ekonomik ve parasal birlik", "bilim ve araştırma", "eğitim", "bölgesel politikalar" ve "adalet ve içişleri" gibi çeşitli başlıklar bulunuyor.
AB içinde bir grup Hıristiyan demokrat, sınırlar çizilirken, "dini ve kültürel etkenlerin" göz önünde bulundurulması gereğini savunmayı sürdürürken, bu görüşe muhalif olan ülkeler, "Avrupa'nın şimdiden çok dinli ve çok kültürlü olduğu" üzerinde duruyor. AB'de genel yaklaşım, daha önce sınırlarını belirlemiş olan Avrupa Konseyi'nin çizgisinin izlenmesine destek veriyor.
AB Dönem Başkanı Portekiz Dışişleri Bakanı Jaime Gama, Yugoslavya'ya yönelik hava ambargosunun 6 ay süreyle askıya alınması kararıyla birlikte, Belgrad'dan, AB havayolları şirketlerine ayırımcılık yapılmayacağı güvencesi istendiğini açıkladı. Ayrıca, AB ülkelerinin Kosova'ya polis gücü göndermek konusunda mutabakata vardıkları duyuruldu.
'Söz vermeyin'
AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Günter Verheugen, AB hükümetlerinden, aday ülkelere AB'ye ne zaman girebilecekleri konusunda "aceleci sözler" vermekten kaçınmalarını istedi. Verheugen, yeni üyelerin katılımı konusunda belli bir tarih vermek için çok erken olduğunu ve kendisi ekim ayında adayların sağladığı gelişmeyi değerlendirinceye kadar, AB'nin beklemesi gerektiğini söyledi.
Verheugen, "Kararları çok erken almamız tehlikesi söz konusu. Bazı üye ülkeler, aday ülkelerden birinin kriterleri gerçekten karşılayıp karşılamadığını bilmeden taahhütlerde bulunabilirler. Bu nedenle üye ülkeleri, ne gibi bir gelişme sağlandığı konusunda tam bir değerlendirme yapılıncaya kadar, böyle davranmamaları konusunda uyarıyorum" dedi.
Verheugen, "Aday ülkelerdeki siyasi değişiklikler, seçim sonuçları, ekonomik güçlükler sorun yaratabilir" diye konuştu.
Veto uygulaması değişiyor
Genişleyerek üye sayısını 28'e yükseltmeyi planlayan AB'nin karar mekanizmasını değiştirmesi, oybirliğinden oyçoğunluğuna geçilmesi hedefleniyor. Bir tek üye ülkenin veto hakkını kullanarak kararları bloke etmesine yol açan oybirliği sistemi, "istisna alanlarda" geçerli kalacak ve bu alanlar HAK'ta belirlenecek.
Genişleme ile nüfusu 375 milyondan 545 milyona çıkacak olan AB'de, yürütme organı komisyonun üye sayısının artmaması, Avrupa Parlamentosu'nda parlamenter sayısının sınırlı tutulması ve 700'ü geçmemesi, AB'nin 2002 sonundan itibaren yeni üyeleri bünyesine almaya hazır olması, gerekli hukuki reformların yapılması, "çarkların dönmesi için önkoşul" olarak nitelendiriliyor.
Belçika'nın Brüksel kentinde yapılan Avrupa Birliği (AB) Konseyi aylık olağan toplantısında, birliğin genişlemesi, Avrupa ordusu ve Kosova'ya polis gücü gönderilmesi gibi bir dizi kritik sorun ele alındı. AB Konseyi sonunda düzenlenen basın toplantısında, AB reformlarını ele almak üzere oluşturulan Hükümetlerarası Konferans (HAK)'ın ve 6 aday ülke ile tam üyelik müzakerelerinin başlatılmasının kararlaştırıldığı bildirildi.
Türkiye yok
Haklarında müzekareler başlayan ülkeler şöyle sıralanıyor: Malta, Bulgaristan, Letonya, Litvanya, Romanya ve Slovakya. Estonya, Macaristan, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Slovenya ve Kıbrıs Rum Kesimi ile müzakareleri 1998'den beri yürüten AB, Helsinki zirvesinde alınan kararlar doğrultusunda, Türkiye hariç tüm adaylarla tam üyelik müzakerlerini başlatmış oluyor.
