2 Ağustos 1999 21:00
ABD Kolombiya'yı kuşatıyor
ABD Kolombiya'yı kuşatıyor
Latin Amerika üzerinde kurduğu askeri ve siyasi sultayı sürdürmek için yıllardır birçok kanlı yöntem deneyen ABD, bölgede 'çıban başı' olarak gördüğü Kolombiya'da gerilla mücadelesini ve halk muhalefetini bitirmeye kararlı. Kolombiya tehdidinin belini kırmak için, Amerikan ordusunun Güney Kumandanlığı tarafından hazırlanan stratejiye göre, bu ülkenin bir şeytan üçgeni ile kuşatılması planlanıyor. Karayipler'deki Curaco Adası'na, Ekvador'a ve Peru Amazon'undaki Iquitos bölgelerinde 'ileri operasyon noktaları' oluşturmak için hazırlıklara başlayan ABD, bölgede yeni karakollar oluşturma planlarının amacını 'barış, demokrasi ve insan haklarını savunmak' olarak açıklıyor. Kolombiya'nın kuzeybatı komşusu Panama'da yıllardır asker konuşlandıran ABD, bu birliklerle ilgili anlaşmaların süresinin dolmasının ardından, süreyi uzatma gibi bir talep ileri sürmedi. Bunun yerine geçerli olacak yeni plan, Kolombiya'nın üç stratejik noktadan ablukaya alınması. Henüz resmi ağızlar tarafından açıklanmamasına karşın, önümüzdeki dönemde adım adım uygulanmaya başlanacak taktiğin odak noktasını, Kolombiya sınırları içindeki Amerikan varlığı oluşturacak.
Pastrana-ABD kol kola
Kolombiya'da, Andres Pastrana hükümetinin geçtiğimiz ağustos ayında iktidara gelmesinden sonra, iki ülke arasında başlatılan yeni süreç, ABD Kongresi'nin Kolombiya'ya daha fazla askeri yardım vermeyi onaylamasıyla devam etti. Kolombiya'nın Genelkurmay Başkanı bile Beyaz Saray'ın kapısına giderek para ve silah istedi. Pastrana, bir yandan gerillalarla masaya oturma planları yaparken diğer yandan da Clinton'ın gözüne girdi ve Washington'un görüşlerine ters düşecek hiçbir politika uygulamadı. İki ülke arasında imzalanan son anlaşmaya göre, Kolombiya'ya 500 milyon dolar tutarında ek yardım yapılacak. Ülkede bulunan Amerikan üslerinin etkinliği artırılacak ve Kolombiya ordusu, ABD'li subayların gözetiminde biner kişilik küçük gruplar halinde yeniden örgütlenecek. Ülke çapında yürütülecek istihbarat çalışmalarında da, en modern ABD ekipmanları kullanılacak. Clinton'ın ABD çıkarlarının en çok risk altında olduğu ülke olarak tanımladığı Kolombiya için, yeni emperyalist planların başarılı olması ise o kadar kolay görünmüyor. Ülke topraklarının yarısından fazlasını kontrol altında tutan gerillalar, ABD'yi "baş düşman" ilan etmiş durumda ve hemen her gün düzenledikleri eylemlerle, hem hükümeti hem de askerleri şaşırtıyorlar. Gerillalara barış önerilerinde bulunurken, ABD planlarını hayata geçirmeye çalışan hükümetin taleplerini yerine getirmeyen en büyük gerilla örgütü FARC, görüşme masasına son haftalarda giderek soğuk bakmaya başladı ve eylemlere hız verdi.
'Geleneği' sürdürmek
Son 50 yıl içinde Panama, Küba ve Granada'yı işgal etmeye çalışan Nikaragua'da, Şili'de, Guatemala'da, El Salvador'da ve kıtadaki birçok diğer ülkede, kapsamlı kontra operasyonları yürüten ABD yönetimi, bu 'geleneğini' zamana uydurarak sürdürme çabasında. 70'li yıllarda Şili, Arjantin ve Uruguay'daki cunta yönetimleriyle işbirliğine giderek 'Akbaba Operasyonu'nu gerçekleştiren ABD bugün ise Latin Amerika ülkelerindeki kontra örgütlenmeleri beslemek için 'kalifiye' eleman yetiştiriyor.
'School of Americas' isimli askeri okulda ABD subayları tarafından binlerce kontra timi, her yıl başta Kolombiya olmak üzere birçok Latin Amerika ülkesinde görevlendiriliyor.
Bu ülkelerin ABD'ye ekonomik ve ticari bağımlılığının sürmesi de stratejinin ikinci yüzünü oluşturuyor. Kıtayı bundan 500 yıl önce yağmalamaya başlayanların torunları, yağmayı modern biçimde sürdürmek istiyor.
Bölgedeki Amerikan varlığının sona ermesini talep eden birçok kitle örgütü, halkların kendi kaderlerini tayin hakkının ve bağımsızlığının ayaklar altına alındığını, sivil, siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel tüm hakları tehdit ettiğini dile getiriyorlar.
