İşçi fabrikasına sahip çıktı

İşçi fabrikasına sahip çıktı
Sümerbank Bakırköy Fabrikası'nın Galatasaray Üniversitesi'ne Beykoz Deri Kundura Fabrikası'nın İstanbul Teknik Üniversitesi'ne peşkeş çekilmesine karşı çıkan işçiler, fabrikalarının etrafında zincir oluşturarak, işyerlerine sahip çıktılar. Devir kararının geri alınmasını isteyen işçiler, peşkeşe karşı ölümüne direneceklerini dile getirdiler.
Bakırköy Sümerbank işçileri ve aileleri, dün saat 12.00'den itibaren el ele tutuşarak fabrikalarının etrafında zincir oluşturdular. Eylem öncesinde anne ve babalarının fabrikadan çıkmasını bekleyen çocuklar, "Talebeler burada, devlet nerede", "Annemizin ekmeğini istiyoruz", "Babamızın ekmeğini almaya geldik", "Sümer bizimdir, kapatılamaz", "Arkadaşlar okulda, biz buradayız", "Ekmek yoksa okul da yok", "Sümerbank bizimdir, bizim kalacak" sloganlarıyla eyleme destek verdiler. İşçilerin fabrikadan çıkmasıyla birlikte fabrika önünde bir konuşma yapan TEKSİF Sendikası Bakırköy Şube Başkanı Çetin Yelken, "Her inaçtan, her düşünceden olanlarla yapacağımız bu zincir; yalana, soyguna karşı zincir olacak" dedi. 18 Nisan'dan önce "Yalana, soyguna son vereceğiz" diyenlerin işçiye, emekçiye, köylüye karşı saldırı politikalarına devam ettiklerini belirten Yelken, "Bakırköy, Beykoz ve Kayseri'de Sümerbank'ta çalışan işçileri işten atmanın hesabını yapmaktadırlar" diye konuştu.
Çarpışa çarpışa
Yelken konuşma sırasında DSP, ANAP ve MHP'ye oy veren işçilerin ellerini kaldırmasını istedi. İşçiler ellerini yuh sesleriyle kaldırarak "Hükümet istifa", "Hükümet bize hesap verecek" solganlarıyla tepkilerini dile getirdiler. Yelken, fabrikanın devredilmesinden vazgeçilmediği takdirde pazartesi gününden itibaren işçilerin çocuklarıyla, aileleriyle ve komşularıyla fabrikayı terk etmeyeceklerini söyledi. Kamuoyunda tepkilere neden olmamak için eğitim gibi bir kurumun kullanıldığını belirten Yelken, "Galatasaray Üniversitesi'nin Sümer Holding'e ait bu arsayı alacak parası yok. Galatasaray Üniversitesi ismi kullanılarak birilerine peşkeş çekilmek isteniyor" dedi. Ülke bağımsızlığının tehlikede olduğunu, silahlarıyla kovdukları düşmanların IMF, Dünya Bankası ve Avrupa Birliği ile ülkeye tekrar geri dönmeye çalıştıklarını söyleyen Yelken, "İşimizi istiyoruz, ekmeğimizi istiyoruz, özgürlüğümüzü istiyoruz. İş olmadan ekmek olmaz, ekmek olmazsa barış da olmaz" diye konuştu. Bakırköy, Beykoz ve Kayseri'de Sümerbank'ta çalışan işçilerin yaptıkları eylemleri ile ülke bağımsızlığı için savaştıklarını söyleyen Yelken, "Sınıf eyleminde çarpışa çarpışa kazanacağız" dedi.
'Halkı susturamayacaksınız'
Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Ahmet Taner Kışlalı'nın katledilmesine de değinen Yelken, "Bu halkı susturamayacaksınız" diye konuştu. İşçilere; "Direne direne ölmeye hazır mıyız?" diye soran Yelken'e işçilerin cevabı "Hazırız" ve "Eyleme eyleme geldik Sümerbank uğrunda ölmeye geldik" oldu. Fabrika çıkışında iki kola ayrılan işçiler alkış ve sloganlar eşliğinde Sümerbank'ı kordon altına aldılar. İlkokul öğrencilerinin fabrika kapısında bekleyerek coşku kattığı zincir eyleminde ortaokul ve lise öğrencileri işçilerle kol kola girdiler.
Beykoz'da genel müdürlüğe yüründü
Sümerbank'a bağlı Beykoz Deri Kundura işçileri ise saat 12.00'den itibaren fabrika bahçesine çıkarak eyleme başladılar. Deri-İş Genel Başkanı Yener Kaya ve Genel Başkan Vekili Musa Selvi'nin de katıldığı eylemde sık sık, "Ölmek var, dönmek yok", "Direniş var, yılgınlık yok", "Vur vur inlesin, hükümet dinlesin", "Hükümet istifa" sloganları atan işçiler, ölümüne direneceklerini dile getirdiler.