03 Ocak 2000 22:00

İsrail ve Suriye masada

İsrail Başbakanı Ehud Barak ile Suriye Dışişleri Bakanı Faruk el-Şara, ABD gözetimindeki barış görüşmelerinin ikinci turuna başladılar.

Paylaş
İsrail ve Suriye masada
İsrail ile Suriye arasında, 4 yıl aradan sonra geçen ay yeniden başlatılan "barış" görüşmelerinin ikinci turu dün Washington yakınlarındaki Shepherdstown kasabasında başladı.
ABD Başkanı Bill Clinton ve Dışişleri Bakanı Madeleine Albright'ın inisiyatifi ve yönlendirmesiyle başlayan görüşmelerin odak noktası ise, Golan Tepeleri. İsrail'in 1967'de işgal ve ilhak ettiği Golan Tepeleri'nin iadesi gündemin birinci maddesini oluşturuyor.
İsrail'i Başbakan Ehud Barak'ın, Suriye'yi de Dışişleri Bakanı Faruk El Şara'nın temsil ettiği toplantılara katılan Suriye heyetinde su uzmanlarının da yer alacak olması, Türkiye'yi de yakından ilgilendiren su konusunun geniş şekilde tartışılacağı şeklinde değerlendirildi.
Clinton 'stratejik müdahaleci'
Görüşmelere ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Albright ve ABD'nin Ortadoğu özel temsilcisi Dennis Ross da katılırken, ABD Başkanı Bill Clinton'ın da "gerektiğinde" toplantılarda yer alabileceği belirtildi. Beyaz Saray kaynakları, Clinton'ın görüşmelere "stratejik anlarda" müdahale edeceğini ve Suriye'yi, mali ve teknik destek vaadiyle "ikna" etmeye çalışacağını kaydettiler. Kaynaklar, Clinton'un önümüzdeki iki hafta boyunca sadece "bu sorunun çözümü ile" ilgileneceğini ve gerekirse şubat ayında yeni bir tur düzenlemeye hazır olduğunu vurguladı.
Albright kötümser değil
Shepherdstown görüşmelerinin en az bir hafta sürmesi bekleniyor. Görüşmelerde, Barak ve Faruk el-Şara, dört önemli konuyu masaya yatıracaklar: Güvenlik, karşılıklı ilişkilerin normalleştirilmesi, su hakları ve Golan Tepeleri. Müzakerelerin her anında belirleyici olması beklenen ABD Dışişleri Bakanı Albright, önceki gün yaptığı açıklamada henüz hiçbir konuda uzlaşma sağlanamadığını belirtti. İki ülkenin, İsrail'in kurulduğu 1948 yılından beri üç kez savaştığını ve halen resmen savaş halinde olduklarını hatırlatan Albright, "Kararların ne kadar hayati olduğunu hepimiz görüyoruz. Burada bir sürecin sonunda değil, başındayız" dedi. Albright ayrıca; Ehud Barak, Faruk el-Şara ve Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad'ın, 50 yıllık düşmanlıktan sonra "bu işi bitirmeye kararlı olduklarını" söyleyerek kötümser olmadığını ifade etti.
İsrail Başbakanı Ehud Barak ise, Washington'a doğru yola çıkmadan önce yaptığı açıklamada, "bu yıl içinde bir anlaşmaya varma sorumluluğunu hissettiğini" söyledi. Barak, "Komşularımızla barış yapmak için bir binyıl, bir yüzyıl ve hatta bir 10 yıl daha beklemek zorunda değiliz" diye konuştu.
Bu arada, İsrail Dışişleri Bakanı David Levi, Washington uçağında yaptığı açıklamada, Suriye'nin "güven artırıcı önlemler" konusunda İsrail taleplerini kabul edebileceğini kaydetti. Levi , Suriye'nin barış konusunda ciddi olduğunu göstermesi için Hafız Esad'ın görüşmelere dahil olmasını isteyeceklerini söyledi.
Tampon çözüm
