01 Ağustos 1999 21:00
Tahkim mücadeleyle önlenir
Beykoz Girişimi önceki akşam Beykoz Belediyesi Kültür Merkezi'nde sosyal güvenlik ve uluslararası tahkimle ilgili olarak bir panel yaptı.
Tahkim mücadeleyle önlenir
Beykoz Girişimi önceki akşam Beykoz Belediyesi Kültür Merkezi'nde sosyal güvenlik ve uluslararası tahkimle ilgili olarak bir panel yaptı. Panele Prof. Dr. Tolga Yarman, SES Anadolu Şubesi eski Başkanı Yaşar Kılıç, DİSK Basın-İş Sendikası Genel Sekteri Kamil Kartal ve MAI Karşıtı Çalışma Grubu adına Armağan Öztuksavul katıldı.
Panelistler, hükümetin hazırladığı Sosyal Güvenlik Yasa Tasarısı'nın emekçilerin var olan sosyal haklarının ellerinden alınmasına neden olacağı vurgulandı. Uluslararası tahkimin ise devletlere emekçilere yönelik saldırı politikalarını gerçekleştirmek için uluslararası sermayenin jandarması misyonunu biçtiğini belirttiler.
Yaşar Kılıç, MAI ve MIGA gibi anlaşmaların emekçilerin haklarını gasp ettiğini, tahkimle de ulusal bağımsızlığın tehlike altına girdiğini söyledi. Sosyal kurumları batıranların emekçilerin değil, hükümetler olduğunu belirten Kılıç, "IMF ve Dünya Bankası yıllardan beri emekçilerin fonlarını bir avuç yerli ve uluslararası sermayeye peşkeş çekmek istiyor" dedi.
Kamil Kartal da emekçilerin son bir buçuk aydır mücadele verdiklerini, sosyal güvenlik yasasında bilinçli bir şekilde sadece yaş ve prim gün sayısının tartıştırıldığını ifade ederek, "Bu bilinçli bir tercihtir. Bayram Meral gibilerinin kaçışmalarına yardımcı olmak için yapılıyor" dedi. Tahkimle sermayenin rahat bir şekilde istediği ülkenin yeraltı ve yerüstü kaynaklarını kullanacağını söyleyen Kartal, emekçilerin bundan sonra nasıl bir mücadele hattını izleyeceklerini belirlemeleri gerektiğini söyledi.
Armağan Öztuksavul ise, "Şili modeli" üzerinde ısrar eden sermayenin, Şili'de olduğu gibi emekçilerin haklarını ellerinden almak için gereken yasal düzenlemelere gittiğini vurguladı. Tahkimle sermayenin istediği ülkede yatırım yapacağını, zarar gördüğü halde zararını yatırım yaptığı ülkenin devletinden tahsil edeceğine dikkati çekti. ABD'nin Kanada ve Meksika ile yaptığı anlaşmaların sermaye için bir laboratuvar görevi göreceğini hatırlatan Öztuksavul, buna ancak işçi ve emekçi halkın sürdüreceği mücadeleyle engel olunabileceğinin altını çizdi.
Son olarak konuşmacı Tolga Arman da, tahkim anlaşması ile Danıştay'ın bir danışma mercii görevini göreceğini söyleyerek, "Tahkim lobisi var. Birileri palazlandı. Birileri zengileşirken birileri de fakirleşiyor" dedi.
Beykoz Girişimi önceki akşam Beykoz Belediyesi Kültür Merkezi'nde sosyal güvenlik ve uluslararası tahkimle ilgili olarak bir panel yaptı. Panele Prof. Dr. Tolga Yarman, SES Anadolu Şubesi eski Başkanı Yaşar Kılıç, DİSK Basın-İş Sendikası Genel Sekteri Kamil Kartal ve MAI Karşıtı Çalışma Grubu adına Armağan Öztuksavul katıldı.
Panelistler, hükümetin hazırladığı Sosyal Güvenlik Yasa Tasarısı'nın emekçilerin var olan sosyal haklarının ellerinden alınmasına neden olacağı vurgulandı. Uluslararası tahkimin ise devletlere emekçilere yönelik saldırı politikalarını gerçekleştirmek için uluslararası sermayenin jandarması misyonunu biçtiğini belirttiler.
Yaşar Kılıç, MAI ve MIGA gibi anlaşmaların emekçilerin haklarını gasp ettiğini, tahkimle de ulusal bağımsızlığın tehlike altına girdiğini söyledi. Sosyal kurumları batıranların emekçilerin değil, hükümetler olduğunu belirten Kılıç, "IMF ve Dünya Bankası yıllardan beri emekçilerin fonlarını bir avuç yerli ve uluslararası sermayeye peşkeş çekmek istiyor" dedi.
Kamil Kartal da emekçilerin son bir buçuk aydır mücadele verdiklerini, sosyal güvenlik yasasında bilinçli bir şekilde sadece yaş ve prim gün sayısının tartıştırıldığını ifade ederek, "Bu bilinçli bir tercihtir. Bayram Meral gibilerinin kaçışmalarına yardımcı olmak için yapılıyor" dedi. Tahkimle sermayenin rahat bir şekilde istediği ülkenin yeraltı ve yerüstü kaynaklarını kullanacağını söyleyen Kartal, emekçilerin bundan sonra nasıl bir mücadele hattını izleyeceklerini belirlemeleri gerektiğini söyledi.
Armağan Öztuksavul ise, "Şili modeli" üzerinde ısrar eden sermayenin, Şili'de olduğu gibi emekçilerin haklarını ellerinden almak için gereken yasal düzenlemelere gittiğini vurguladı. Tahkimle sermayenin istediği ülkede yatırım yapacağını, zarar gördüğü halde zararını yatırım yaptığı ülkenin devletinden tahsil edeceğine dikkati çekti. ABD'nin Kanada ve Meksika ile yaptığı anlaşmaların sermaye için bir laboratuvar görevi göreceğini hatırlatan Öztuksavul, buna ancak işçi ve emekçi halkın sürdüreceği mücadeleyle engel olunabileceğinin altını çizdi.
Son olarak konuşmacı Tolga Arman da, tahkim anlaşması ile Danıştay'ın bir danışma mercii görevini göreceğini söyleyerek, "Tahkim lobisi var. Birileri palazlandı. Birileri zengileşirken birileri de fakirleşiyor" dedi.
YAZARLAR
İzzettin Önder
Servet vergisi
Adnan Özyalçıner
Geride kalan
T. Gül Köksal
Kent hakkı bağlamında çocuklar
Ayşen Şahin
Mahsus selamlar
Pınar Öğünç
BAĞLANTILAR-9 | Ticaretten afetlere, güvenlikten tiny house'a konteyner çağı
İsmail Gökhan Bayram
İşlevini arayan alet: Yapay zekâ
Evrensel Bilgin
Gordion Düğümü
Şenay Aydemir
Atış Serbest!
Mustafa Yalçıner
İsrail-İran güç gösterisi nereye varacak?
Nuray Sancar
Vatan millet ıstakoz
Bülent Falakaoğlu
Istakozun faturası!
Ahmet Yaşaroğlu
Çocuklar ve gençler kime emanet?
Adnan Gümüş
Köy Enstitüsü farkı, şehre ve geleneğe uymazlığı: Hümanist, yararcı, bütüncül köy rehberi
Yücel Özdemir
AB, İran’a karşı Türkiye’ye rol verme peşinde
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
