Depremzede çocuklar için

Depremzede çocuklar için
   gerekli önlemler hızla alınsın
Serpil İlgün
Çocukların, olumsuz sonuçları meydana getiren sebeplerin oluşumunda herhangi bir sorumlulukları olmayan ama sonuçtan en fazla zararı gören grubu oluşturduklarına dikkat çekildi. İstanbul Barosu Çocuk Hakları Komisyonu tarafından hazırlanan ve depremden etkilenen çocukların durumlarını konu alan raporda, çocukların bugün beslenme, barınma, eğitim ve sağlık gibi bazı haklarının da tehdit altında olduğu vurgulandı. Raporda çocukların yaralarının hızla onarılmaya başlanması gerektiği belirtildi.
SHÇEK ve belediyeler sorumlu
İstanbul Barosu Çocuk Hakları Komisyonu üyelerinin deprem bölgesinde bir buçuk ay süren çalışmaları sonucu hazırladıkları raporda, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) ile sosyal hizmet üretmekle yükümlü belediyeler ve benzeri kuruluşların depremde zarar gören çocukların tümüne hizmet üretmekle sorumlu oldukları vurgulandı.
Depremin yarattığı psikolojik etkilerin rehabilitasyonu; anne-babanın kendisini toparlaması ve yaşamlarını düzene sokabilmesi için gerekli destek hizmetlerinin verilmesi; ayni-nakdi yardım; gündüzlü ve geceli bakım; sosyal danışmanlık; çocuğun bir aile ortamına kavuşması için, uygun bir aile yanına yerleştirilmesinin sağlanması; özel bakım, koruma hizmetlerinin organizasyonu gibi hizmetlerin sıralandığı raporda, "Sosyal hizmet sunulacak çocuklar belirlenirken, hedef grubun korunmaya muhtaçlar (anne-babasını yitirmiş) olarak tanımlanmış olması, diğer grupların gözden kaçmasına sebep olmaktadır" denildi.
Anne-babasını kaybeden bir çocuğun uygun bir aile yanına yerleştirilmesinin titiz bir araştırmayı gerektirdiğine dikkat çekilen raporda, bunun hizmetin sunumunu geciktirmemesi gerektiğine vurgu yapıldı. Çocuklara geçici ve kalıcı hizmet sunmayı arzu eden aileler dururken, onları hiç de uygun olmayan yurt, yuva vb. yerlere ya da çocuklara bakmakta zorluk çeken aileler yanına bırakmanın uygun olmadığı ifade edilen raporda, yerleştirme yapılırken, çocuğun yararı doğrultusunda, bu alanda hizmet veren özel kurumların da dikkate alınması istendi.
Depremde yakınlarını, evlerini kaybeden, sağlıkları bozulan çocukların, sorumlulara karşı tazminat ve ceza davası açma haklarının bulunduğu belirtilen raporda, anne-babalarını yitirmiş çocukların bu haklarını bir yakınlarını ya da bir uzmanı kayyum veya vasi olarak tayin ederek, bu temsilcileri aracılığı ile kullanabilecekleri ifade edildi.
'Beslenme, barınma, eğitim, sağlık'
Depremde zarar gören çocuklar için sorunun sadece dava açma ya da yasal temsilci belirleme sorunu olmadığına dikkat çekilen raporda, çocukların bugün beslenme, barınma, eğitim ve sağlık gibi bazı haklarının da tehdit altında olduğuna dikkat çekildi. Deprem bölgesinde çocukların yaşadıkları ortamların, bu hakların güvence altına alındığı ortamlar olmadığına vurgu yapılan raporda, alınması gereken tedbirler şöyle sıralandı:
"Öncelikle sağlıklı ve yaşanabilir konutların acilen oluşturulması ve çocukların aileleri ile birlikte buralara yerleştirilmesine başlanması gerekmektedir. Bu işlemler sırasında çocuklu alilelere öncelik verilmelidir. Bu gerçekleşinceye kadar, yaşanan yerlerde tuvalet, banyo ve çamaşır yıkama için yeterli sayı ve nitelikte hizmetler sunulmalıdır. Çocukların beslenme ihtiyaçları göz önünde bulundurularak, buna uygun besin dağıtımı sağlanmalıdır. Çocuklar düzenli sağlık kontrolünden geçirilmelidir. Uzun süre hastanelerde kalarak tedavi görecek olan çocukların eğitim haklarını kullanabilmeleri için hastanelerde eğitime olanak verecek yöntemler geliştirilmelidir."