28 Aralık 1999 22:00
DSP'ye göre her şey yolunda
DSP'ye göre her şey yolunda
Bütçe üzerindeki görüşlerini açıklayan koalisyon partileri, işlerin yolunda gittiğini iddia etti. DSP Grup Başkan Vekili Emrehan Halıcı, "Türkiye'deki olumlu gelişme içerden ve dışardan görülebilirken, sadece muhalefetin işlerin kötüye gittiğini iddia ettiğini" söyledi. MHP ve ANAP temsilcileri de koalisyon hükümetine devam ederek istikrarı sağlamak gerektiğinden söz ettiler.
DSP Grubu'nun bütçe üzerindeki görüşlerini açıklayan Grup Başkan Vekili Emrehan Halıcı, kürsüye konuşma metnini kaydettiği dizüstü bilgisayarı ile çıktı. Konuşmasında bilgi toplumunun önemine dikkat çeken Emrehan Halıcı, gelişen teknoloji sayesinde tüm dünyanın büyük bir değişim yaşadığını söyledi.
Türkiye'nin bir yılda yaşadıklarının daha önceden hayal edilemeyecek ölçüde büyük olduğunu iddia eden Halıcı, terörün bitme noktasına geldiğini, çetelerin elebaşları ile birlikte yakalanmaya başladığını, faizlerin düştüğünü, enflasyonun yenilebileceğinin görüldüğünü, dünyanın büyük ülkelerinin yöneticilerinin Türkiye hakkında olumlu görüşler dile getirdiğini, Avrupa kapısının Türkiye'ye açıldığını savundu.
Türkiye'deki olumlu gelişmenin içerden ve dışardan görülebildiğini, sadece muhalefetin aksi görüş dile getirdiğini bildiren Halıcı, "Onlara kendi sözleri ile yanıt veriyorum: El insaf, el insaf, el insaf" dedi.
DSP'linin yüzsüzlüğü
DSP Grup Başkan Vekili Aydın Tümen de konuşmasında, 2000'li yılların büyük değişim ve yenileşmeye sahne olacağını kaydederek, "2000'li yıllar Türkiye'nin önünde büyük bir ufuk açacak" diye konuştu. 2000'li yılların güçlü Türkiyesini yaratmak için Meclis'te el ele vermek gerektiğini belirten Tümen, "Gün kavga değil, uzlaşma günüdür" dedi.
Çakıcı skandalı sıcaklığını korurken, "çeteler ve mafya ile mücadele çalışmalarına destek vermeyi sürdüreceklerini" söyleme yüzsüzlüğünü göstermekten çekinmeyen DSP'li Tümen, soruşturma kanallarının tıkalı olması nedeniyle yargının istediği sonuçları elde edemediğini söyledi.
Konuşmasında KKTC'nin sorunlarına da değinen Tümen, Türkiye'nin, hiçbir zaman Kıbrıs Türklerini pazarlık konusu yapmayacağını söyledi.
MHP: Uzlaşmacıyız
2000 yılı bütçesinin tümü üzerindeki son konuşmalarda MHP adına söz alan İzmir Milletvekili Oktay Vural, MHP'nin şimdiye kadar görülen çatışmacı koalisyon anlayışından uzak durduğunu bildirdi. Vural, çatışmacı koalisyon anlayışını reddettiklerini, uzlaşmacı ve yapıcı anlayışı tercih ettiklerini belirtirken, "MHP hizmet kültürünün gelişmesine katkı sağladı" dedi.
2000 bütçesinin geçmişte yapılan hatalar üzerine geldiğini, bu nedenle yapılan eleştirilerin "özeleştiri" sayılacağını belirten Vural, "Bütçelerin geleceğe yönelik önlemler içermesi gerekir, miyop bütçe olmaması gerekir" dedi. MHP'li Vural YÖK üstünde denetim boşluğu bulunduğunu, yeniden yapılandırılması gerektiğini belirterek, "Üniversiteler demokrasi, hürriyet, hoşgörü ve saygının hüküm sürdüğü temel yapıya kavuşturulmalıdır" dedi.
