Yüzbinlerce emekçi genel grevde

Yüzbinlerce emekçi genel grevde
Kolombiya'da yüz binlerce işçi ve emekçi, Devlet Başkanı Andres Pastrana ve hükümetinin IMF güdümlü ekonomik politikalarını ve devlet terörünü protesto etmek için genel greve çıktı.
Genel grev nedeniyle okul ve dükkânlar kapandı, toplu ulaşım araçları çalışmadı ve özellikle kamu sektöründe üretim ve hizmetler tamamen durdu. Ülkenin birçok büyük şehrinde sokaklara dökülen emekçiler, kendilerine engel olmak isteyen polis birlikleriyle çatıştılar. Kontralar ise, bir işçi önderine suikast girişiminde bulundu.
Simon Bolivar Gerilla Koordinasyonu içinde yer alan FARC (Kolombiya Silahlı Devrimci Güçleri), ELN (Ulusal Kurtuluş Ordusu) ve EPL (Halk Kurtuluş Ordusu) ise, genel grevi desteklemek için çeşitli eylemler gerçekleştirdiler.
İşçiler polisle çatıştı
Önceki gün başlayan genel greve en az 1.5 milyon işçi ve on binlerce köylü katılırken, çok sayıda kitle örgütü ve parti de eylemlere destek verdi.
Birçok büyük kentte düzenlenen sokak gösterilerine katılan emekçiler, polisin cop ve gözyaşartıcı gaz kullandığı saldırılara taşlarla yanıt verdi. Başkent Bogota'nın gecekondu mahallelerindeki çatışmalarda yüzlerce işçinin gözaltına alındığı bildirildi. Şehrin birçok ana yolu da, yakılan lastiklerle kapatıldı.
Ülkenin ikinci ve üçüncü büyük şehirleri olan Medellin ve Cali'de, göstericilerin 5 otobüsü yaktığı kaydedildi.
Sendikacıya silahlı saldırı
Başkent Bogota'da yaşanan en ciddi saldırı ise, ülkenin en büyük sendikal örgütü olan İşçi Birlikleri Konfederasyonu (CUT)'nun merkez yöneticisi Domingo Tobar'ı hedef aldı. İşçi liderlerinin toplantı yaptığı binanın yakınlarında gerçekleştirilen silahlı saldırıda, Tobar'ın koruması yaralandı. CUT lideri Wilson Borja, saldırının, ordu ile kontraların işi olduğunu açıkladı. Borja, "Ordu içinden bir kaynaktan edindiğim bilgilere göre, grev sırasında beni ve diğer arkadaşlarımızı da öldürmeye çalışacaklar" diye konuştu.
Sendika liderleri, grevin, neoliberal "kemer sıkma" politikaları sona erdirilene dek süreceğini duyurdular. Gözlemciler, grevin, Pastrana'nın geçen yıl iktidara gelmesinden bu yana görülen en büyük işçi eylemi haline gelebileceğini belirtiyorlar.
FARC santral ele geçirdi
Bu arada, ülkenin batısında grevi desteklemek için harekete geçen FARC gerillaları, bir hidroelektrik santralini ele geçirdiler. Buenaventura limanı yakınlarındaki Anchicaya santraline giren gerillaların komutanı "JJ", telefonla yaptığı açıklamada, "İşçi hareketini bu tip eylemlerle destekleme talimatı aldık" dedi. İşçileri, silahlı eylem dahil her yolla destekleyeceklerini belirten Örgütün 30. Cephesi'ni yöneten JJ, diğer bölgelerdeki FARC birliklerinin de çeşitli eylemler gerçekleştirdiğini söyledi.
Santraldeki 100'e yakın işçiyi de alıkoyan gerillalar, işgali sona erdirmek için, Valle del Cauca bölgesindeki elektrik fiyatlarının yüzde 30 indirilmesini talep etti.
Gerillaların ele geçirdiği 360 megavatlık EPSA santrali, geçtiğimiz yıllarda özelleştirilerek bir ABD-Venezüella ortaklığının eline geçmişti.
ELN ise, Antioquita ve Cesar bölgelerinde üç elektrik aktarım merkezini havaya uçurdu.
Pastrana'dan çağrı
Genel grev nedeniyle oldukça güç durumda kalan Devlet Başkanı Andres Pastrana ise, televizyondan işçilere "Grevi durdurun" çağrısı yaptı. Hükümet, grevin günde 130 milyon dolara mal olduğunu bildirirken, IMF'den alınması beklenen 3 milyar dolarlık kredinin de zora girdiği ifade ediliyor.
Kendisinden önceki hükümetler gibi, IMF'nin dikte ettiği ekonomik politikaları aynen uygulamaya çalışan Andres Pastrana hükümeti döneminde, resmi işsizlik yüzde 20'ye fırladı. "Kamu harcamalarını kısma" gerekçesiyle uygulanan kemer sıkma politikaları da, emekçilerin sırtındaki yükü daha da ağırlaştırdı.