29 Kasım 1999 22:00
Üç polise tutuklama
Gözaltında işkence sonucu katledilen Sendikacı Süleyman Yeter'in ölümünden sorumlu polislerin yargılandığı davanın ilk duruşmasında...
Üç polise tutuklama
Gözaltında işkence sonucu öldürülen Sendikacı Süleyman Yeter'in ölümüne ilişkin görülmeye başlanan davanın ilk duruşmasında sanık üç polis hakkında tutuklama kararı verildi.
Süleyman Yeter'in davasına dün İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Davaya müdahil olmak için aralarında öldürülen DİSK'in Genel Başkanı Kemal Türkler'in avukatı Rasim Öz'ün de bulunduğu 26 avukat başvuruda bulundu.
Duruşmaya, sanık polislerden Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde görevli Erol Erşan'ın nüfus ve sabıka kaydı gelirken, Polis Memuru Mehmet Yutar ile Komiser Yardımcısı Ahmet Okuducu'nun nüfus ve sabıka kaydının gelmediği belirtildi. Polis avukatları, sanık polislerin Ankara'da görevli olduğunu ve bir daha duruşmaya görev kâğıtlarını getireceğini söylediler.
Duruşmada, dinlenen davanın müştekilerinden Süleyman Yeter'in karısı Ayşe Yumli Yeter, kocasının gözaltına alınması haberini radyodan öğrendiğini belirterek, gözaltında kaldığı yerde görüşmek istediğini, ancak bunun olanaklı olmadığını kaydetti. Yeter'in gözaltına alındıktan bir buçuk gün sonra ölüm haberini aldığını anlatan Ayşe Yeter, "Süleyman'ın öldürülmesi önceden planlanmıştı. İşkence yapan polislerden sadece üç tanesi yargılanmaktadır, diğerlerinin hakkında takipsizlik kararı verilmiştir. Ben tüm polislerin yargılanarak cezalandırılmasını istiyorum" dedi. Yeter'in annesi Sırma, kardeşi Mustafa Yeter de Süleyman Yeter'in haksız yere öldürüldüğünü dile getirdi.
Soruşturma göstermelik
Şikâyetçilerin dinlenmesinin ardından söz alan Avukat Ercan Kanar, hazırlık safhası soruşturmasının göstermelik bir şekilde teşekkül ettiğini belirterek, Terörle Mücadele Şubesi Tim 3'te görevli tüm polislerin hepsinin soruşturmaya getirilmesi gerekirken sadece "göstermelik olarak" 3 kişinin bulunduğunu ve bunlar hakkında dava açıldığını kaydetti. İşkencenin insanlık dışı bir uygulama olduğunu vurgulayan Kanar, Tim 3 görevlilerinin ifadelerinin alınmasını ve sanık polislerin tutuklanmasını istedi. Cumhuriyet Savcısı da, dava hakkındaki mütalaasında, üç polis hakkında tutuklama kararı verilmesini istedi.
Üç polis hakkında tutuklama
Bunun üzerine kararını açıklayan mahkeme heyeti sanıklara atılı suçun mahiyeti ve haklarındaki delil durumu ile Yeter hakkında Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu'nun raporunun içeriğini göz önünde bulundurarak, 3 sanık hakkında gıyabi tutuklama kararı verdi. Polis olan sanıkların görev yerlerinin tespiti için ve Süleyman Yeter'in gözaltında bulunduğu süre zarfında görev yapan polis memurlarının liste halinde isimlerinin bildirilmesi için İstanbul Emniyet Müdürlüğü Personel Şube Müdürlüğü'ne müzekkere yazılmasına karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı 27 Aralık 1999 Pazartesi günü saat 10.00'e erteledi.
İşkence iddianamede
Bu arada, İstanbul Cumhuriyet Savcısı Hasan Eker, hazırladığı iddianamede, sanık polislerden Komiser Yardımcısı Ahmet Okuducu, Mehmet Yutar ve Erol Erşan'in "kötü muamele sonucu ölüme sebebiyet verme" suçundan cezalandırılmalarını istedi. İddianamede, Süleyman Yeter'in nezarete alınmadan önce sağlık kontrolünden geçirildiği ve darp ve cebir izi bulunmadığına dair 5 Mart 1999 tarihli raporu olduğu kaydedilerek, "Yeter'in dört kez sorgulama için nezarethaneden alındığı, son götürülüşünde 7 Mart 1999 tarihinde yazılı ifadesine başlandığı ve bu sırada fenalaşarak sandalyeden düşmesi sonucu kaldırıldığı hastanede öldüğünün anlaşıldığı" belirtildi.
Yeter'in sorgulanması sırasında işkence gördüğü ve bu işkence sonucu öldüğünün anlaşıldığı dile getirilen iddianamede, işkence kastıyla hareket edildiği ve neticede ölüm meydana geldiği için her üç sanığın da iştirak halinde işkence sonucu ölüme sebebiyet suçunu işledikleri vurgulandı.
