02 Şubat 2000 22:00
Vekillere 'kıyak emeklilik' davası
Cumhurbaşkanı'nın 9 kez veto ettiği, Anayasa Mahkemesi'nin 8 kez iptal ettiği "Kıyak emeklilik yasası"na evet oyu veren...
Vekillere 'kıyak emeklilik' davası
İzmir Barosu Üyesi Avukat Noyan Özkan, "kıyak emeklilik yasası"na olarak bilinen milletvekillerinin emekliliklerini düzenleyen yasaya "evet" oyu veren 174 milletvekili hakkında suç duyurusunda bulundu. Eskişehir İşçi Emeklileri Cemiyeti Başkanı Arif Duru ve Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Resul Akay ise, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e gönderdikleri mektuplarla, yasanın veto edilmesini istediler.
Avukat Noyan Özkan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı yazılı başvuruda, milletvekillerinin emekliliğini düzenleyen kanunun 1984'ten bu yana 9 kez cumhurbaşkanı tarafından veto edildiğini, 8 kez ise Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğini hatırlattı. 28 ve 29 Ocak 2000 tarihinde TBMM'den geçen yasa ile üst düzey yargı ve yürütme organlarında görev yapan yaklaşık 2000 kişiye 414 milyon liralık temsil tazminatı sağlandığını kaydeden Özkan, bu yasanın veto görmeden geçmesi halinde temsil tazminatı alan mahkeme üyelerinin davadan çekilmeleri gerekeceğini vurguladı.
Özkan, dilekçesinin "Sonuç" ve "İstem" bölümünde şunları kaydetti: "Kıyak emeklilik yasasına evet oyu vermek suretiyle yüksek yargı organlarının kararlarını açık ve ağır biçimde çiğneyen 174 milletvekili hakkında TCK'nın 146. maddeye muhalefetten cezalandırılmaları için soruşturma açılmasını, ağır cezalık suçüstü hali bulunduğundan milletvekili dokunulmazlık prosedürüne gerek olmadan milletvekillerinin ifadesinin alınmasını ve gerekli tüm anayasayı koruyucu işlemlerin yapılmasını, hukukun üstünlüğüne inanan bir yurttaş sıfatıyla arz ve talep ederim."
'Demirel veto etmeli'
Eskişehir İşçi Emeklileri Cemiyeti Başkanı Arif Duru, Cumhurbaşkanı Demirel ve Meclis'teki partilerin grup başkan vekillerine faks çekti. Duru, TBMM'de 25 Ağustos 1999 tarihinde 4447 sayılı Sosyal Güvenlik Kanunu kabul edilerek, 1 Ocak tarihinden geçerli olmak üzere işçi emekli dul ve yetimlerin memur katsayısından ve gösterge tablosundan düşürüldüğünü ve DİE'nin tüketici endeksine bağlanarak açlığa mahkûm edildiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e gönderdiği yazıda, işçi emeklilerinin 'intibak yasasının' ele alınmasını, kıyak emekliliğin veto edilmesini isteyen Duru; DSP, MHP, FP ve DYP Grup başkan vekillerine gönderdiği yazıda da şu görüşlere yer verdi: "Sizler pazar nedir bilmezsiniz. Su, elektrik, PTT parası, ekmek kaça alınır bilmezsiniz. Bizlere '90 milyon lira ile geçinin' dersiniz. Ama kendinize gelince 45 dakikada kıyak emekliliği, Anayasa Mahkemesi'nde iptal edilmemesi için düzenlemeler yaparak çıkarırsınız. Bu çıkarılan kanun, Anayasa'nın 2'inci ve 5'inci maddesinde 60. maddesine eşitlik ve sosyal güvenlik haklarına ters düşmüyor mu? Verdiğiniz sözleri tutmayıp, bizleri unutarak açlığa mahkûm ettiniz. Bir de Avrupa normlarına uyum sağlayacağız' diyorsunuz. Bunu, bu uygulamalarla mı sağlayacaksınız?"
