09 Eylül 1999 21:00
Eylem planı hazırlanacak
Marmara Bölgesi'ndeki depremin yaraları sarılmaya çalışılırken, belediyeler muhtemel deprem felaketlerine karşı yapılaşmada önlem almaya hazırlanıyor.
Eylem planı hazırlanacak
Marmara Bölgesi'ndeki depremin yaraları sarılmaya çalışılırken, belediyeler muhtemel deprem felaketlerine karşı yapılaşmada önlem almaya hazırlanıyor.
Bursa Büyükşehir Belediyesi'nce "Afetten Korunma ve Afet Sonrası Eylem Planı Toplantısı" yapıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Erdoğan Bilenser, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, Bursa'da depremin "ucuz atlatıldığını" savunarak, Bursalılara "geçmiş olsun" dileğinde bulundu. Bilenser, belediyenin bütün imkânları ile deprem bölgesine ulaştığını, arama, kurtarma, enkaz kaldırma ve yardım için seferber olduklarını belirtti.
Jeolog arşivcilik yapıyor
Türkiye'nin deprem bölgesinde olduğunu, bu nedenle depremden korunmanın yollarının aranması gerektiğini ifade eden Bilenser, "Bu acıyı unutmayacağız. Mutlaka gerekli önlemleri alacağız. Bu toplantıda 8 ayrı çalışma grubu halinde çalışacak 120 uzman, nelerin yapılması gerektiğini ortaya koyacak" dedi. Belediyelerin deprem gibi büyük afetlere karşı hazırlıksız olduğunu kaydeden Bilenser, "Belediyelerin de ciddi sorumlulukları var. Örneğin bizde bir tek jeoloji mühendisi var, o da arşiv memuru olarak çalışıyormuş" diye konuştu.
Bilenser, Nazım İmar Planları'nın ve buna uygun bütün imar planlarının belediyelerce yapılmasını, Büyükşehir Belediyesi sınırlarının genişletilmesini istedi. Bilenser, böylelikle küçük belediyelerin yetersiz teknik personel kadrosuyla çalışmanın sıkıntılarından kurtarılacağını belirtti.Depremde binalarının yarısı kullanılmaz hale gelen ve ölü sayısı bin olarak tahmin edilen Gölcük'e bağlı Değirmendere beldesinin Belediye Başkanı Ertuğrul Akalın ise yaşadığı depremi anlattı. 26 bin nüfuslu beldede nüfusun büyük bölümünün sahil şeridinde yaşadığını, insanların sağlam kalan evlere giremediğini, artçı sarsıntıların da sürekli gerginlik yarattığını anlatan Akalın, şunları söyledi:
"45 saniyelik o korkunç uğultuyu hayatım boyunca unutamam. Her yer birden karanlığa büründü ve toz bulutu içinde kaldık. Çevrede çığlıklarla koşuşan yarı çıplak insanlar vardı. Gün ağarmaya başladığında sahile doğru yürüdüm. Belediyeye ait 5 katlı bir otel, büyük bir yemekhane ortada yoktu. Her şey un ufak olmuştu. 500-600 metre genişliğindeki sahil yok olmuş, sahil 200 metre denize girmişti. Tabiat 40-50 yıl önce yaptığımız dolgu alanı geri almıştı. Bir anda dünyanın sonu geldi sandım."
Planlama şart
1989 yılından beri belediye başkanlığı yaptığını yoğunluk ve kat artışına izin vermediğini, bu nedenle kendisini suçlayanların şimdi tebrik ettiğini anlatan Akalın, beldedeki konut ihtiyacına dikkat çekti. Beldedeki en büyük sıkıntının arsa azlığı olduğunu vurgulayan Akalın, devletin mutlaka özel mülkiyette olan ve yapılaşmaya açık olan arazileri bir an önce kamulaştırması gerektiğini anlattı. Beldeyi "silbaştan planlamalarının şart olduğuna" işaret eden Akalın, "Yarısı yıkılan bir Değirmendere'yi yeniden yapmak beni müthiş heyecanlandırıyor" diye konuştu. Sağlam konutların yapılmamasında belediyelerin de rolü bulunduğunu, medyanın "işin görüntüsüne baktığını" söyleyen Akalın, şöyle devam etti:
"Daha düne kadar yarışma programlarında Veli Göçer'in evlerini pazarlayanlar bugün onun ipini çekiyorlar. Sistemi sorgulayan yok. İçinde bir tek mimar, mühendis olmayan belediye meclisleri, bir yeri imara açabiliyor ya da kapatabiliyor, 3 katı 10 kata çıkarıyor... Belediye meclislerinin en büyük işi imar tadilatı. Bu nasıl oluyor? İmar planı tadilatını defterden silmeliyiz. İmarlar sürekli tadil edilemez."
