01 Aralık 1999 22:00

Depremzede sorunlarını örgütlenirse

   çözer

Paylaş
Sorunların çözümü için örgütlülük şart
Muzaffer Özkurt
Emeğin Partisi (EMEP) heyeti, 12 Kasım depreminde büyük hasar gören Düzce, Kaynaşlı ve Bolu'da depremzedelerle görüşerek, sorunların çözümünde her türlü desteğe hazır olduklarını dile getirdiler. Önceki gün düzenlenen geziye katılan heyette EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel, Genel Başkan Yardımcısı Muhammet Uludağ ve gözaltında dövülerek öldürülen Gazeteci Metin Göktepe'nin annesi Fadime Göktepe yer aldı.
Yemek sorunu var
Gezinin birinci durağı olan Düzce'de çadırkentleri dolaşan heyet, depremzedelerle sohbet ederek, yaşanan sorunlar hakkında bilgi aldı. Cafer İnan adlı bir depremzede, ilçede 1000'in üzerinde insana tek öğün yemek verildiğini, pek çok kişinin de yemek dahi alamadığını belirterek, "Bu yüzden insanlar canlarını tehlikeye atarak hasarlı evlerine girip yemek yapmaya çalışıyor. Çadırlardaki yangınlarda yemek yapma telaşından kaynaklanıyor" diye konuştu. Depremzedelerin bilinçli olarak yağmacılık ve bencillik zihniyetine itildiğini söyleyen İnan, yetkililerin, verdikleri sözleri tutmadığını vurguladı. Torpili olanların prefabrik evlere ve kışlık çadırlara geçebildiğini dile getiren İnan, depremzedeler arasında sınıf ayrımcılığı yapıldığını belirtti. Akşamları çadırların buz gibi olduğunu kaydeden İnan, yaktıkları sobaların soğuğu engelleyemediğini ve insanların perişan olduğunu ifade etti. Seslerini duyurabilmek için yol kestiklerini ve kendi içlerinden yöneticiler seçtiklerini anımsatan İnan, böylece bazı kazanımlar elde ettiklerini vurguladı. Önder Top adlı bir başka depremzede de, devletten yardım görmediklerini belirterek, kendi çabalarıyla ayakta kalabildiklerini anlattı. Top, özellikle salgın hastalıkların kapıda olduğuna dikkat çekti.
Tüzel: Desteğe hazırız
Emeğin Partisi Genel Başkanı Levent Tüzel, depremzedelerin, hakkı olanı elde edebilmesi için mutlaka kendi arasında örgütlülüğü sağlaması gerektiğini belirterek, parti olarak bu konuda her türlü desteğe hazır olduklarını söyledi. Düzce'de çok sayıda çadırkente uğrayan EMEP heyeti, her yerde depremzedelerin devlete dönük şikâyetlerini dinlediler. Bu arada Fadime Göktepe de, çadırda yanarak hayatını kaybeden Arife bebeğin annesi ile görüşerek, başsağlığı diledi.
Dağıtımlar adaletsiz yapılıyor
EMEP heyeti daha sonra Düzce'den Kaynaşlı'ya geçti. Kaynaşlı halkı özellikle, kendilerine yeterli miktarda yardım gelmemesinden, gelen yardımların da kriz merkezi tarafından depolanarak, dağıtılmamasından şikâyetçi oldular. Dağıtımların adaletsiz yapıldığını, ihtiyacı olanların tespit edilmediğini ve yardımların yerini bulmadığını anlatan Kaynaşlı halkı, artık devletten umudu kestiklerini söylediler. Sorunlar artıyor
Kaynaşlı'dan Bolu'ya geçen EMEP heyeti buradada çadırkentleri ziyaret etti. Bolu girişindeki bir çadırkente giden heyeti, çadırkentin sorumlusu Ahmet Hoca karşıladı. Bütün çadırkentle tek başına uğraşamadığından yakınan Ahmet Hoca, bu nedenle yardımları düzenli dağıtamadıklarını ve kriz merkeziyle uğraşamadıkları için yardımları tam alamadıklarını söyledi. Çadırkent halkıda, yardımların adaletsiz dağıtılmasından şikayet etti.
Tüm bu sorunların üstesinden gelebilmek için örgütlü hareket etmek gerektiğini, bazı çadırkentlerde yaşanan somut olayları örnek göstererek anlatan EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel, "Bu işin başka çözümü yok" diye konuştu.
Ziyaretin sonunda Tüzel'e teşekkür eden çadırkent halkı, "Sizin sayenizde bir araya gelerek sorunlarımızı ve nasıl üstesinden geleceğimizi konuştuk. Bundan sonrada bu yönde çalışacağız" görüşünü dile getirdi.
Memurlar tayin istiyor
Bolu'da bulunan KESK çadırını da ziyaret eden EMEP heyeti, burada Enerji Yapı Yol-Sen İl Örgütlenme Sorumlusu Mehmet Çoban ve Eğitim-Sen Şube Başkanı ile görüştü. Eğitim-Sen Şube Başkanı deprem sonrası öğretmenlerin ve memurların kötü koşullar nedeniyle tayinlerini isteyerek göç ettiğini belirterek, "Bu durumun önüne geçilmesi için teşvik edici ve koruyucu önlemler alınmalıdır" dedi. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön


