27 Ocak 2000 22:00

Çadırlar buz tuttu

Dondurucu soğuk ve ayaz, depremzedelerin yaşam koşullarını daha da ağırlaştırıyor. Hava sıcaklığının eksi 13 dereceye düştüğü Bolu'da sular dondu.

Paylaş
Çadırlar buz tuttu
Nazile Durmuş
Türkiye'yi etkisi altına alan kar yağışı ve soğuk havadan en çok depremzedeler etkileniyor. Bolu'da hava sıcaklığının sıfırın altında 13 dereceye düşmesi üzerine binaların yüzde 95'inin su tesisatı ile sayaçları patladı. Çadırkentlerde ise elektrikli soba ve ısıtıcı kullanımının yasaklanması nedeniyle depremzedeler donma tehlikesi altında.
Su sayaçları patlıyor
Bolu Belediyesi Su İşleri Müdürü İsmail Hotakoğlu, oturulan ve boş durumdaki binaların sayaç ve bina içi su tesisatında patlama olduğunu belirterek, "3972 abone, sayacı patladığı için bize başvurdu" dedi. Hotakoğlu, halktan, girilebilecek durumdaki binalarda tesisat içindeki suyu boşaltmalarını ve sayaçları korumaya yönelik önlemler almalarını istedi. Hotakoğlu, şöyle konuştu: "Donmuş olan tesisatın açılması için kendi haline bırakılması gerekir. Donmuş tesisatın üzerine kesinlikle kaynar su dökülmemeli, pürmüzle müdahale edilmemelidir. Çadırkentlerdeki bulaşık tezgâhları ile diğer çeşmelerin bir musluğu açık bırakılarak, su akışı sağlanmalıdır.
Tuvaletlerde kuyruk
Kar kalınlığının 8 santime ulaştığı Bolu'daki çadırkentlerde çile, soğuklarla birlikte bir kat daha arttı. Depremzedeler, suların donması üzerine büyük sıkıntı çekerken, tuvaletlerin donması da sorunu büyüttü. Çadırkentlerdeki tuvaletlerin önünde sabahın erken saatlerinden itibaren uzun kuyruklar oluştu. Çadırlar ile çadırkent çevresinin buzlandığı dikkati çekerken, belediye ekipleri kar temizleme çalışmalarını sürdürüyor.
Elektrik kullanan atılacak
Çadırkent yönetimi tarafından yapılan anonslarda ise elektrikli soba ve ısıtıcıların yangın tehlikesi yarattığı gerekçesiyle kullanımının yasak olduğu hatırlatıldı. Depremzedelere dağıtılan el ilanlarında ise katalitik soba dışında ısıtıcı kullanılmaması gerektiği belirtilerek, buna uymayanların çadırkentten çıkarılacağı uyarısına yer verildi. Sık sık tekrarlanan anonslarda, elektrikli ısıtıcıların yangına ve sigortaların atmasına sebep olduğu kaydedildi. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön


FP diken üstünde
FP Genel Başkanı Recai Kutan'ın Sincan hatırlatması yaparak, "Balansçılar tankları neden Hizbullah'a sürmediler" diyerek TSK'ya eleştiri yöneltmesi ve Genelkurmay'ın buna verdiği sert yanıt, FP'de olağanüstü duruma yol açtı. Fazilet Partisi Başkanlık Divanı, dün yeniden olağanüstü toplandı. Kutan'da "grip olduğu gerekçesiyle" dünkü programını iptal etti.
Dün bir basın toplantısı düzenleyen FP Genel Başkan Yardımcısı Veysel Candan, Kutan'ın olayları değerlendirirken, hükümeti ve istihbarat birimlerini eleştirdiğini savunarak, "muhataplarının" hükümet olmasına karşın yanıtın Türk Silahlı Kuvvetleri'nden geldiğini söyledi. Dün hareketli saatler yaşayan FP Genel Merkezi'nde, Genel Başkan Recai Kutan'ın başkanlığındaki Başkanlık Divanı toplantısı, saat 13.10'da başladı. Kutan, parti genel merkezine gelişinde gazetecilerin, Genelkurmay'ın dün yaptığı açıklamayla ilgili sorularını, gerekli açıklamayı yaptığı gerekçesiyle yanıtsız bıraktı.
Veysel Candan, FP Genel Merkezi'nde yaptığı basın açıklamasında, Genelkurmay Başkanlığı'nın önceki gün yaptığı açıklamayı değerlendirdi. Hizbullah'ın basında yer yer "İslami terör örgütü" olarak nitelendirildiğini kaydeden Candan, bunun yanlış olduğunu savundu.
Hizbullah'la ilgili olarak basında pek çok sorunun gündeme getirildiğini kaydederek, söyleyeceklerini Kutan gibi utangaçça basının arkasına sığınarak dile getiren Candan, "Hizbullah ne zaman kuruldu? İç ve dış bağlantıları nelerdir? Devlet desteği aldı mı? PKK'ya karşı desteklendi mi? JİTEM ile Hizbullah'ın bir ilişkisi var mı? Bu konuda devlet adına yanlış yapan birileri var mı? Uzun yıllar neden tedbir alınmadı? Bu sorular gündemdedir. FP olarak istedik ki, cinayet örgütünün içyüzü açıklansın, bağlantıları tespit edilebilsin" dedi.
'Hükümetler kusurlu'
Kutan'ın, grup toplantısında, olayları değerlendirirken, hükümeti ve istihbarat birimlerini eleştirdiğini savunan Candan, "muhataplarının" hükümet olmasına karşın yanıtın TSK'dan geldiğini söyledi. Bugünkü gazetelerde Genelkurmay açıklamasının "FP'ye Sert Yanıt" başlığıyla verildiğini hatırlatan Candan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin verdiği cevapta, (TSK'ya haksızlık yapıldığı ve bazı suçlamalarda bulunulduğu) ifade edilmekte... Devlet kurumları, basın aracılığı ile konuşmaz"
'Söylediklerimizin arkasındayız'
Candan, milletin, bayrağını ve askerini sevdiğini belirterek, ülkede herkesin görevini yasaların kendine verdiği yetki çerçevesinde yapması gerektiğini söyledi. Candan, "Biz ne söylediysek, ülkemiz için söyledik ve söylediklerimizin arkasında duruyoruz" dedi. Candan, gazetecilerin sorularını yanıtsız bıraktı.
ÖNCEKİ HABER

İpekçi davasında skandal

SONRAKİ HABER

Komik değil, sulu!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...