09 Aralık 1999 22:00

Gülsüm Cengiz'in Tomurcuk Kitapları

Gülsüm Cengiz'in her biri ayrı bir renk çiçek açan tomurcukları, geçtiğimiz günlerde Saadet Ceylan'ın illüstrasyonları ve Say Yayınları'nın yeni düzenlemesiyle yeniden yayımlandı.

Paylaş
Gülsüm Cengiz'in Tomurcuk Kitapları
Aytül Akal
Gülsüm Cengiz, her biri ayrı renk bir çiçek açan tomurcuklarını 15 kitaplık bir dizeye dönüştürdü...
Çocuklar için kitap yazmak, bir gönül işidir. Başarılı bir çocuk kitabı yazarı olmak için yalnızca çocukları sevmek de yetmez, çocukları ilgilendiren her şeyi sevmek gerekir. Doğayı, hayvanları, insanları, oyun oynamayı ve hayal kurmayı yürekten sevmeyenler, çocuklar için yazıyor olduklarını sansalar da, yazdıkları birer tomurcuğa değil, kuru bir dala dönüşür ancak...
Gülsüm Cengiz'in her biri ayrı bir renk çiçek açan tomurcukları, geçtiğimiz günlerde Saadet Ceylan'ın illüstrasyonları ve Say Yayınları'nın yeni düzenlemesiyle yeniden yayımlandı. Yayın dünyasında kimi üçüncü, kimi dördüncü baskısını yapan on beş kitabın içinde dört tanesi, ilk kez yayımlanıyor. Bu yeni dört kitapla, sayısı on beşe ulaşan koca bir dizinin sahibi, Gülsüm Cengiz! Ancak ona soracak olursanız, bu kitapların sahibi kendisi değil, onları okuyan çocuklardır...
Cumhuriyet Kitap Eki'nin "Çocuklar için Kitaplar" sayfasında Gülsüm Cengiz'in kitaplarından birçoğunu tanıtmış, bulmacamızı çözen çocuklar arasında yapılan çekilişte de, bu kitapları çocuk okurlara armağan olarak yollamıştık. Beni şaşırtan ve çok sevindiren bir olay, onun kitaplarından birini armağan olarak kazanan bir çocuğun, teşekkür mektubu yazması ve kitabın özetini göndermesiydi.
Bir çocuk için kitap özeti yapmanın ne kadar sıkıcı olduğunu bilmeyen var mıdır? Anlaşılan çocuk, okuduğu kitaptan o kadar etkilenmişti ki, duygularını kitap özeti halinde bir kâğıda dökmek ona eziyet değil, sevinç olmuştu...
Başlı başına bu örnek, Gülsüm Cengiz'in bir yazar olarak çocukların gönlüne ulaşmadaki başarısının kanıtı değil mişidir?
Gülsüm Cengiz'in bir özelliği de, öykülerinin her birini ilginç kahramanlar aracılığıyla okurlarına aktarması... Bir çam ağacını konuşturmak, bir buğday tanesinin gözüyle ekmeğin öyküsünü anlatmak, öyküleri kuşların, kendilerinin ağzından aktarmak, bir papatyayla arının arkadaş olmasını planlamak, bir su damlacağının yaşadıklarını yine su damlasının ağzından anlatmak, yazarın hayal gücünün zenginliğini vurguluyor.
Ancak tüm bu olumsuzluklar, onun kitaplarına yine de güleryüzlü bir tavırla yansır. Yıllar süren öğretmenliğinden kalma bir alışkanlıktan olsa gerek, Gülsüm Cengiz, çocukların eğitimi ile kendini doğrudan sorumlu tutar. Ancak bu kez sınıflara güleryüzüyle giren kendisi değil, onun kitaplarıdır... Cengiz'in bu on beş kitaplık setinde ilk baskıları gerçekleştirilen kitaplara değinmekte yarar var.
Bıcırık
"Bıcırık da kim?" diye soracak olursanız, hemen söyleyeyim. Bıcırık bir civciv! Küçük bir çocuğun yaşamı, babasının ona bir civciv almasıyla renklenir. Artık varsa yoksa Bıcırık! Bıcırık yavaş yavaş büyür ve sonunda artık evde beslenemeyeceği sorunu çıkar ortaya. Bıcırık şimde ne olacak?
Evde hayvan beslemeye özenen bütün çocukların çok severek ve öykü kahramanıyla özdeşleşerek okuyacakları, yumuşacık bir öykü bu...
Bir Kedinin Günlüğü
