02 Şubat 2000 22:00

TİHV: Bir dönemin üzeri

   kapatılmaya çalışılıyor

Paylaş
TİHV: Bir dönemin üzeri
     kapatılmaya çalışılıyor
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Yönetim Kurulu adına yazılı açıklama yapan Yavuz Önen, 1998 yılına kadar 1638 kişinin "faili meçhul" cinayetlerde yaşamını yitirdiğini belirtti.
OHAL bölge halkının ve insan hakları savunucularının "faili meçhul" cinayetlerin mağduru olduğunu ifade eden Önen, kendisine "Hizbullah" diyen örgütün pek çok NATO ülkesinde ve Türkiye'de örgütlenmiş kontrgerillanın bir uzantısı olduğunu ve bu yüzden de Hizbul-kontra olarak adlandırıldığını belirtti. Bu örgüt tarafından işlenen cinayetlerin kolluk güçleri tarafından "PKK tarafından örgüt içi hesaplaşma amacıyla işlendi" denilerek bu örgütlenmenin reddedildiğini anlatan Önen, 1998'e kadar 1638 kişinin "faili meçhul" cinayetlerle yaşamını yitirdiğini ve bu kişilerin Kürt sorunuyla ilgili bakış açılarından dolayı öldürülen siyasetçiler, insan hakları savunucuları ve gazeteciler olduğunu ifade etti.
Hizbul-kontra denetimde çalıştı
Yavuz Önen, faili meçhul cinayetlerin arkasında Kürt sorunu konusunda "devlet politikalarına" muhalif olanlar başta olmak üzere, toplumun farklı kesimlerinin terörize edilmesi olduğunu kaydederek, "1991-97 döneminde Diyarbakır ve çevresinde işlenmiş cinayetlerin ortak noktası, kentin en işlek caddelerinde işlenmesi ve faillerinin bulunmamasıdır" dedi. Hizbul-kontranın itirafçı ve korucu çetelerinin yanı sıra JİTEM olarak bilinen örgütün denetiminde çalıştığının iddia edildiğini belirten Önen, son dönemde ortaya çıkan "faili meçhul" cinayetlerden jandarma ve özel tim ile bağlantılı çalışan "güvenlik görevlisi-korucu-itirafçı" çetelerinin sorumlu olduklarının ortaya çıktığının kanıtlanmış olduğunu açıkladı.
Bir dönemin üzeri örtülüyor
TİHV Başkanı Yavuz Önen, kolluk güçleri ve DGM'ce yeni dönemde "faili meçhul" siyasal cinayetlere fail tayin edilerek, söz konusu örgütlenmenin ve bu faaliyeti olanaklı kılan zihniyetin üstünün kapatılmaya çalışıldığını ifade etti. Önen, "TBMM Araştırma Komisyonu Raporu söz konusu örgütün kolluk güçlerince açıkça kollandığına ilişkin açık ifadelere yer vermiştir. Hizbul-kontranın 'dini bütün vatandaşların kendilerini PKK'ye karşı korumak amacıyla örgütlenmesi" olduğunun ileri sürülmesi, MGK'nın Kürt sorununa ilişkin 1993 konseptinin hoşgörü ve kollama politikasına işaret etmektedir" dedi.
Belgeler açıklansın
Bu örgütün, son yıllarda denetimden çıkması üzerine açığa çıkartıldığını kaydeden Önen, başka kontrgerilla cinayetlerinin de bu örgüt üzerine atılmaya çalışılacağını ifade etti. Türkiye'nin yeniden yapılandırılması, çetelerin ve zihniyetlerinin ortadan kaldırılmasının Kürt sorununun ve diğer sorunların barışçıl yoldan çözümüne bağlı olduğunu dile getiren Önen, "faili meçhul" cinayetler ve kontrgerilla faaliyetlerine ilişkin belgelerin kamuoyuna açıklanmasını, uygun yetkilerle donatılmış bağımsız araştırma komitelerinin oluşturulmasını, kontrgerilla faaliyetlerinin ve insan hakları ihlallerinin araştırılarak ortaya çıkartılmasını istedi.
ÖNCEKİ HABER

Ankara'da iki sergi

SONRAKİ HABER

Çiller, pişkinliği elden bırakmıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...