10 Şubat 2000 22:00

Yirmi yıl sonra yeniden

Yirmi yıl sonra yeniden
Mehmet Aslanoğlu
Diyarbakır'da yirmi yıldır örgütsüz olan fırın işçileri, yeniden örgütleniyor. Tek Gıda-İş Sendikası Diyarbakır 1 Nolu Şube, semt semt kurduğu komisyonlar aracılığıyla şehirdeki 500 kayıtlı fırında çalışan 1500'e yakın fırın işçisinin tamamını örgütlemeyi hedefliyor.
Arşivlerinde 1976 yılında hazırlanan ve Güneydoğu Fırın İşçileri Sendikası imzalı bir bildiri bulunca, fırın işçileri arasında yeniden örgütlenme kararı aldıklarını söyleyen Tek Gıda-İş Sendikası Diyarbakır 1 Nolu Şube Başkanı Arif Akkaya, bildirinin altında imzası olan sendikanın yöneticisi Mehmet Koçer adlı fırın işçisiyle irtibata geçerek, sendikalaşma faaliyetlerini başlattıklarını belirtiyor. Diyarbakırlı fırın işçilerinin ücret artışı, sigorta ve sosyal haklar talebiyle 1976 ve 1978 yıllarında greve gittiklerini aktaran Akkaya, örgütlenme çalışmasını yine aynı talepler üzerinden yürüttüklerine dikkat çekiyor.
1976 ve 1978 grevleri
Bildirilerinin altında "Kahrolsun sömürgecilik! Yaşasın fırın işçilerinin haklı grevi" gibi sloganlar yazan Güneydoğu Fırın İşçileri Sendikası, 12 Eylül darbesiyle birlikte diğer sendikalar gibi kapatılmış. Ve fırın işçileri 1980 yılından beri örgütsüz...
Herhangi bir konfederasyona bağlı olmayan ancak Diyarbakır'da fırın işçilerinin tamamını kapsayan sendikalarının kuruluşunun 1970'li yıllara dayandığını belirten Mehmet Koçer, '76 yılında sadece ücret atışı talebiyle yaptıkları grevin 15 gün içerisinde başarıyla sonuçlandığını belirterek, şunları anlatıyor: "1978'deki grevde ise talepler daha yüksekti. Sigortasız işçi kalmaması, yılda 1 ay izin, kışlık ve yazlık elbise yardımı, her işçinin ihtiyacı kadar ekmek götürmesi ve her 2 ayda bir yüzde 50 zam. 45 gün grevde kaldık ve başarısız olduk. 1980 darbesiyle tüm sendikalar gibi bizim sendikamız da fesh edildi. 12 Eylül'den bu yana fırın işçileri sendikasız."
Örgütlenme komisyonları
Hakan Emek Fırını'nda kürekçi olarak çalışan Koçer, üç ay önce Tek Gıda-İş Sendikası'nın fırın işçilerinin yeniden örgütlenmesi önerisiyle gelmesi üzerine çalışmalara başlıyor. Semtlere göre çağırdıkları fırın işçileriyle sendika binasında yapılan toplantılardan sonra yine semtlere göre örgütlenme komisyonları oluşturuluyor.
Bu komisyonlar üzerinden 7-8 semtte örgütlenme çalışması yürütüldüğünü ifade eden Koçer, önümüzdeki bir ay içinde yapacaklarını ise şöyle sıralıyor: "Her komisyon kendi bölgesinde bulunan fırınlarda işçileri bu çalışmalara katıp, sendikaya üye yapacaklar. Üye kayıtları tamamlandıktan sonra tüm işçilerin katılacağı bir toplantı yapılacak. Bu toplantıda genel sorunlar değerlendirilecek, herkes kendi sorununu dile getirecek. Tüm işçileri örgütledikten sonra sendika içinde fırın işçilerinden oluşan bir komite oluşturacağız."
Örgütlü tepki sonuç alır
Fırın işçilerini örgütlenmeye iten nedenlerin en önemlileri sigortasız çalışma ve düşük ücret. Yüzde 80'i sigortasız olan fırın işçilerinin, fırınlar arasındaki rekabetten dolayı zam isteyemiyorlar. Çünkü zam talepleri işverenin tepkisiyle karşılaşıyor. "Ama patronların rekabeti bizi ilgilendirmez. Onları rekabete sürükleyen biz değiliz. Biz sadece çalışıyoruz ve hakkımızı istiyoruz" diyen Mehmet Koçer, günde 12-13 saat çalıştıklarını, çalışma saatlerinin düzensiz olduğunu, haftalık ve yıllık izinlerinin olmadığını, her türlü sosyal haktan mahrum olduklarını da sözlerine ekliyor. Fırın işçilerinin bireysel ve sadece kendi patronuna yönelen tepkisinin sonuç alıcı olmadığını söyleyen Mehmet Koçer, "Sendika işverenler derneği masaya oturup tüm fırın işçilerinin haklarını örgütlü bir şekilde savunacak. En azından bazı sosyal haklara sahip olabiliriz" diyor.
Nasıl bir sendika?
Üyelerinin taleplerini elde etmek için mücadele eden, işçilerin sınıf bilinci kazanmasına yardımcı olan bir sendikal anlayışı savunduklarını belirten Koçer, istedikleri sendika yönetimini de şöyle özetliyor: "Sendika yöneticileri ve başkanları işçilerle birlikte hareket eder, üyelerinin taleplerini karşılamak için hareket eder. Bizim istediğimiz sendika yönetimleri ve başkanları Bayram Meral gibi patronlarla ve hükümetlerle kapılar ardında pazarlıklara girişmez."
Sendika ağalarının bu tür tavırlarının işçileri sendikalardan soğuttuğuna dikkati çeken Koçer, "Biz Tek Gıda-İş Sendikası'na olumlu bakıyoruz. Tabi bizim beklentilerimiz karşılanmadığı zaman yönetime talip olabiliriz" diyor. Fırın işçilerinin sadece Diyarbakır'da örgütlenmesinin yetmeyeceğini vurgulayan Koçer, başarıya ulaşmak için tüm ülkede örgütlenmenin gerekli olduğunu dile getiriyor.

Evrensel'i Takip Et