Rahatsızlıkları OHAL değil
MGK'nın gündemine gelmesi beklenen Olağanüstü Hal (OHAL) uygulamasının kaldırılmasına ANAP'tan "maddi destek" geldi. Gerekçesi de MGK'yla örtüşen ANAP'ın rahatsızlığı, OHAL'in baskıcı yüzü, halkın daha iyi yaşamasını sağlama düşüncesi değil, getirdiği mali yük oldu.
ANAP Grup Başkan Vekili Murat Başesgioğlu, "terörün Türkiye'ye ekonomik maliyetinin 150 milyar dolar olduğunu" belirterek, "Artık Güneydoğu'da Olağanüstü Hal'den olağan hale geçilmelidir" dedi.
Murat Başesgioğlu 2000 yılı bütçesinin tümü üzerine görüşmelerde partisinin görüşlerini açıklarken Türkiye'nin küreselleşme sürecine kayıtsız kalamayacağını söyledi. Başesgioğlu, "Bölücü terör artık ortadan kalktı" diyerek, değişen konsept nedeniyle parasal yük haline gelen OHAL'in kaldırılması gerektiğini söyledi.
Koalisyona devam
Başesgioğlu, son 11 yılda 12 hükümetin işbaşına geldiğini, hükümetlerin bir önceki hükümetlerin bütçesini getirmek zorunda kaldıklarını, böylece en önemli sorun olarak siyasi istikrarsızlığın ortaya çıktığını söyledi.
Siyasi istikrarın devamı için iki seçenek olduğunu, ya mevcut seçim sistemi üzerine istikrar için bir model eklemek ya da koalisyon hükümetlerine devam etmek gerektiğini ifade eden ANAP'lı Başesgioğlu, "Temennimiz DSP-MHP-ANAP hükümetinin devamıdır" dedi.
Bütçe üzerindeki görüşlerini açıklayan koalisyon partileri, işlerin yolunda gittiğini iddia etti. DSP Grup Başkan Vekili Emrehan Halıcı, "Türkiye'deki olumlu gelişme içerden ve dışardan görülebilirken, sadece muhalefetin işlerin kötüye gittiğini iddia ettiğini" söyledi. MHP ve ANAP temsilcileri de koalisyon hükümetine devam ederek istikrarı sağlamak gerektiğinden söz ettiler.
DSP Grubu'nun bütçe üzerindeki görüşlerini açıklayan Grup Başkan Vekili Emrehan Halıcı, kürsüye konuşma metnini kaydettiği dizüstü bilgisayarı ile çıktı. Konuşmasında bilgi toplumunun önemine dikkat çeken Emrehan Halıcı, gelişen teknoloji sayesinde tüm dünyanın büyük bir değişim yaşadığını söyledi.
Türkiye'nin bir yılda yaşadıklarının daha önceden hayal edilemeyecek ölçüde büyük olduğunu iddia eden Halıcı, terörün bitme noktasına geldiğini, çetelerin elebaşları ile birlikte yakalanmaya başladığını, faizlerin düştüğünü, enflasyonun yenilebileceğinin görüldüğünü, dünyanın büyük ülkelerinin yöneticilerinin Türkiye hakkında olumlu görüşler dile getirdiğini, Avrupa kapısının Türkiye'ye açıldığını savundu.
Türkiye'deki olumlu gelişmenin içerden ve dışardan görülebildiğini, sadece muhalefetin aksi görüş dile getirdiğini bildiren Halıcı, "Onlara kendi sözleri ile yanıt veriyorum: El insaf, el insaf, el insaf" dedi.