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Resul Akay ve Kamu-Sen Genel Sekreteri Şuayip Özcan, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e ortak bir mektup göndererek, "kıyak emeklilik" yasasını veto etmesini istediler. Yasanın Anayasa Mahkemesi tarafından 8 kez iptal edildiği, 9 kez de Cumhurbaşkanlığı makamınca veto edildiği anımsatılan mektupta, "yasayı inatla ve ısrarla çıkarmak gayreti gösterenler yanlızca kendilerini değil, yasama kurumunu da yıpratmaktadır" denildi. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön
Sendikacıları AB'ye ısındırma çabaları
Türk-İş ve Avrupa İşçi Sendikaları Konfederasyonu (ETUC) üyesi sendikalar Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne aday üyeliğine ısındırılmaya çalışılıyor. Avrupa Birliği Türkiye Temsilcisi Büyükelçi Karen Fogg Türk-İş'i ziyaretinde, ETUC'un Türkiye'deki sendikacılara Avrupa Birliği konusunda eğitim vereceğini söyledi.
Dün Türk-İş'i ziyaret ederek Yönetim Kurulu ile bir saate yakın görüşen Karen Fogg, görüşme sonunda yaptığı açıklamada, Türk-İş'le bu görüşmelerinin bir başlangıç olduğunu, işbirliğini geliştirmeyi amaçladıklarını söyledi.
ETUC üyesi konfederasyon üyesi sendikacılara uygulanacak eğitim projesinden söz eden Fogg, projenin amacının sendikacıların AB hakkında bilgilendirilmesi ve eğitilmesi olduğunu dile getirdi.
Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği için hangi sendikal düzenlemeleri yapmasının gerektiği konusunda bir soruyu da yanıtlayan Büyükelçi Fogg, bunun başında işçi sağlığı ve işgüvencesinin geldiğini ve işçilerin korunması için asgari standartların getirilmesi gerektiğini belirtti. Tek pazar bütünlüğü içinde bütün işletmeler için aynı yükümlülüklerin getirilmesinin gerektiğini, bu konuda üye devletlerde farklılıklar olduğunu kaydeden Fogg, bunun için işçi temsilcilerine doğru bilgilerin verilmesi, mevzuatın kabul edilmesi, sorumlulukların işçi-işveren olarak paylaşılması ve uygun denetimin sağlanması gerektiğini, ancak bu konuda Türk tarafı ile herhangi bir görüşmenin olmadığını söyledi.
Kadın-erkek çalışanlar arasında eşitliğin sağlanması örneğini de veren Fogg, bunun sadece eşit ücretle sınırlı olmadığını, eşit değerde iş için eşitlik, mesleki eğitim, terfi ve sosyal güvenlik gibi konularda da eşitlik istendiğini, bu eşitliklere uymayan işverenlere karşı dava açma hakkının da tanınacağı konularını dile getirdi. Kitle halinde işten çıkarmalar, kısmi süreli ve geçici işçiler konularını da tartıştıklarını söyleyen Fogg, ihtiyacın karşılıklı diyalog olduğunu savundu.
Türk-İş'te de işgüvencesi yok
Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral ise işsizlikten özelleştirmeye, depreme kadar bir dizi sorunu aktardıklarını belirterek, ülkenin bir an önce AB saflarında yer alması için çalışacaklarını söyledi.
Ziyaretin gerçekleştiği ve işgüvencesinin tartışıldığı saatlerde, aralarında Türk-İş Basın Danışmanı Hasan Tahsin Benli'nin da bulunduğu 9 kişi Türk-İş'ten çıkarıldı. Eğitim uzmanları Zeki Sarıkaya, Necati Balta, santral memurları Naile Feyzullahoğlu, Müzeyyen Başini, Sosyal Güvenlik Uzmanı Ahmet Şen, Kadın İşçiler Bürosu Sorumlusu Sakine Uygun ile Samsun Eğitim Tesisleri'nden iki işçinin yönetim kurulu kararı ile işten çıkarıldığı öğrenildi.
Bayram Meral ise işten çıkarmaları yalanlayarak, bazılarının emekli olduğunu, bazılarının da kendi istekleri ile ayrıldığını söyledi. İşten çıkarılanların hiçbirisinin kendi isteğiyle ayrılmadığı gibi aralarında sadece 80 milyonluk emekli aylığına mahkûm dul kadınların da olduğu belirtildi.
