02 Ekim 1999 21:00

'Af kanunu genişletilmeli'

Kamuoyu baskısı üzerine Cumhurbaşkanı tarafından veto edilerek TBMM'ye iade edilen ve siyasi tutukluları kapsam dışı bırakırken çetecilerin sebest kalmasını sağlayan "Af Yasası", yarın Meclis'te yeniden görüşülecek.

Paylaş

'Af kanunu genişletilmeli'
Serpil Kurtay
İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkanı Hüsnü Öndül, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından bir kez daha görüşülmek üzere TBMM'ye iade edilen ve 4 Ekim Pazartesi günü Anayasa Komisyonu'nda yeniden görüşülecek olan "Af Yasası"nı gazetemize değerlendirdi. Öndül, toplumsal barış için adli-siyasi ayrımı gözetmeksizin genel affın şart olduğunu kaydetti.
Devletin, işkence yapan, çete kuran, görevini ihmal eden ya da kötüye kullanan mensuplarını affetmesinin hiçbir meşruiyeti olmadığını belirten Öndül, dünyanın hiçbir ülkesinde 10 bin siyasi tutuklu ve hükümlü bulunmadığına dikkat çekti. Öndül, adli ve siyasi nedenlerden dolayı bu kadar çok tutuklu ve hükümlünün bulunmasının Türkiye'nin siyasal, sosyal ve ekonomik koşullarının kötülüğünden kaynaklandığını ifade ederek, "İnsan haklarına dayalı bir demokratik sistem ve toplumsal barış için genel af ilan edilmeli ve meclis, Cumhurbaşkanı'nın kendisine iade ettiği 'Af Kanunu'nun kapsamını yukarıda belirtilen çerçevede genişletmelidir" dedi.
'İnsan merkezli düşünülmeli'
Devletin cezaevlerine bakış açısının "devleti koruma ve güvenlik eksenli" olduğunu söyleyen Hüsnü Öndül, kendilerinin tam tersine "insan hakları olmadan güvenlik olmaz" dediklerini vurgulayarak, insan merkezli düşünülmesi gerektiğini kaydetti.
'Kültürel özellikler...'
Hüsnü Öndül, cezaevlerinde son günlerde yaşanan olayların ardından devlet yetkilileri tarafından önerilen "hücre sistemi"ne karşı olduklarını vurgulayarak, hücre sistemine karşı çıkmanın koğuş sistemini savunmak anlamına gelmediğini söyledi. Tutuklu ve hükümlülerin problemlerine yanıt verecek, onların insan olma onuruna uygun ve yaşamlarını sağlayacak mekanlar düzenlemesi gerektiğine dikkat çeken Öndül, hücre sisteminin insanın özelliklerini hiçe sayan bir yapılanma olduğunu ifade etti. Öndül, Türkiye insanının kültürel özellikleri, gelenekleri ve alışkanlıkları düşünülerek mekansal düzenleme yapılması gerektiğini kaydetti.
Bugün önerilen hücre sisteminin güvenlik konsepti eksenli bakış açısının ürünü olduğunu vurgulayan Öndül, insan hakları eksenli bakıldığında tutuklunun ihtiyaçları açısından bütünlüklü bir sonuca varılacağını ifade etti.

ÖNCEKİ HABER

Dünya Bankası tarımda korumanın

SONRAKİ HABER

Başsavcı Çitici'den yeni saldırı tehdidi