2 Aralık 1999 22:00
Depremin sorunları bitmiyor
Depremin sorunları bitmiyor
Sakarya'da 17 Ağustos'taki deprem sonrasında kurulan çadırkentlerde şikâyetlerin ardı arkası kesilmiyor. Yalnızca depremzede değil, çadırkent sorumlularından Kızılay'a, gönüllülere kadar herkes sıkıntılı ve şikâyetçi.
Küçük bir ilçe gibi
Adapazarı'nda yaklaşık 5 bin kişinin yaşadığı Emirdağ Çadırkenti, bu sıkıntıların yaşandığı yerlerden yalnızca biri. Çadırkent, küçük bir ilçenin nüfusu kadar insan barındırıyor. Bu nedenle de, çadırkentin bir kaymakamı var. Kaymakamın yanı sıra, depremzedeler tarafından seçilen 12 mahalle muhtarı, 3 baş muhtar görev yapıyor. Sorunların tespiti için de 72 temsilci seçildi.
Çadırlar su geçiriyor
Emirdağ Çadırkenti'nde yaşayan depremzedeler, öncelikle yazlık çadırlarla değiştirilen kışlık çadırların bir çoğunun su geçirmesinden şikâyetçi. Isınma sorunu da ayrı sıkıntı yaratıyor. Bunların yanında çeşitli illerden ve yurt dışından gelen yardımların adaletli şekilde dağıtılmadığı, yetkililerce başka yerlere yönlendirildiği öne sürülüyor. Gelen yardımların, dağıtım görevi yapanların tanıdıklarına daha fazla verdiğini belirten depremzedeler, tanıdığı olmayanların ise zorunlu ihtiyaçlarını karşılarken bile yetkililerce azarlandıklarını anlatıyorlar.
Kaymakam muhtarları dışlıyor
Çadırkentte görev yapan ve hiçbir ücret almayan gönüllü muhtarlar ve baş muhtarlar ise kaymakamlığın kendilerini dışlamasından yakınıyor. Çadırkentin elektrik, su ve kanalizasyon gibi sorunlarının tespiti ve giderilmesinin yanı sıra, gelen yardımların dağıtımında aktif rol almak istediklerini ifade eden muhtarlar, kaymakamlığın buna engel olduğunu söylüyorlar. Muhtarlık çadırına, giderleri kendileri tarafından karşılanmak üzere telefon istediklerini, ancak çadırkent kaymakamının buna onay vermediğini vurgulayan muhtarlar, sorunların çözümünün, muhtarlık ve kaymakam işbirliğiyle daha kolay çözüleceğini belirtiyorlar.
Sakarya'da 17 Ağustos'taki deprem sonrasında kurulan çadırkentlerde şikâyetlerin ardı arkası kesilmiyor. Yalnızca depremzede değil, çadırkent sorumlularından Kızılay'a, gönüllülere kadar herkes sıkıntılı ve şikâyetçi.
Küçük bir ilçe gibi
Adapazarı'nda yaklaşık 5 bin kişinin yaşadığı Emirdağ Çadırkenti, bu sıkıntıların yaşandığı yerlerden yalnızca biri. Çadırkent, küçük bir ilçenin nüfusu kadar insan barındırıyor. Bu nedenle de, çadırkentin bir kaymakamı var. Kaymakamın yanı sıra, depremzedeler tarafından seçilen 12 mahalle muhtarı, 3 baş muhtar görev yapıyor. Sorunların tespiti için de 72 temsilci seçildi.
Çadırlar su geçiriyor
Emirdağ Çadırkenti'nde yaşayan depremzedeler, öncelikle yazlık çadırlarla değiştirilen kışlık çadırların bir çoğunun su geçirmesinden şikâyetçi. Isınma sorunu da ayrı sıkıntı yaratıyor. Bunların yanında çeşitli illerden ve yurt dışından gelen yardımların adaletli şekilde dağıtılmadığı, yetkililerce başka yerlere yönlendirildiği öne sürülüyor. Gelen yardımların, dağıtım görevi yapanların tanıdıklarına daha fazla verdiğini belirten depremzedeler, tanıdığı olmayanların ise zorunlu ihtiyaçlarını karşılarken bile yetkililerce azarlandıklarını anlatıyorlar.
Kaymakam muhtarları dışlıyor
Çadırkentte görev yapan ve hiçbir ücret almayan gönüllü muhtarlar ve baş muhtarlar ise kaymakamlığın kendilerini dışlamasından yakınıyor. Çadırkentin elektrik, su ve kanalizasyon gibi sorunlarının tespiti ve giderilmesinin yanı sıra, gelen yardımların dağıtımında aktif rol almak istediklerini ifade eden muhtarlar, kaymakamlığın buna engel olduğunu söylüyorlar. Muhtarlık çadırına, giderleri kendileri tarafından karşılanmak üzere telefon istediklerini, ancak çadırkent kaymakamının buna onay vermediğini vurgulayan muhtarlar, sorunların çözümünün, muhtarlık ve kaymakam işbirliğiyle daha kolay çözüleceğini belirtiyorlar.
Evrensel'i Takip Et