DSP'linin yüzsüzlüğü
DSP Grup Başkan Vekili Aydın Tümen de konuşmasında, 2000'li yılların büyük değişim ve yenileşmeye sahne olacağını kaydederek, "2000'li yıllar Türkiye'nin önünde büyük bir ufuk açacak" diye konuştu. 2000'li yılların güçlü Türkiyesini yaratmak için Meclis'te el ele vermek gerektiğini belirten Tümen, "Gün kavga değil, uzlaşma günüdür" dedi.
Çakıcı skandalı sıcaklığını korurken, "çeteler ve mafya ile mücadele çalışmalarına destek vermeyi sürdüreceklerini" söyleme yüzsüzlüğünü göstermekten çekinmeyen DSP'li Tümen, soruşturma kanallarının tıkalı olması nedeniyle yargının istediği sonuçları elde edemediğini söyledi.
Konuşmasında KKTC'nin sorunlarına da değinen Tümen, Türkiye'nin, hiçbir zaman Kıbrıs Türklerini pazarlık konusu yapmayacağını söyledi.
MHP: Uzlaşmacıyız
2000 yılı bütçesinin tümü üzerindeki son konuşmalarda MHP adına söz alan İzmir Milletvekili Oktay Vural, MHP'nin şimdiye kadar görülen çatışmacı koalisyon anlayışından uzak durduğunu bildirdi. Vural, çatışmacı koalisyon anlayışını reddettiklerini, uzlaşmacı ve yapıcı anlayışı tercih ettiklerini belirtirken, "MHP hizmet kültürünün gelişmesine katkı sağladı" dedi.
2000 bütçesinin geçmişte yapılan hatalar üzerine geldiğini, bu nedenle yapılan eleştirilerin "özeleştiri" sayılacağını belirten Vural, "Bütçelerin geleceğe yönelik önlemler içermesi gerekir, miyop bütçe olmaması gerekir" dedi. MHP'li Vural YÖK üstünde denetim boşluğu bulunduğunu, yeniden yapılandırılması gerektiğini belirterek, "Üniversiteler demokrasi, hürriyet, hoşgörü ve saygının hüküm sürdüğü temel yapıya kavuşturulmalıdır" dedi.
Rahatsızlıkları OHAL değil
MGK'nın gündemine gelmesi beklenen Olağanüstü Hal (OHAL) uygulamasının kaldırılmasına ANAP'tan "maddi destek" geldi. Gerekçesi de MGK'yla örtüşen ANAP'ın rahatsızlığı, OHAL'in baskıcı yüzü, halkın daha iyi yaşamasını sağlama düşüncesi değil, getirdiği mali yük oldu.
ANAP Grup Başkan Vekili Murat Başesgioğlu, "terörün Türkiye'ye ekonomik maliyetinin 150 milyar dolar olduğunu" belirterek, "Artık Güneydoğu'da Olağanüstü Hal'den olağan hale geçilmelidir" dedi.
Murat Başesgioğlu 2000 yılı bütçesinin tümü üzerine görüşmelerde partisinin görüşlerini açıklarken Türkiye'nin küreselleşme sürecine kayıtsız kalamayacağını söyledi. Başesgioğlu, "Bölücü terör artık ortadan kalktı" diyerek, değişen konsept nedeniyle parasal yük haline gelen OHAL'in kaldırılması gerektiğini söyledi.
Koalisyona devam
Başesgioğlu, son 11 yılda 12 hükümetin işbaşına geldiğini, hükümetlerin bir önceki hükümetlerin bütçesini getirmek zorunda kaldıklarını, böylece en önemli sorun olarak siyasi istikrarsızlığın ortaya çıktığını söyledi.
Siyasi istikrarın devamı için iki seçenek olduğunu, ya mevcut seçim sistemi üzerine istikrar için bir model eklemek ya da koalisyon hükümetlerine devam etmek gerektiğini ifade eden ANAP'lı Başesgioğlu, "Temennimiz DSP-MHP-ANAP hükümetinin devamıdır" dedi.
Evrensel'i Takip Et