Marmara Bölgesi'ndeki depremin yaraları sarılmaya çalışılırken, belediyeler muhtemel deprem felaketlerine karşı yapılaşmada önlem almaya hazırlanıyor.
Bursa Büyükşehir Belediyesi'nce "Afetten Korunma ve Afet Sonrası Eylem Planı Toplantısı" yapıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Erdoğan Bilenser, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, Bursa'da depremin "ucuz atlatıldığını" savunarak, Bursalılara "geçmiş olsun" dileğinde bulundu. Bilenser, belediyenin bütün imkânları ile deprem bölgesine ulaştığını, arama, kurtarma, enkaz kaldırma ve yardım için seferber olduklarını belirtti.
Jeolog arşivcilik yapıyor
Türkiye'nin deprem bölgesinde olduğunu, bu nedenle depremden korunmanın yollarının aranması gerektiğini ifade eden Bilenser, "Bu acıyı unutmayacağız. Mutlaka gerekli önlemleri alacağız. Bu toplantıda 8 ayrı çalışma grubu halinde çalışacak 120 uzman, nelerin yapılması gerektiğini ortaya koyacak" dedi. Belediyelerin deprem gibi büyük afetlere karşı hazırlıksız olduğunu kaydeden Bilenser, "Belediyelerin de ciddi sorumlulukları var. Örneğin bizde bir tek jeoloji mühendisi var, o da arşiv memuru olarak çalışıyormuş" diye konuştu.
Bilenser, Nazım İmar Planları'nın ve buna uygun bütün imar planlarının belediyelerce yapılmasını, Büyükşehir Belediyesi sınırlarının genişletilmesini istedi. Bilenser, böylelikle küçük belediyelerin yetersiz teknik personel kadrosuyla çalışmanın sıkıntılarından kurtarılacağını belirtti.Depremde binalarının yarısı kullanılmaz hale gelen ve ölü sayısı bin olarak tahmin edilen Gölcük'e bağlı Değirmendere beldesinin Belediye Başkanı Ertuğrul Akalın ise yaşadığı depremi anlattı. 26 bin nüfuslu beldede nüfusun büyük bölümünün sahil şeridinde yaşadığını, insanların sağlam kalan evlere giremediğini, artçı sarsıntıların da sürekli gerginlik yarattığını anlatan Akalın, şunları söyledi:
"45 saniyelik o korkunç uğultuyu hayatım boyunca unutamam. Her yer birden karanlığa büründü ve toz bulutu içinde kaldık. Çevrede çığlıklarla koşuşan yarı çıplak insanlar vardı. Gün ağarmaya başladığında sahile doğru yürüdüm. Belediyeye ait 5 katlı bir otel, büyük bir yemekhane ortada yoktu. Her şey un ufak olmuştu. 500-600 metre genişliğindeki sahil yok olmuş, sahil 200 metre denize girmişti. Tabiat 40-50 yıl önce yaptığımız dolgu alanı geri almıştı. Bir anda dünyanın sonu geldi sandım."
Planlama şart
1989 yılından beri belediye başkanlığı yaptığını yoğunluk ve kat artışına izin vermediğini, bu nedenle kendisini suçlayanların şimdi tebrik ettiğini anlatan Akalın, beldedeki konut ihtiyacına dikkat çekti. Beldedeki en büyük sıkıntının arsa azlığı olduğunu vurgulayan Akalın, devletin mutlaka özel mülkiyette olan ve yapılaşmaya açık olan arazileri bir an önce kamulaştırması gerektiğini anlattı. Beldeyi "silbaştan planlamalarının şart olduğuna" işaret eden Akalın, "Yarısı yıkılan bir Değirmendere'yi yeniden yapmak beni müthiş heyecanlandırıyor" diye konuştu. Sağlam konutların yapılmamasında belediyelerin de rolü bulunduğunu, medyanın "işin görüntüsüne baktığını" söyleyen Akalın, şöyle devam etti:
"Daha düne kadar yarışma programlarında Veli Göçer'in evlerini pazarlayanlar bugün onun ipini çekiyorlar. Sistemi sorgulayan yok. İçinde bir tek mimar, mühendis olmayan belediye meclisleri, bir yeri imara açabiliyor ya da kapatabiliyor, 3 katı 10 kata çıkarıyor... Belediye meclislerinin en büyük işi imar tadilatı. Bu nasıl oluyor? İmar planı tadilatını defterden silmeliyiz. İmarlar sürekli tadil edilemez."
YAZARLAR
A. Cihan Soylu
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Şebnem Korur Fincancı
Tehlike nedir?
Sultan Özer
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Hediye Levent
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Arif Nacaroğlu
Özgürlükçü Anayasa
Erkan Aydoğanoğlu
1 Mayıs ve sonrası
Mehmet Özyazanlar
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