İzmir Barosu Üyesi Avukat Noyan Özkan, "kıyak emeklilik yasası"na olarak bilinen milletvekillerinin emekliliklerini düzenleyen yasaya "evet" oyu veren 174 milletvekili hakkında suç duyurusunda bulundu. Eskişehir İşçi Emeklileri Cemiyeti Başkanı Arif Duru ve Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Resul Akay ise, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e gönderdikleri mektuplarla, yasanın veto edilmesini istediler.
Avukat Noyan Özkan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı yazılı başvuruda, milletvekillerinin emekliliğini düzenleyen kanunun 1984'ten bu yana 9 kez cumhurbaşkanı tarafından veto edildiğini, 8 kez ise Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğini hatırlattı. 28 ve 29 Ocak 2000 tarihinde TBMM'den geçen yasa ile üst düzey yargı ve yürütme organlarında görev yapan yaklaşık 2000 kişiye 414 milyon liralık temsil tazminatı sağlandığını kaydeden Özkan, bu yasanın veto görmeden geçmesi halinde temsil tazminatı alan mahkeme üyelerinin davadan çekilmeleri gerekeceğini vurguladı.
Özkan, dilekçesinin "Sonuç" ve "İstem" bölümünde şunları kaydetti: "Kıyak emeklilik yasasına evet oyu vermek suretiyle yüksek yargı organlarının kararlarını açık ve ağır biçimde çiğneyen 174 milletvekili hakkında TCK'nın 146. maddeye muhalefetten cezalandırılmaları için soruşturma açılmasını, ağır cezalık suçüstü hali bulunduğundan milletvekili dokunulmazlık prosedürüne gerek olmadan milletvekillerinin ifadesinin alınmasını ve gerekli tüm anayasayı koruyucu işlemlerin yapılmasını, hukukun üstünlüğüne inanan bir yurttaş sıfatıyla arz ve talep ederim."
'Demirel veto etmeli'
Eskişehir İşçi Emeklileri Cemiyeti Başkanı Arif Duru, Cumhurbaşkanı Demirel ve Meclis'teki partilerin grup başkan vekillerine faks çekti. Duru, TBMM'de 25 Ağustos 1999 tarihinde 4447 sayılı Sosyal Güvenlik Kanunu kabul edilerek, 1 Ocak tarihinden geçerli olmak üzere işçi emekli dul ve yetimlerin memur katsayısından ve gösterge tablosundan düşürüldüğünü ve DİE'nin tüketici endeksine bağlanarak açlığa mahkûm edildiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e gönderdiği yazıda, işçi emeklilerinin 'intibak yasasının' ele alınmasını, kıyak emekliliğin veto edilmesini isteyen Duru; DSP, MHP, FP ve DYP Grup başkan vekillerine gönderdiği yazıda da şu görüşlere yer verdi: "Sizler pazar nedir bilmezsiniz. Su, elektrik, PTT parası, ekmek kaça alınır bilmezsiniz. Bizlere '90 milyon lira ile geçinin' dersiniz. Ama kendinize gelince 45 dakikada kıyak emekliliği, Anayasa Mahkemesi'nde iptal edilmemesi için düzenlemeler yaparak çıkarırsınız. Bu çıkarılan kanun, Anayasa'nın 2'inci ve 5'inci maddesinde 60. maddesine eşitlik ve sosyal güvenlik haklarına ters düşmüyor mu? Verdiğiniz sözleri tutmayıp, bizleri unutarak açlığa mahkûm ettiniz. Bir de Avrupa normlarına uyum sağlayacağız' diyorsunuz. Bunu, bu uygulamalarla mı sağlayacaksınız?"
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Resul Akay ve Kamu-Sen Genel Sekreteri Şuayip Özcan, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e ortak bir mektup göndererek, "kıyak emeklilik" yasasını veto etmesini istediler. Yasanın Anayasa Mahkemesi tarafından 8 kez iptal edildiği, 9 kez de Cumhurbaşkanlığı makamınca veto edildiği anımsatılan mektupta, "yasayı inatla ve ısrarla çıkarmak gayreti gösterenler yanlızca kendilerini değil, yasama kurumunu da yıpratmaktadır" denildi. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dönSendikacıları AB'ye ısındırma çabaları
Türk-İş ve Avrupa İşçi Sendikaları Konfederasyonu (ETUC) üyesi sendikalar Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne aday üyeliğine ısındırılmaya çalışılıyor. Avrupa Birliği Türkiye Temsilcisi Büyükelçi Karen Fogg Türk-İş'i ziyaretinde, ETUC'un Türkiye'deki sendikacılara Avrupa Birliği konusunda eğitim vereceğini söyledi.