Kıstaslar
AB, tam üyelik müzakerelerini toplam 30 ayrı dalda yürütüyor. Bunlar arasında, "ürünlerin, kişilerin, hizmetlerin ve sermayenin serbest dolaşımı", "sosyal haklar", "rekabet politikasında uyum", "balıkçılık", "ulaştırma", "ekonomik ve parasal birlik", "bilim ve araştırma", "eğitim", "bölgesel politikalar" ve "adalet ve içişleri" gibi çeşitli başlıklar bulunuyor.
AB içinde bir grup Hıristiyan demokrat, sınırlar çizilirken, "dini ve kültürel etkenlerin" göz önünde bulundurulması gereğini savunmayı sürdürürken, bu görüşe muhalif olan ülkeler, "Avrupa'nın şimdiden çok dinli ve çok kültürlü olduğu" üzerinde duruyor. AB'de genel yaklaşım, daha önce sınırlarını belirlemiş olan Avrupa Konseyi'nin çizgisinin izlenmesine destek veriyor.
AB Dönem Başkanı Portekiz Dışişleri Bakanı Jaime Gama, Yugoslavya'ya yönelik hava ambargosunun 6 ay süreyle askıya alınması kararıyla birlikte, Belgrad'dan, AB havayolları şirketlerine ayırımcılık yapılmayacağı güvencesi istendiğini açıkladı. Ayrıca, AB ülkelerinin Kosova'ya polis gücü göndermek konusunda mutabakata vardıkları duyuruldu.
'Söz vermeyin'
AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Günter Verheugen, AB hükümetlerinden, aday ülkelere AB'ye ne zaman girebilecekleri konusunda "aceleci sözler" vermekten kaçınmalarını istedi. Verheugen, yeni üyelerin katılımı konusunda belli bir tarih vermek için çok erken olduğunu ve kendisi ekim ayında adayların sağladığı gelişmeyi değerlendirinceye kadar, AB'nin beklemesi gerektiğini söyledi.
Verheugen, "Kararları çok erken almamız tehlikesi söz konusu. Bazı üye ülkeler, aday ülkelerden birinin kriterleri gerçekten karşılayıp karşılamadığını bilmeden taahhütlerde bulunabilirler. Bu nedenle üye ülkeleri, ne gibi bir gelişme sağlandığı konusunda tam bir değerlendirme yapılıncaya kadar, böyle davranmamaları konusunda uyarıyorum" dedi.
Verheugen, "Aday ülkelerdeki siyasi değişiklikler, seçim sonuçları, ekonomik güçlükler sorun yaratabilir" diye konuştu.
Veto uygulaması değişiyor
Genişleyerek üye sayısını 28'e yükseltmeyi planlayan AB'nin karar mekanizmasını değiştirmesi, oybirliğinden oyçoğunluğuna geçilmesi hedefleniyor. Bir tek üye ülkenin veto hakkını kullanarak kararları bloke etmesine yol açan oybirliği sistemi, "istisna alanlarda" geçerli kalacak ve bu alanlar HAK'ta belirlenecek.
Genişleme ile nüfusu 375 milyondan 545 milyona çıkacak olan AB'de, yürütme organı komisyonun üye sayısının artmaması, Avrupa Parlamentosu'nda parlamenter sayısının sınırlı tutulması ve 700'ü geçmemesi, AB'nin 2002 sonundan itibaren yeni üyeleri bünyesine almaya hazır olması, gerekli hukuki reformların yapılması, "çarkların dönmesi için önkoşul" olarak nitelendiriliyor.
YAZARLAR
Pınar Öğünç
BAĞLANTILAR-9 | Ticaretten afetlere, güvenlikten tiny house'a konteyner çağı
T. Gül Köksal
Kent hakkı bağlamında çocuklar
Ayşen Şahin
Mahsus selamlar
İzzettin Önder
Servet vergisi
Şenay Aydemir
Atış Serbest!
Adnan Özyalçıner
Geride kalan
İsmail Gökhan Bayram
İşlevini arayan alet: Yapay zekâ
Evrensel Bilgin
Gordion Düğümü
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