Latin Amerika üzerinde kurduğu askeri ve siyasi sultayı sürdürmek için yıllardır birçok kanlı yöntem deneyen ABD, bölgede 'çıban başı' olarak gördüğü Kolombiya'da gerilla mücadelesini ve halk muhalefetini bitirmeye kararlı. Kolombiya tehdidinin belini kırmak için, Amerikan ordusunun Güney Kumandanlığı tarafından hazırlanan stratejiye göre, bu ülkenin bir şeytan üçgeni ile kuşatılması planlanıyor. Karayipler'deki Curaco Adası'na, Ekvador'a ve Peru Amazon'undaki Iquitos bölgelerinde 'ileri operasyon noktaları' oluşturmak için hazırlıklara başlayan ABD, bölgede yeni karakollar oluşturma planlarının amacını 'barış, demokrasi ve insan haklarını savunmak' olarak açıklıyor. Kolombiya'nın kuzeybatı komşusu Panama'da yıllardır asker konuşlandıran ABD, bu birliklerle ilgili anlaşmaların süresinin dolmasının ardından, süreyi uzatma gibi bir talep ileri sürmedi. Bunun yerine geçerli olacak yeni plan, Kolombiya'nın üç stratejik noktadan ablukaya alınması. Henüz resmi ağızlar tarafından açıklanmamasına karşın, önümüzdeki dönemde adım adım uygulanmaya başlanacak taktiğin odak noktasını, Kolombiya sınırları içindeki Amerikan varlığı oluşturacak.
Pastrana-ABD kol kola
Kolombiya'da, Andres Pastrana hükümetinin geçtiğimiz ağustos ayında iktidara gelmesinden sonra, iki ülke arasında başlatılan yeni süreç, ABD Kongresi'nin Kolombiya'ya daha fazla askeri yardım vermeyi onaylamasıyla devam etti. Kolombiya'nın Genelkurmay Başkanı bile Beyaz Saray'ın kapısına giderek para ve silah istedi. Pastrana, bir yandan gerillalarla masaya oturma planları yaparken diğer yandan da Clinton'ın gözüne girdi ve Washington'un görüşlerine ters düşecek hiçbir politika uygulamadı. İki ülke arasında imzalanan son anlaşmaya göre, Kolombiya'ya 500 milyon dolar tutarında ek yardım yapılacak. Ülkede bulunan Amerikan üslerinin etkinliği artırılacak ve Kolombiya ordusu, ABD'li subayların gözetiminde biner kişilik küçük gruplar halinde yeniden örgütlenecek. Ülke çapında yürütülecek istihbarat çalışmalarında da, en modern ABD ekipmanları kullanılacak. Clinton'ın ABD çıkarlarının en çok risk altında olduğu ülke olarak tanımladığı Kolombiya için, yeni emperyalist planların başarılı olması ise o kadar kolay görünmüyor. Ülke topraklarının yarısından fazlasını kontrol altında tutan gerillalar, ABD'yi "baş düşman" ilan etmiş durumda ve hemen her gün düzenledikleri eylemlerle, hem hükümeti hem de askerleri şaşırtıyorlar. Gerillalara barış önerilerinde bulunurken, ABD planlarını hayata geçirmeye çalışan hükümetin taleplerini yerine getirmeyen en büyük gerilla örgütü FARC, görüşme masasına son haftalarda giderek soğuk bakmaya başladı ve eylemlere hız verdi.
'Geleneği' sürdürmek
Son 50 yıl içinde Panama, Küba ve Granada'yı işgal etmeye çalışan Nikaragua'da, Şili'de, Guatemala'da, El Salvador'da ve kıtadaki birçok diğer ülkede, kapsamlı kontra operasyonları yürüten ABD yönetimi, bu 'geleneğini' zamana uydurarak sürdürme çabasında. 70'li yıllarda Şili, Arjantin ve Uruguay'daki cunta yönetimleriyle işbirliğine giderek 'Akbaba Operasyonu'nu gerçekleştiren ABD bugün ise Latin Amerika ülkelerindeki kontra örgütlenmeleri beslemek için 'kalifiye' eleman yetiştiriyor.
'School of Americas' isimli askeri okulda ABD subayları tarafından binlerce kontra timi, her yıl başta Kolombiya olmak üzere birçok Latin Amerika ülkesinde görevlendiriliyor.
Bu ülkelerin ABD'ye ekonomik ve ticari bağımlılığının sürmesi de stratejinin ikinci yüzünü oluşturuyor. Kıtayı bundan 500 yıl önce yağmalamaya başlayanların torunları, yağmayı modern biçimde sürdürmek istiyor.
Bölgedeki Amerikan varlığının sona ermesini talep eden birçok kitle örgütü, halkların kendi kaderlerini tayin hakkının ve bağımsızlığının ayaklar altına alındığını, sivil, siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel tüm hakları tehdit ettiğini dile getiriyorlar.
Evrensel'i Takip Et