Kamu emekçileri 4 Aralık'a hazırlanıyor
Sultan Özer
KESK'in aldığı karar doğrultusunda, 4 Aralık'ta Türkiye'nin dört bir tarafından gelerek Ankara'da büyük bir miting yapacak olan kamu emekçilerinin, Ankara yürüyüş ve mitingi ile sonrasındaki işbırakma eyleminin hazırlıkları da sürüyor. Miting; Hipodrom, Eski Terminal-Celal Bayar güzergahından yapılacak yürüyüşün ardından Sıhhiye Meydanı'nda gerçekleştirilecek.
KESK'e bağlı tüm sendikalar, Türkiye çapında il ve bölge toplantıları yaparak, 4 Aralık ve sonrasında geliştirilecek iş bırakma eylemlerini, hak alıcı eylemlere dönüştürmenin önemini vurguladılar. Hükümetin, IMF'nin talepleri doğrultusunda 2000 Yılı Bütçesi'yle ve gündeme getirdiği yasalarla işçi ve emekçilerin haklarına yönelik saldırılarına dikkat çekilen bu toplantılarda, KESK'in hak alıcı eylemler yapmasının zorunluluğu anlatıldı. SES Genel Başkanı Cevher Tosun, kamu emekçilerinin, Ankara yürüyüş ve mitingiyle hükümete son uyarılarını yapacaklarının altını çizdi. "Bütçeyi kabul etmeyeceğimiz noktasındaki son uyarımızı Ankara'ya kitlesel olarak gelip hükümete yapacağız" diyen Tosun, hükümetin bu uyarılarını dikkate almaması halinde, sonuç alana kadar sürecek iş bırakma eylemlerini hayata geçireceklerini söyledi. Kararlarının kitleyle Kızılay'a gelmek ve taleplerini burada haykırmak olduğun belirten Enerji-Yapı Yol Sen Genel Başkanı Cengiz Faydalı, KESK'in izin başvurusuyla şimdiye kadarki fiili ve meşru mücadele çizgisinden geri adım attığı eleştirisini yöneltti. Sıhhiye Meydanı'ndaki bir mitingin taleplerine denk düşmeyeceğini belirten Faydalı, 4 Aralık ve sonrasını örebilmenin çok önemli olduğunu, talepleri gerçekleşinceye kadar eylemi sürdürmenini önemini dile getirdi.
Mücadelede gerileme
Tüm Yargı-Sen Genel Başkanı Tekin Yıldız da Sosyal Güvenlik Yasası, Tahkim ve Bütçe ile yeniden gündeme getirilen 'Sahte Sendika Yasası'yla saldırıların dozunun artacağına dikkat çekerek, buna karşı yapılması gerekenin sonuç alıcı eylemler olduğunu bildirdi. Bu eylem şekliyle KESK'in sınıfı hareket geçiremeyeceğini belirten Tekin, "KESK'in mücadeleci ruhu, meşru zeminde fiili eylem tarzı vardı. Son bir yıl içinde bu çizgiden geriye gidiş var" dedi. KESK'in direngen bir tavır sergilememesi halinde, zaten Türk-İş'in kongrelerle, kulislerle gündemine almadığı bu saldırıların artacağına vurgu yapan Yıldız, hükümeti zorlayacak, pervasızlığa 'dur' diyecek eylemlerin önemini dile getirdi.
Eğitim-Sen Genel Sekreteri Kemal Ünal ise bin kadar yöneticilerinin katıldığı bölge toplantılarıyla eylemlere hazırlıkları sürdürdüklerini kaydederek, Toplantılarda bütçeye ilişkin tavırlarını, sürecin önemini, faiz ve rant bütçesinin emekçilerin lehine dönüştürülmesi için örgütlü tavır koymanın gerekliliğini anlattıklarını ifade etti. Ünal, mücadelenin 4 Aralık'la bitmeyeceğini, hizmet üretiminden gelen gücün de kullanılacağı daha kitlesel, direngen mücadele biçimlerini hayata geçireceklerini dile getirdi.
ÖNCEKİ HABER

Hükümet, Öcalan için bekleyecek

SONRAKİ HABER

Kalinka, Şıkıdım ve kültür

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...