24 Kasım 1999 22:00

Cinsel şiddet her alanda

25 Kasım 1960'ta, Dominik Cumhuriyeti'nde üç kadının (Mirabel kardeşler) öldürülmesi üzerine 25 Kasım "Kadınlara Yönelik Cinsel Taciz ve Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma Günü" olarak ilan edildi.

Paylaş
Cinsel şiddet her alanda
Serpil İlgün
1998 yılında işkence nedeniyle Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV)'na başvuran 706 kişiden 196'sı kadındı. 335 kişi gözaltında cinsel tacize uğradığını dile getirirken, 335 kişiden yanlızca 19 kadın, maruz kaldığı şiddeti açıklayabildi. Cinsel şiddetin yaşamın her alanında sürdüğüne vurgu yapan TTB Başkanı Füsun Sayek, kadınların maruz kaldıkları cinsel şiddeti ifade etmekte güçlük çektiklerine dikkat çekerek, şiddeti tanımada ve belgelemede hekimlere düşen sorumlulukları anlattı.
Hekimlerin cinsel şiddet olayının en yakın tanıkları olduğunu belirten TTB Başkanı Füsun Sayek, şiddetin her türlüsünün Türkiye'de çok yoğun yaşandığını vurgulayarak, "Bu nedenle belki insanlar, cinsel şiddeti, çok konuşulması önemli bir konu değilmiş diye düşünebilirler. Çünkü, Türkiye gerçekten bir şiddet toplumu. Bunu her gün görüyoruz" dedi. Şiddetin her türlüsü gibi cinsel şiddetin de ortadan kaldırılması için herkese sorumluluklar düştüğünü ve birinci öncelik verilmesi gereken bir konu olduğunu ifade eden Sayek; evde, sokakta, işyerinde ama en çok da gözaltı, tutukluluk, savaş ve mültecilik durumlarında yaşanan cinsel şiddet olaylarının önlenmesi ve yaşandığında tanık olunması, tanık olduğunda da doğru tutumun alınmasında herkese, ama en çok da hekimlere önemli sorumluluklar düştüğünü dile getirdi.
Hekime düşen sorumluluk
"Birincisi, biz hekimler, toplumu bu konuda bilgilendirmek, uyarmak, cinsel şiddetin tanımını doğru yapmak ve doğru belgelendirilmesini yapmaktan sorumluyuz. Bu her zaman çok kolay değil. Çünkü cinsel şiddetin daha hafi türü olan cinsel tacizle örtüşebiliyor cinsel şiddet. İkincisi, şiddete uğrayanın konuya olan tedirginliği, gerginliği ve ifade edememesi nedeniyle hekimler daha az belgelendirme yapabiliyor bu konuda. Üçüncüsü de cinsel şiddet, tanınması kolay olmayan bir durum. Özellikle de psikolojik boyutu daha ağırsa tanınması daha zor olabiliyor. Bu nedenle biz hekimlerin bu konulara daha duyarlı olup belgelendirme noktasında kendimizi geliştirmemiz gerekiyor" diyen Sayek, hekimlerin özellikle gözaltında cinsel şiddet ve taciz olaylarını belgelendirmede zorlandıklarını vurguladı.
ÖNCEKİ HABER

Yüreğir Belediyesi işçileri eylemi bitirdi

SONRAKİ HABER

Kafkasya'da gerginlik artacak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...