Bir kedinin ağzından anlatılan ökyüde kedicik, sokaklarda dolaşarak yiyecek arar. Derken, iyi kapli küçük bir kız olan Ayşegül ile tanışır ve onun kedisi olur. Ayşegül kedinin adını Sarman koyar. Sarman, Ayşegül'ün evinde doğayla iç içe mutlu bir hayat sürerken, bir gün buldozerler gelir ve...
Kitap, doğa ve çevre konusunu bir de bir kedinin ağzından okumak isteyenler için... Yalın dili ve sade anlatımıyla, Gülsüm Cengiz'in her zaman kolayca ve zevkle okunan kitalarından yalnızca biri...
Evdeki Altınlar
Yazar Gülsüm Cengiz, bu kitabında yer alan iki öyküsüyle, fazla abartıya kaçmadan, çok önemli bir konuya değiniyor; bazı kitapların içeriğini ve medyayı eleştiriyor.
Fatma, bir kitapta okuduğu masaldan etkilenerek kendi evinin eşiğinde de altın bulup zengin olacağına inanır ve tahtaları sökmeye çalışır. Altın bulamayınca büyük bir düş kırıklığı yaşar ve kitaplara olan güvenini yitirir.
Arkadaşı Orhan ise, bir Keloğlan masalı okumuştur. Masalda Keloğlan kötü adamlar tarafından kuyuya atılmıştır. Keloğlan kuyuda bir saray görür. Sarayda dev tarafından tutsak edilmiş bir prenses vardır. Keloğlan devi öldürüp prensesi kurtarır. Devin hazinesini ve prensesi alarak yeryüzüne çıkar. Orada, üstüne üstlük, prensesin babası da Keloğlan'a kızını kurtardığı için altınlar verir ve ikisini evlendirir.
Orhan arkadaşı Fatma'ya, "Düşünsene, hem devin hazinesini, hem kralın altınlarını hem de prensesi alıyor" der. "Birden aklıma bizim bahçedeki kuyu geldi. Çok eski bir kuyu olduğunu söylüyorlardı. Belki prenses yoktur, ama bir dev hazinesi kesinlikle vardır". Orhan kuyuya inerse, zengin olarak geri döneceğini düşler ve kendini kuyuya atmak üzereyken, üniversiteye giden komşuları İsmet Abi onu kurtarır.
Bu öyküyle, kitapları bilinçsizce okumanın bazen zararlı olacağını ve aydınlanmanın yalnızca İsmet Abi'nin yaptığı gibi eğitimle olabileceğini keşfediyoruz.
İkinci öyküyle, Gülsüm Cengiz, Prenses Di'nin düğününün medya aracılığıyla ballandıra ballandıra yayımlanmasının zenginden fakire, büyükten küçüğe nasıl herkesi etkilediğini ve yaşamları altüst ettiğini anlatıyor. Böylece medyanın yalnızca bizlere dünyadan haberler veren masum bir haberleşme aracı olmayıp, bazen baskıcı bir tavırla hayatımıza olumsuzluk katabileceğini anlıyoruz.
Kırda Bir Yaz Sabahı
Şarkılı, şiirli iki oyunun yer aldığı kitap, müzikli oyun sergilemek isteyenler için... Kısa ve ezberlenebilir yalın cümleler, oyunların altı yaş çocukları tarafından bile oynanabilmesini sağlıyor. Öykülerin biri, çalışmak istemeyen tembel bir ayıdan söz ediyor. İkinci öyküde ise, doğayı tanımadığı için mutsuz olan bir çocuğun düşünde doğayla tanışması konu ediliyor. Kitabın arka sayfalarında, şarkıların notaları yer alıyor.
Bu kitapla, Tomurcuk adlı 15 kitaplık dizinin son kitabına ulaşıyoruz. Ancak sakın üzülmeyin, bu, Gülsüm Cengiz'in kitaplarının sonu demek değil! Gülsüm Cengiz çok verimli bir yazar. Çok kısa bir zaman içinde, yine böyle dev bir dizi ile çıkabilir okurlarının karşısına.
Sürprizlere hazırlıklı olun çocuklar...
On beş kitaplık bu seti edinmek isteyenler Say Yayınları'nı 212 - 512 21 58 numaralı telefondan arayabilirler.
ÖNCEKİ HABER

Hak ihlalleri dosyalara sığmıyor

SONRAKİ HABER

Ankara'nın gözü Helsinki'de

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...