Cumhuriyet'e padişah aranıyor

Cumhuriyet'e padişah aranıyor
Parlamentoda bulunan beş partinin 5+5 formülünü benimseyerek bir beş yıl daha cumhurbaşkanlığının önünü açtığı Süleyman Demirel eğer seçilirse devlet görevinde 40'ını dolduracak ve Osmanlı İmparatorluğu döneminin 46 yılla en uzun süreli padişahı Kanuni Sultan Süleyman ile arasında sadece 6 yıl kalmış olacak. 77 yaşını dolduran cumhuriyet, onun yerine koyacacak bir başkasını çıkaramayarak, Demirel'e bir de 'cumhuriyet padişahı' unvanını vermiş olacak.
1965'te devletin başına geçti
Atatürk'ten sonra cumhuriyet tarihinin ikinci adamı olarak kabul edilen İsmet İnönü, resmi bir ziyaret için Amerika'da bulunduğu sırada, gensoru verilerek Başbakanlık'tan düşürülmesinin ardından 1965 yılında başbakan olan Süleyman Demirel'in, cumhurbaşkanlığındaki görev süresinin beş yıl daha uzatılması için kapı kapı dolaşan DSP Lideri ve Başbakan Ecevit, diğer partilerin de desteğini almayı başardı. Beş partinin 5+5 formülünde anlaşarak süresini uzatmayı planladıkları Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, daha yıllar öncesinden başlayarak yakınları tarafından ortalığa yayılan 'baba' imajına böylelikle bir de 'cumhuriyet padişahı' unvanını da ekleyecek. Görev süresinin uzatılması halinde devletin başında kırkını dolduracak olan Demirel, Osmanlı İmparatorluğu'nda 46 yılla en uzun süre padişahlık yapmış olan Kanuni Sultan Süleyman'a da çok yaklaşmış olacak. Padişah Kanuni Sultan Süleyman'dan sonraki ikinci sıraya oturacak olan Süleyman Demirel'in, Kanuni'nin rekorunu kırmak için bir altı yıllık uzatma daha isteyip istemeyeceği, ya da ömrünün buna vefa edip edip etmeyeceğini şimdiden tahmin etmek mümkün değilse de, onun hakkında geçmişe bakarak bazı şeyler söylenebilir.
İlk 'oğlu' Yafes Öztürk
Süleyman Demirel, daha yıllar öncesinden başlayarak çevresi aracılığıyla ortalığa 'baba' imajını yayarak halk desteğini artırmaya ve sürekli kılmaya çalıştı. Ancak, Türkiye siyasi tarihi, kendisinin ve çevresinin yakıştırması olan 'baba' imajıyla onun bunca yıl, sicili bozuk birçok simaya da kol kanat gerdiğini yazdı. Yafes Öztürk bu isimlerden sadece birisi.
Yafes Öztürk, TBMM Başkanvekili ANAP Adana Milletvekili Yılmaz Hocaoğlu'nun 9 Ağustos 1993 günü bir trafik kazasında öldüğünü bildiren haberle birlikte basına yansıdı. O da Hocaoğlu ile aynı araçta yer alıyordu ve yaşamını yitirmişti. Yılmaz Hocaoğlu Meclis'in en renkli ama Adana'nın en karanlık simalarından biriydi, ancak Yafes Öztürk birçok bakımdan onu gölgede bırakacak özelliklere sahipti. Meclis Başkanı Hocaoğlu'nun cenazesine gitmeyenler, Yafes Öztürk'ün cenazesine gittiler ya da çelenk gönderdiler. Büyük babalardan Fahrettin Akgün, MİT'çi Mehmet Eymür, Yüksel Çengel, Rüştü Saracoğlu, Hayri Kozakçıoğlu, Gazinocular kralı olarak da bilinen ünlü babalardan Fahrettin Aslan, Dündar Kılıç, Kaçakçılık Daire Başkanlarından Ahmet Şahinalp, Cem Boyner, Orhan Keçeli, Nurettin Sözen ve Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel.
Yafes Öztürk yaşama ilk olarak garsonlukla atıldı ve kısa bir süre sonra mafya kontluğuna kadar yükseldi. Mafya avukatı olarak bilinen Cahit Altınkum'la başlayan dostluğu ilerleyen yıllarda işarkadaşlığına dönüşen Yafes Öztürk'ün, ilişkileri, adliyeye düşen 'önemli işlerin' halledildiği Mavi Marmara Et Lokantası'ndaki ortaklığa kadar gidiyor. Mavi Marmara, kendi başına bir kuruluş değil. Süleyman Demirel'in en yakınındakilerden birisi olarak tanınan Engin Civan'ın genel müdürlük yaptığı sıralarda Emlak Bankası'ndan kırk dokuz yıllığına ve sözleşme bittikçe Öztürk'e sonsuza kadar yenileme hakkı tanıyan maddelerin yer aldığı bir sözleşmeyle kiralanan büyük bir arazi üzerinde kurulan Ataköy Turistik Tesisleri'nin bir parçası. Burada halledilen 'yargı' işlerinden sonra Yafes Öztürk'ün kolu büyük kaçakçılık trafiğinin geçtiği Yeşilköy Atatürk Havalimanı'ma kadar uzanıyor. Yafes Öztürk'ün buradaki kaçakçılıktan pay almak için kurmak istediği hakimiyetin aracısı olarak ise MHP'li THY yöneticilerinde Ümit Utku'nun adı öne çıkıyor. O dönem, aksaklıklar yaratan kaçakçılık trafiğine yanlış ışıklarda dur diyen Yeşilköy Havalimanı Komutanı ve ünlü kontrgerillacı Şahap Atalay mıydı bilinmiyor ama, bir süre sonra o da işin içine giriyor ve bir süre sonra bu ilişkiden 12 Mart Paşası Türün'ün de pay aldığı yazılıp çiziliyor.
İşte cumhurbaşkanı bu ilişkiler ağı içinde mafya kontu Yafes Öztürk'ün nikâh şahitliğini yapmıştı.
Çörtük ve Çağlar 'aileden'
Türkbank ihalesinde adı geçen Kamuran Çörtük de, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in 'aile' efradından. Demirel, geçtiğimiz yılın ağustos ayında Bayındır Holding'in sahibi işadamı Kamuran Çörtük'ün Blue White S adlı yatında bir 'aile fotoğrafı' çektirdi. Bu fotoğrafta adı Sususurluk sürecinde de geçen Kamuran Çörtük ile birlikte Interbank'ın için boşaltmaktan yargılanan Cavit Çağlar ile kayınbiraderi Ali Şener de bulunuyordu.
Meşhur hayali ihracatçı Yahya Demirel'in yükselişi de Süleyman Demirelli yıllarla başladı.
Süleyman Demirel'in görev süresi bir beş yıl daha uzatıldığında bu ve benzeri 'aile efradı' da cumhuriyet hanedanı olarak mesut olacak. Ve eğer engellenmezse, bu "aile" bu şektilde mütemadiyen büyüyecek!