04 Şubat 2000 22:00

Doğrudan Gelir Desteği

   üreticiye faydalı olamaz

Paylaş
Doğrudan Gelir Desteği
   üreticiye faydalı olamaz
Kamil Şanverdi
Hükümetin IMF'ye verdiği "niyet mektubu"nda yer alan ve "tarım reformu"nun en önemli uygulamalarından birisi olarak gösterilen "Doğrudan Gelir Desteği (DGD)"nin tarımın mevcut yapısıyla hiçbir getirisinin olmayacağı belirtildi. Konuyu değerlendiren Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomi Bölü öğretim elemanlarından Doç. Dr. Nejat Ören, sistemin küçük çiftçiye ulaşmayacağını söyledi.
DGD'nin, üretim miktarı ile destek arasında doğrudan ilişki kurmaksızın, hedef üretici kitlesine hükümet tarafından yapılan gelir ödemesi olduğunu söyleyen Doç. Dr. Ören, bu sistemde ürün yerine üreticinin esas alınacağını, ürün fiyatlarına hiçbir müdahalenin olmadığı serbest koşullarda oluşacağını ve piyasa sinyallerine göre üretimin belirleneceğini kaydetti.
Doç. Dr. Nejat Ören, DGD'nin dünyanın birçok ülkesinde ve farklı bir şekilde uygulandığını, fakat Türkiye'de ciddi bir altyapı çalışmasının hazırlanması gerektiğini belirtti. Tarıma müdahalenin üretim, tüketim ve ticarete de yansıyan piyasa dengelerini bozucu etkilerine ve ticari savaşlara kadar varan anlaşmazlıklara rağmen, ülkelerin bunu bir zorunluluk olarak gördüklerini söyleyen Doç. Dr. Ören, her gün yeni yeni sosyoekonomik gerekçelerle bu müdahalelerin sürdüğünü ifade etti.
Tarımsal KİT'ler işlevsizleşecek
Sağlanan destek düzeylerinde ve kullanılan yöntemlerde önemli farklılıklar gözlendiğini ifade eden Doç. Dr. Ören, söz konusu müdahalelerin, tarım teknikleri geri, verimlilik potansiyelini yeterince değerlendirememiş, dolayısıyla gelirlerin düşük olduğu, buna karşın tarımın ekonomideki ağırlığının fazla olduğu az gelişmiş ekonomiler açısından daha büyük önem arz ettiğini sözlerine ekledi. Doç. Dr. Ören şunları söyledi:
"1980'li yılların başlarında en yüksek düzeyine ulaşan korumacı eğilimler, dünya ticaretini olduğu kadar tarım ürünleri ticaretini de olumsuz etkilemiştir. Bu durum başta ABD ve AB olmak üzere her türlü desteği kullanarak tarımsal ürün fazlalıklarını dünya piyasalarında eritmeye çalışan ülkeleri karşı karşıya getirmiştir."
Desteklerin, kısa ve orta vadede üretim ve piyasa, özellikle fiyat dengelerini bozucu etkisini en aza indirmek gerekçesiyle "Doğrudan Gelir Destekleri"ne dönüşmesi sonucunda işlevsizleşen KİT'lerin özelleştirilmesinin olanaklı hale geleceğine dikkati çeken Doç. Dr. Ören, bu uygulama ile bütçe harcamalarını önceden kestirmenin mümkün olmadığının altını çizdi.
Vergilerden ödenecek
DGD'nin vergi mükellefleri tarafından finanse edileceğini de belirten Doç. Dr. Ören, "Bir başka tanıma göre doğrudan ödemeler, tüketicilere karşı fiyatlar yükseltilmeksizin üreticilere vergi mükelleflerinden doğrudan para olarak yapılan transferlerin miktarıdır" diye konuştu. Ülkemizdeki süt ve et teşvik pirimleri, tütünde kota uygulaması, çayda budama tazminatı, pamukta prim sistemi çerçevesinde yapılan ödemeler ve doğal afet yardımlarının bu kapsamda değerlendirilebileceğini kaydeden Doç. Dr. Ören, pamuk primleri uygulamasında yaşanan sıkıntıların ortada olduğunu ve başarısızlıkla sonuçlandığını hatırlattı.
Türkiye'de uygulanması zor
Türkiye açısından sistemin uygulanmasının çok zor olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Ören, bu sistemin uygulanabilmesi için üretici, tüketici, bütçe, ticaret ve kaynak kullanımı olan bütün etkenlerin iyi tespit edilmesi gerektiğini söyledi. Bu sistemi uygulayan diğer ülkelere göre Türkiye açısından olumsuz koşulların tarımsal nüfusun fazlalığı, buna karşın tapu kadastro ve kayıt sistemlerindeki yetersizlikler ve belirsizlikler olduğunu ifade eden Doç. Dr. Ören, bu açıdan DGD'den yararlanacak hedef kitlenin ve sağlanacak destek miktarlarının sınırlarının çizilmesi ve bunun için alınacak kriterlerin belirlenmesinin büyük önem taşıdığına dikkati çekti.
ÖNCEKİ HABER

Çeçenya başkentinden kanlı çıkış

SONRAKİ HABER

MMO'nun programı yoğun

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...