Dün Türk-İş'i ziyaret ederek Yönetim Kurulu ile bir saate yakın görüşen Karen Fogg, görüşme sonunda yaptığı açıklamada, Türk-İş'le bu görüşmelerinin bir başlangıç olduğunu, işbirliğini geliştirmeyi amaçladıklarını söyledi.
ETUC üyesi konfederasyon üyesi sendikacılara uygulanacak eğitim projesinden söz eden Fogg, projenin amacının sendikacıların AB hakkında bilgilendirilmesi ve eğitilmesi olduğunu dile getirdi.
Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği için hangi sendikal düzenlemeleri yapmasının gerektiği konusunda bir soruyu da yanıtlayan Büyükelçi Fogg, bunun başında işçi sağlığı ve işgüvencesinin geldiğini ve işçilerin korunması için asgari standartların getirilmesi gerektiğini belirtti. Tek pazar bütünlüğü içinde bütün işletmeler için aynı yükümlülüklerin getirilmesinin gerektiğini, bu konuda üye devletlerde farklılıklar olduğunu kaydeden Fogg, bunun için işçi temsilcilerine doğru bilgilerin verilmesi, mevzuatın kabul edilmesi, sorumlulukların işçi-işveren olarak paylaşılması ve uygun denetimin sağlanması gerektiğini, ancak bu konuda Türk tarafı ile herhangi bir görüşmenin olmadığını söyledi.
Kadın-erkek çalışanlar arasında eşitliğin sağlanması örneğini de veren Fogg, bunun sadece eşit ücretle sınırlı olmadığını, eşit değerde iş için eşitlik, mesleki eğitim, terfi ve sosyal güvenlik gibi konularda da eşitlik istendiğini, bu eşitliklere uymayan işverenlere karşı dava açma hakkının da tanınacağı konularını dile getirdi. Kitle halinde işten çıkarmalar, kısmi süreli ve geçici işçiler konularını da tartıştıklarını söyleyen Fogg, ihtiyacın karşılıklı diyalog olduğunu savundu.
Türk-İş'te de işgüvencesi yok
Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral ise işsizlikten özelleştirmeye, depreme kadar bir dizi sorunu aktardıklarını belirterek, ülkenin bir an önce AB saflarında yer alması için çalışacaklarını söyledi.
Ziyaretin gerçekleştiği ve işgüvencesinin tartışıldığı saatlerde, aralarında Türk-İş Basın Danışmanı Hasan Tahsin Benli'nin da bulunduğu 9 kişi Türk-İş'ten çıkarıldı. Eğitim uzmanları Zeki Sarıkaya, Necati Balta, santral memurları Naile Feyzullahoğlu, Müzeyyen Başini, Sosyal Güvenlik Uzmanı Ahmet Şen, Kadın İşçiler Bürosu Sorumlusu Sakine Uygun ile Samsun Eğitim Tesisleri'nden iki işçinin yönetim kurulu kararı ile işten çıkarıldığı öğrenildi.
Bayram Meral ise işten çıkarmaları yalanlayarak, bazılarının emekli olduğunu, bazılarının da kendi istekleri ile ayrıldığını söyledi. İşten çıkarılanların hiçbirisinin kendi isteğiyle ayrılmadığı gibi aralarında sadece 80 milyonluk emekli aylığına mahkûm dul kadınların da olduğu belirtildi.
YAZARLAR
Mustafa Yalçıner
İsrail-İran güç gösterisi nereye varacak?
Nuray Sancar
Vatan millet ıstakoz
Bülent Falakaoğlu
Istakozun faturası!
Ahmet Yaşaroğlu
Çocuklar ve gençler kime emanet?
Adnan Gümüş
Köy Enstitüsü farkı, şehre ve geleneğe uymazlığı: Hümanist, yararcı, bütüncül köy rehberi
Yücel Özdemir
AB, İran’a karşı Türkiye’ye rol verme peşinde
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
