15 Aralık 1999 22:00
Biz değil, onlar suçlu!
Okullarında öğretmen istedikleri için eylem yapan ve bu yüzden haklarında üç yıla kadar hapis istemiyle dava açılan çocuklar, yaptıklarının yanlış olmadığını söylüyorlar.
Biz değil, onlar suçlu!
Okullarına öğretmen istedikleri için haklarında üç yıla kadar hapis istemiyle dava açılan altı öğrenci, velileriyle birlikte dün İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nde bir basın açıklaması yaptılar. Basın açıklamasına haklarında dava açılan S.K.(13), G.Ü.(13), Y.T.(14), D.D.(12)'nin babası Mahmut Düzgün ile İHD Çocuk Hakları Komisyonu Üyesi Mukaddes Alataş, İHD İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Leman Yurtsever ve Eğitim-Sen 4 No'lu Şube Başkanı Ahmet Korkmaz katıldı.
Davayı izleyelim
6.10.1998 tarihinde derslerinin boş geçmesini istemedikleri için 70 öğrenci, okullarından Gaziosmanpaşa'daki Milli Eğitim Müdürlüğü'ne doğru ellerinde "Öğretmen istiyoruz", "Öğretmen hakkımız, söke söke alırız" ve "Savaşa değil, eğitime bütçe" dövizlerini taşıyarak yürüyüşe geçtiler. Bunun üzerine polis, öğrencilerin yollarını kesti ve onları okullarına yolladı. Sivil polisler daha sonra okula gelerek okul yönetimi tarafından bahçede bekletilen çocukların içinden altı kişiyi seçtiler ve bu altı çocuk hakkında 2911 sayılı yasaya muhalefet ettikleri gerekçesiyle dava açtılar.
Haklarında dava açıldığını daha yeni öğrenen çocuklar, dün İHD İstanbul Şubesi'nde veli ve öğretmenleriyle bir basın açıklaması yaptılar. İHD Çocuk Hakları Komisyonu Üyesi Mukaddes Alataş, çocukların açıklamasından önce yaptığı konuşmada, demokratik toplumların çocukluktan başlayarak bireyin gelişmesine önem verdiklerini, 'hak talebinde bulunmayı' da bireyin gelişiminin göstergesi olarak gördüklerini belirterek, "Baskıcı sistemler ise hak talebinde bulunmaya tahammül edemezler" dedi. Türkiye'nin çocuk hakları sözleşmesini imzaladığını ve bu sözleşmenin çocuklara eğitim hakkı sağladığını da belirten Alataş, altı çocuğa eğitim haklarını istedikleri için açılan bu davanın sözleşmenin ihlali olduğunu belirtti. Bu davanın çocuğa karşı sevgisizliğin ve anlayışsızlığın da göstergesi de olduğunu söyleyen Alataş, tüm demokratik kamuoyunu davayı izlemeye çağırdı.
Yargılama değil, ödül vermeleri lazım
Eğitim-Sen 4 No'lu Şube Başkanı Ahmet Korkmaz da çocukların eğitim gördüğü yer olan Gaziosmanpaşa'nın İstanbul'un varoşlarından biri olduğunu ve buradaki öğrencilerin eğitimdeki fırsat eşitsizliğini yaşayarak gördüklerini belirterek "Devletin 13-14 yaşlarındaki çocukları yargıladığı bu davada esas olarak eğitim sistemi yargılanıyor" dedi. Korkmaz'dan sonra çocuklar söz alarak başlarından geçenleri anlattılar. Y.T. eylemden sonra polislerin 13-14 gün okula gelip gittiklerini ve çok korktuklarını belirterek gözaltına alındıkları sorada polisin kendilerine çok sıcakkanlı davranmadığını belirtti. Y.T. basın toplantısında yaptıklarını doğu olduklarını ve eylemlerinin işe yaradığını da söyleyerek, "Aynı şey olsa yine aynı şeyi yaparız. Ama bu sefer izin alırız" dedi. S.K. ise yaşadıklarını "Geçen senemiz bu olay yüzünden korkuyla geçti. Bu sene de öyle geçiyor. Biz kötü bir şey istemedik" dedi. D.D.'nin babası Mahmut Düzgün ise yetkililerin çocukları yargılaması değil, ödüllendirmesi gerekiyor diye konuştu.
