18 Ocak 2000 22:00

Savaş'ın son sözü: FP kapatılsın

Başsavcı Vural Anayasa Mahkemesi'ne sunduğu sözlü açıklamada, FP'nin yaptığı ve yaptırdığı eylemlerin, RP'den çok daha fazla olduğunu savunarak, FP'nin halkı devlete karşı kışkırtmayı alışkanlık haline getirdiğini söyledi.

Paylaş
Savaş'ın son sözü: FP kapatılsın
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, FP yöneticilerinin yaptığı ve yaptırdığı başörtüsü eylemlerinin, kapatılan RP yöneticilerinin yaptığı eylemlerden çok daha fazla olduğunu belirterek, "FP genel başkanı dahil tüm yöneticileri, halkımızın bir bölümünü devletimize karşı kışkırtmayı alışkanlık haline getirmişlerdir" dedi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, dün FP hakkındaki kapatma davasıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi üyelerine sözlü açıklamalar yaptı. FP'nin kapatılması istemiyle açtığı davadan sonra, parti kapatmayı zorlaştıran Siyasi Partiler Yasası (SPY)'nın 103. maddesinin 2. fıkrasının yeniden düzenlendiğini belirten Savaş, bu düzenlemenin Anayasa'ya aykırı olduğunu ifade ederek, söz konusu düzenlemenin öncelikle incelenerek, yeniden iptal edileceğine inandığını kaydetti. Savaş, bu görüşünü Anayasa'nın 24. maddesinin son fıkrasına ve SPY'nin 87. maddesine dayandırdı.
'FP'liler halkı kışkırtıyor'
Savaş, hiçbir uluslararası sözleşmede, "dinsel kimliğini açığa vuran giysilerle öğrenim görme veya kamu kuruluşlarında görev yapmanın inanç özgürlüğünün bir parçası olduğu veya insan haklarından sayıldığına" dair herhangi bir hüküm bulunmadığını belirterek, "Buna rağmen FP genel başkanı dahil tüm yöneticileri, milletvekileri ve belediye başkanları vatandaşlarımızın bir kısmının dinsel inançlarını en kolay bu yoldan sömürüp, laik devlet düzenimiz ile çatışmaya sokabileceklerinin bilincinde olarak ve Anayasa Mahkememiz'in anılan kararını hiçe sayarak meydan meydan, köy köy dolaşıp tüm televizyonlardaki açık oturum ve söyleşilere katılarak 'kamu kurumlarında ve üniversitelerde başörtüsü ile çalışma ve öğrenim görmenin vazgeçilmez bir insan hakkı olduğunu, yasaklar getiren mevzuat ve bunu uygulayan kamu görevlilerinin laikliğe aykırı davranışta bulunarak suç işlediklerini' iddia ederek halkımızın bir bölümünün devletimize karşı kışkırtmayı alışkanlık haline getirmişlerdir" dedi.
Kavakçı olayı planlı
Savaş, Merve Kavakçı'nın 18 Nisan seçimlerinde FP yöneticileri tarafından seçilebilecek bir yerden milletvekili adayı gösterildiğini ifade etti. Vural Savaş, "Başta Kutan olmak üzere FP'nin tüm yöneticileri, Merve Kavakçı'nın özel olarak seçildiği ve Meclis'te yapacağı eylemi tüm FP milletvekilleri ve parti yöneticilerinin önceden bildiği anlaşılmaktadır" görüşünü savundu. Savaş, sözlü savunmasında, bu olay sonucu "olgun kişiliğiyle tanınan" Başbakan Bülent Ecevit'in bile "çileden çıktığını" söyledi ve Ecevit'in olay anında yaptığı konuşmayı aktardı.
Şener'den alıntı
Mahkemeye gönderdiği tüm delillerden anlaşılacağı gibi FP yöneticilerin yaptığı ve yaptırdığı başörtüsü eylemlerinin, RP yöneticilerinin eylemlerinden çok daha fazla olduğunu vurgulayan Savaş, Kutan'ın üniversitelerdeki başörtüsü yasağını bahane ederek Türkiye Cumhuriyeti'ni "muz cumhuriyeti" olarak nitelendirmekten çekinmediğini kaydetti.
"Türban konusunu partilerinin kapatılmasını göze alarak, daimi olarak gündemde tutmalarının gerçek nedeni nedir" diye soran Savaş, daha sonra, görüşlerine katıldığını belirttiği Prof. Dr. Cahit Tanyol'un geçen yıl yayınlanan "Neden Türban" adlı kitabından bazı bölümleri Anayasa Mahkemesi üyelerine okudu.
