27 Ocak 2000 22:00

Deprem rantı yiyorlar

İzmit Belediyesi'nin yan kuruluşu olan atık yakma tesisi İZAYDAŞ'a, deprem sonrası ortaya çıkan tehlikeli ve tıbbi atıkların imhası için Çevre Bakanlığı tarafından verilen geçici izin hâlâ kaldırılmadı.

Paylaş
Deprem rantı yiyorlar
Sibel Hürtaş
İzmit Büyükşehir Belediyesi'nin yan kuruluşu olan İzmit Artıkları Arıtma, Yakma ve Değerlendirme Şirketi (İZAYDAŞ)'ne deprem nedeniyle verilen geçici çalışma izni tesisin tüm eksiklerine rağmen hâlâ kaldırılmadı. İZAYDAŞ'ın deprem bahanesiyle çalışması, Belediye Başkanı Sefa Sirmen'e yönelik, "Depremin rantını yemeye başladı" yorumlarına yol açtı.
Standartlara uygun olmadığı ve kaçak çalıştırıldığı için 1999 yılı Ocak ayında kapatılan tesis, 17 Ağustos depremi sonrasında, Çevre Bakanı Fevzi Aytekin, Bakanlık Müsteşarı Doğan Taşdelen ile Çevre Koruma Genel Müdürü Sami Ağırgün'ün oluruyla yeniden açıldı. Bakanlık izne gerekçe olarak, "Deprem nedeniyle ortaya çıkan radyoaktif ve klor içeren atıkların dışında diğer tehlikeli atıkların bertarafı"nı gösterdi.
Depremden kaynaklı "acil durum süresince" geçerli olacağı belirtilen izin aradan geçen 5 aya rağmen hâlâ kaldırılmadı, ayrıca deprem için kullanılacağını söylenen tesise iş de bulundu. Bakanlık 29 Aralık günü Florya'da ikiye bölünen Rus bandıralı Volganeft 248 adlı fueloil taşıyan gemiyi gönderdi. Bakanlık ayrıca birçok sanayi odasının ve kurumun, tesisin reklamını yapmasına izin verirken, tesisin hisselerini pazarlamasına da göz yumdu. Tesis, şimdi hisselerinin yüzde 65'inin bölgedeki tehlikeli atık üreten şirketlere satılmasını planlıyor.
Çevre Bakanlığı, yönetmeliklerinde sürekli, "Türkiye'de klinik atıkların yakılması işleminden vazgeçileceği ve temiz bir alternatif olan buharlı sterilizasyon teknolojisinin kullanılacağını" duyurmuştu. Oysa Bakanlık, tesisin yanı sıra tıbbi atıkların sterilizasyonu için Lichtenstein'dan Havalwark AG firması tarafından hibe edilen tıbbi atık yakma tesisini de yine 'geçici' olarak Adapazarı'nda kullanmaya başladı.
Tesis, daha önce bakanlık tarafından yapılan araştırmalarda dioksin, furan emisyon kontrol sistemlerinin bulunmadığı anlaşılarak kapatılmıştı. Tesisin açılmasının ardından bu kez Greenpeace tarafından yapılan incelemelerde endüstriyel atıkların ve yakma tesisinden kaynaklanacak taban küllerinin gömüleceği 'lot'un, tehlikeli atık yönetmeliğindeki standartlara uygun olmadığı ortaya çıktı. Eksiklikler giderilmeden tesisi açan Çevre Bakanlığı ise tesiste yaptırdığı hasar tespiti ile 'çalışabilir' kanısına vardı. Greenpeace raporlarında ise, deprem bölgesinde böyle büyük bir tesisin çalışmasına yetecek kadar, cesetler nedeniyle enfekte olmuş battaniye bulunmadığı, bu yüzden tesisin açılmasının gerekli olmadığı belirtildi.
'İZAYDAŞ kapatılsın'
İZAYDAŞ'ı geçici izinle de olsa depremi bahane ederek yeniden faaliyete geçiren Belediye Başkanı Sirmen'e çeşitli kuruluşlardan tepki geldi. Çevre Mühendisleri Odası Genel Başkanı Ethem Torunoğlu, İZAYDAŞ'ın yönetmelik standartlarına aykırı olmasının yanı sıra deposunda da çatlak bulunduğunu dile getirdi. İZAYDAŞ'ın sadece Kocaeli, Bursa, Adapazarı ve Bolu'dan toplam 345 bin ton tehlikeli atık toplayabileceğini belirten Torunoğlu, tesisin atıkların sadece 55 bin tonunu yakacağını, geri kalan 290 bin ton tehlikeli atığın saklanacağı depo sahasının ise sağlıksız olduğunu söyledi.
Sözde teknik heyet
Tesisin eksiklerinin giderilmeden çalışmasının son derece zararlı olduğunu belirten Torunoğlu, fabrikaya verilen geçici izin için oluşturulan heyetin de şaibeli olduğunu söyledi. Torunoğlu, raporda imzası bulunan Türkiye Kimya Sanayicileri Derneği ve İstanbul Sanayi Odası Çevre İhtisas Kurulu Üyesi Caner Zanbak'ın 'profesör' olmadığı halde raporda böyle yansıtıldığını, Çevre Koruma Genel Müdürü Sami Ağırgün'ünse yeterli donanıma sahip olmadığını kaydetti.
Greenpeace Akdeniz Ofisi yöneticilerinden Tolga Temüge de İZAYDAŞ tesislerinde temizlenen geminin taşıdığı altı numaralı fueloilin Türkiye'de ısınma kazanlarında yakılmasının yasak olduğunu hatırlatarak, "Tesis için verilen kararın insansal, çevresel ve hukuksal hiçbir bağdaşır yanı yoktur. Kararın verilmesindeki amaç kesinlikle politiktir" dedi. Atıkların yakma sistemiyle yok edilmesine karşı olduklarını belirten Temüge, Türkiye'nin batı ülkelerinde uygulanan klinik atıkların sterilizasyonu için gereken temiz teknolojilerini getirerek bu atıkların temiz bir şekilde imha edilmesini talep etti.
ÖNCEKİ HABER

Hizmetli personelin hakları tanınmıyor

SONRAKİ HABER

Kılavuzu Davos olanın...

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...