Okullarına öğretmen istedikleri için haklarında üç yıla kadar hapis istemiyle dava açılan altı öğrenci, velileriyle birlikte dün İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nde bir basın açıklaması yaptılar. Basın açıklamasına haklarında dava açılan S.K.(13), G.Ü.(13), Y.T.(14), D.D.(12)'nin babası Mahmut Düzgün ile İHD Çocuk Hakları Komisyonu Üyesi Mukaddes Alataş, İHD İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Leman Yurtsever ve Eğitim-Sen 4 No'lu Şube Başkanı Ahmet Korkmaz katıldı.
Davayı izleyelim
6.10.1998 tarihinde derslerinin boş geçmesini istemedikleri için 70 öğrenci, okullarından Gaziosmanpaşa'daki Milli Eğitim Müdürlüğü'ne doğru ellerinde "Öğretmen istiyoruz", "Öğretmen hakkımız, söke söke alırız" ve "Savaşa değil, eğitime bütçe" dövizlerini taşıyarak yürüyüşe geçtiler. Bunun üzerine polis, öğrencilerin yollarını kesti ve onları okullarına yolladı. Sivil polisler daha sonra okula gelerek okul yönetimi tarafından bahçede bekletilen çocukların içinden altı kişiyi seçtiler ve bu altı çocuk hakkında 2911 sayılı yasaya muhalefet ettikleri gerekçesiyle dava açtılar.
Haklarında dava açıldığını daha yeni öğrenen çocuklar, dün İHD İstanbul Şubesi'nde veli ve öğretmenleriyle bir basın açıklaması yaptılar. İHD Çocuk Hakları Komisyonu Üyesi Mukaddes Alataş, çocukların açıklamasından önce yaptığı konuşmada, demokratik toplumların çocukluktan başlayarak bireyin gelişmesine önem verdiklerini, 'hak talebinde bulunmayı' da bireyin gelişiminin göstergesi olarak gördüklerini belirterek, "Baskıcı sistemler ise hak talebinde bulunmaya tahammül edemezler" dedi. Türkiye'nin çocuk hakları sözleşmesini imzaladığını ve bu sözleşmenin çocuklara eğitim hakkı sağladığını da belirten Alataş, altı çocuğa eğitim haklarını istedikleri için açılan bu davanın sözleşmenin ihlali olduğunu belirtti. Bu davanın çocuğa karşı sevgisizliğin ve anlayışsızlığın da göstergesi de olduğunu söyleyen Alataş, tüm demokratik kamuoyunu davayı izlemeye çağırdı.
Yargılama değil, ödül vermeleri lazım
Eğitim-Sen 4 No'lu Şube Başkanı Ahmet Korkmaz da çocukların eğitim gördüğü yer olan Gaziosmanpaşa'nın İstanbul'un varoşlarından biri olduğunu ve buradaki öğrencilerin eğitimdeki fırsat eşitsizliğini yaşayarak gördüklerini belirterek "Devletin 13-14 yaşlarındaki çocukları yargıladığı bu davada esas olarak eğitim sistemi yargılanıyor" dedi. Korkmaz'dan sonra çocuklar söz alarak başlarından geçenleri anlattılar. Y.T. eylemden sonra polislerin 13-14 gün okula gelip gittiklerini ve çok korktuklarını belirterek gözaltına alındıkları sorada polisin kendilerine çok sıcakkanlı davranmadığını belirtti. Y.T. basın toplantısında yaptıklarını doğu olduklarını ve eylemlerinin işe yaradığını da söyleyerek, "Aynı şey olsa yine aynı şeyi yaparız. Ama bu sefer izin alırız" dedi. S.K. ise yaşadıklarını "Geçen senemiz bu olay yüzünden korkuyla geçti. Bu sene de öyle geçiyor. Biz kötü bir şey istemedik" dedi. D.D.'nin babası Mahmut Düzgün ise yetkililerin çocukları yargılaması değil, ödüllendirmesi gerekiyor diye konuştu.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