FP Grup Başkan Vekili Abdüllatif Şener'in 18 Nisan seçimleri öncesinde, Sivas'ın Suşehri ilçesi Karşıyaka Mahallesi'ndeki bir kahvehanede yaptığı konuşmanın kasetinden de alıntı yapan Savaş, Şener'in, "TBMM'ye milletin inançlarını ve menfaatlerini taşıma niyetinde olan siyasi kadrolar girdiği taktirde, bütün dertler ve meselerin çözüleceğini" söylediğini belirtti.
'Malum olan ispat istemez'
FP'nin kapatılması istemini içeren iddianamesinde, "Malum olanın ayrıca ispatı gerekmez" dediğini, bu konuda epeyce eleştiri aldığını hatırlatan Savaş, ancak Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 238. maddesinin 2. fıkrasının "Maruf ve meşhur olan veya ikrar olunan hususlar münazaalı sayılmaz" hükmünü içerdiğini belirtti. Usul hukukunda kıyas yapılabileceğini, şekli hakikatle yetinen hukuk usulünde dahi bu ilkenin geçerli olduğunu hatırlatan Savaş, maddi gerçeğin arandığı ceza usulünde ve parti kapatma davalarında bu ilkenin daha çok geçerli olacağını kaydetti.
'Sokaktaki çocuk biliyor'
Bu açıklamalardan sonra, FP'nin kapatılan RP'nin devamı niteliğinde bir parti olup olmadığının değerlendirmesini yapan başsavcı, "Sokaktaki çocuktan en olgun ve deneyimli kişilere kadar, halkımızın tamamına yakınında, FP'nin RP'nin devamını sağlamak için muvazaalı bir şekilde kurdurulmuş bir parti olduğu kanaati vardır. Hâlâ anlamayan varsa, sokaktaki ilk rastladığı kişiye sorup öğrenebilir" dedi.
Kapatılan RP'nin eski milletvekillerinin, kapatılma tarihinden çok kısa bir süre sonra ve toplu halde FP'ye geçtiklerini de anımsatan Savaş, Anayasa'nın 69. maddesinin 8. fıkrasının bir siyasi partinin temelli kapatılmasına beyan ve faaliyetleriyle sebep olan kurucuları dahil üyelerinin kapatmaya ilişkin gerekçeli kararın Resmi Gazete'de yayımı tarihinden itibaren 5 yıl süreyle bir başka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve denetçisi olamayacağını öngördüğünü kaydetti.
Baroları da suçladı
Yasalara en saygılı olması gereken bazı baroların dahi yasaları açıkca ihlal etmekten çekinmediğini iddia eden Başsavcı Savaş, "terör örgütüne yardım ve yataklık etmek" suçundan mahkûm olan bazı avukatların yasalara aykırı şekilde görev yapmalarına, bu baroların, "Biz DGM'nin kararlarını tanımıyoruz" diyerek izin verdiklerini ileri sürdü. Siyasi partilerin mahkeme kararlarına uymayacaklarını açıkca ilan edebildiklerini ifade eden Savaş, "Böyle bir devlete hukuk devleti denebilir mi?" dedi.
'FP meydan okuyor'
Savaş, sözlü açıklamasının sonuç bölümünde şöyle dedi: "FP, açıkladığım eylemleriyle Anayasa Mahkememizin kararlarına ve Anayasamızın yasaklayıcı hükümlerine adeta meydan okuyor. Ancak unuttukları bir şey var, cumhuriyetimizi savunmakla görevli kurumlarımızı yozlaştırmak, onların zannettiği kadar kolay değil. Tüm bu nedenlerle ve Anayasamızın 2, 24/son, 68, 69, 84, Siyasi Partiler Kanunu'nun 78, 86 ve 87. maddeleri gereğince FP'nin temelli kapatılmasına karar verilmesi görüşünde olduğumuzu bilgilerinize arz ederim."
Savaş, açıklamasını, "Üzerimize düşeni yapmazsak, Türkiye Cumhuriyeti'nde sonun başlangıcı için zemin yaratırız" sözleriyle bitirdi. Savaş, 1,5 saat süren sözlü açıklamalarının ardından Anayasa Mahkemesi'nden ayrılırken herhangi bir açıklama yapmadı. Savaş, bir soru üzerine, Anayasa Mahkemesi üyelerinin kendisine soru yöneltmediklerini söyledi.
ÖNCEKİ HABER

Tuvale çizilen kısa hayat

SONRAKİ HABER

'Emekçiler bütün hücreleriyle

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...