Gözaltında işkence sonucu öldürülen Sendikacı Süleyman Yeter'in ölümüne ilişkin görülmeye başlanan davanın ilk duruşmasında sanık üç polis hakkında tutuklama kararı verildi.
Süleyman Yeter'in davasına dün İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Davaya müdahil olmak için aralarında öldürülen DİSK'in Genel Başkanı Kemal Türkler'in avukatı Rasim Öz'ün de bulunduğu 26 avukat başvuruda bulundu.
Duruşmaya, sanık polislerden Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde görevli Erol Erşan'ın nüfus ve sabıka kaydı gelirken, Polis Memuru Mehmet Yutar ile Komiser Yardımcısı Ahmet Okuducu'nun nüfus ve sabıka kaydının gelmediği belirtildi. Polis avukatları, sanık polislerin Ankara'da görevli olduğunu ve bir daha duruşmaya görev kâğıtlarını getireceğini söylediler.
Duruşmada, dinlenen davanın müştekilerinden Süleyman Yeter'in karısı Ayşe Yumli Yeter, kocasının gözaltına alınması haberini radyodan öğrendiğini belirterek, gözaltında kaldığı yerde görüşmek istediğini, ancak bunun olanaklı olmadığını kaydetti. Yeter'in gözaltına alındıktan bir buçuk gün sonra ölüm haberini aldığını anlatan Ayşe Yeter, "Süleyman'ın öldürülmesi önceden planlanmıştı. İşkence yapan polislerden sadece üç tanesi yargılanmaktadır, diğerlerinin hakkında takipsizlik kararı verilmiştir. Ben tüm polislerin yargılanarak cezalandırılmasını istiyorum" dedi. Yeter'in annesi Sırma, kardeşi Mustafa Yeter de Süleyman Yeter'in haksız yere öldürüldüğünü dile getirdi.
Soruşturma göstermelik
Şikâyetçilerin dinlenmesinin ardından söz alan Avukat Ercan Kanar, hazırlık safhası soruşturmasının göstermelik bir şekilde teşekkül ettiğini belirterek, Terörle Mücadele Şubesi Tim 3'te görevli tüm polislerin hepsinin soruşturmaya getirilmesi gerekirken sadece "göstermelik olarak" 3 kişinin bulunduğunu ve bunlar hakkında dava açıldığını kaydetti. İşkencenin insanlık dışı bir uygulama olduğunu vurgulayan Kanar, Tim 3 görevlilerinin ifadelerinin alınmasını ve sanık polislerin tutuklanmasını istedi. Cumhuriyet Savcısı da, dava hakkındaki mütalaasında, üç polis hakkında tutuklama kararı verilmesini istedi.
Üç polis hakkında tutuklama
Bunun üzerine kararını açıklayan mahkeme heyeti sanıklara atılı suçun mahiyeti ve haklarındaki delil durumu ile Yeter hakkında Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu'nun raporunun içeriğini göz önünde bulundurarak, 3 sanık hakkında gıyabi tutuklama kararı verdi. Polis olan sanıkların görev yerlerinin tespiti için ve Süleyman Yeter'in gözaltında bulunduğu süre zarfında görev yapan polis memurlarının liste halinde isimlerinin bildirilmesi için İstanbul Emniyet Müdürlüğü Personel Şube Müdürlüğü'ne müzekkere yazılmasına karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı 27 Aralık 1999 Pazartesi günü saat 10.00'e erteledi.
İşkence iddianamede
Bu arada, İstanbul Cumhuriyet Savcısı Hasan Eker, hazırladığı iddianamede, sanık polislerden Komiser Yardımcısı Ahmet Okuducu, Mehmet Yutar ve Erol Erşan'in "kötü muamele sonucu ölüme sebebiyet verme" suçundan cezalandırılmalarını istedi. İddianamede, Süleyman Yeter'in nezarete alınmadan önce sağlık kontrolünden geçirildiği ve darp ve cebir izi bulunmadığına dair 5 Mart 1999 tarihli raporu olduğu kaydedilerek, "Yeter'in dört kez sorgulama için nezarethaneden alındığı, son götürülüşünde 7 Mart 1999 tarihinde yazılı ifadesine başlandığı ve bu sırada fenalaşarak sandalyeden düşmesi sonucu kaldırıldığı hastanede öldüğünün anlaşıldığı" belirtildi.
Yeter'in sorgulanması sırasında işkence gördüğü ve bu işkence sonucu öldüğünün anlaşıldığı dile getirilen iddianamede, işkence kastıyla hareket edildiği ve neticede ölüm meydana geldiği için her üç sanığın da iştirak halinde işkence sonucu ölüme sebebiyet suçunu işledikleri vurgulandı.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