Hafız Esad yönetimi, İsrail'den, işgal ettiği Golan Tepeleri'nden çekilmesini talep ediyor. Görüşmelerde tamamen ABD "tavsiye"lerine uygun hareket ettiği gözlenen İsrail ise, bu talebi kısmen yerine getirmeye razı. Ancak Başbakan Ehud Barak'ın, İsrail için önemli bir su kaynağı olan Celile Gölü ve civarını geri vermeye yanaşmadığı bildiriliyor. ABD ise, gölün iki tarafın da kullanımına sunulacağı bir "tampon bölge" çözümünden yana görünüyor. Böylesi bir çözümün Suriye tarafından kabul edilmesi, tampon bölgenin hangi "tarafsız" gücün gözetiminde olacağı sorusunu gündeme getirecek. Uzmanlar, böylesi bir gücün ABD tarafından oluşturulmasının kesin olacağını söylüyorlar.
ABD garantörlüğü
İsrail ayrıca, iade edeceği topraklar karşılığında Suriye'den geniş "güvenlik" güvenceleri ve ABD garantörlüğü istiyor. Bu çerçevede, Suriye ordusunun İsrail sınırına konuşlandırdığı birliklerini çekmesi ve Güney Lübnan'da İsrail'e karşı faaliyet gösteren Hizbullah örgütüne Şam desteğinin kesilmesi, İsrail'in temel talepleri arasında.
Suriye gazeteleri ise, Şam'ın görüşmelerden "çok umutlu" olduğunu yazdılar. El Tavra gazetesi, önceki günkü yorumunda, Suriye'nin görüşmelere "adil, kapsamlı bir barışa yönelik samimi bir istekle" katıldığını yazdı.
İsrail ile Suriye arasındaki görüşmeler, 1996 yılında, İsrail'e yönelik olarak gerçekleştirilen bir dizi intihar saldırısıyla birlikte kesilmişti.
İran ve Filistin rahatsız
Öte yandan, iki ülke arasında olası bir anlaşma, Lübnan ile İsrail arasında da benzer bir sürecin başlamasını gündeme getirebilecek. İsrail ile Suriye'nin ABD güdümünde "barışması", Filistin ve İran'ı oldukça rahatsız edecek. Nitekim Filistinli liderler, bir süredir, ABD ve İsrail'in Filistin sorunu tamamen çözülmüş gibi davranmasından şikayet ediyorlar. İç sorunları giderek başedilmez bir hal alan İran ise, ya Lübnan ve Filistin'deki Hizbullah ve Hamas gibi örgütlerine desteğini artıracak, ya da kendisine rağmen kurulan yeni statükoya boyun eğecek. İran'ın ilk yolu tercih etmesi durumunda, İsrail'e karşı yeni bombalı saldırıların gündeme gelmesi mümkün görünüyor.
Daha önce de Filistin ile "Amerikan barışı" sürecini kesintiye uğrayan, bu örgütler aracılığıyla İran olmuştu.
Su sorunu ve Türkiye
Görüşmelerin Türkiye'yi doğrudan ilgilendiren en önemli gündemi, su sorunu. ABD'li bazı stratejistler, daha önce Türkiye'nin de müzakerelere katılmasını önererek Suriye'yi iki taraftan sıkıştırma taktiğini ortaya atmışlardı. Suriye'nin, Golan civarındaki su kaynaklarına kısmen de ulaşması, Türkiye'nin bu ülkeye karşı bir tehdit unsuru olarak kullandığı Dicle-Fırat sularının önemini nispeten azaltacak.
ABD'li stratejistler, ayrıca, İsrail ile arasındaki sorunları kısmen çözmüş bir Suriye'nin askeri gücünü kuzeye yığmasının Türkiye'yi rahatsız ettiğini belirtiyorlar. Bu durumda Suriye'nin "Hatay sorunu"nu gündeme getirebileceği de iddia ediliyor. Öte yandan, Suriye'nin bugün verdiği tavizlerin ardında yatan zorlayıcı unsur olan Türkiye-İsrail stratejik ittifakının zemini de kayganlaşacak. Bir Suriye-İsrail "barış"ı durumunda ittifakın "düşman" anlayışı bölgenin en güçlü devletlerinden İran'a yönelebilecek.
ÖNCEKİ HABER

Topluma yönelik bir tehdit: Gözaltında tecavüz

SONRAKİ HABER

'Çeçenler kimyasal kullandı'

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...