07 Eylül 2011 10:14

Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Hemen Şimdi

Son iki yıl, kadınların yaşamlarının cehenneme döndüğü yıllardı desek hiç abartmış olmayız sanırım. Kadın cinayetleri korkunç bir hızla artarken bu yılın Temmuz ayında 20 kadının öldürüldüğünü okuduk geçtiğimiz günlerde. Ülkenin farklı yerlerindeki Ceylanlar, Elifler, Ayşeler yaşamlarını yiti

Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Hemen Şimdi
Paylaş
Av. İlke Işık Sağdıç - Emek Partisi Anakara İl Başkanı

Bahsettiğimiz şeyin çok ciddi olduğunun ne kadar farkındayız acaba? Yok olan hayatlardan söz ettiğimizin ayırdında mıyız? Kadınların bu kadar kolay öldürülmesinin, bunun her gün yaşanan ve tekrarlanan bir duruma dönüşmesinin vahametini fark edebiliyor muyuz? Şiddet o kadar olağanlaşmış ve alışılmış bir şeye dönüşüyor ki neredeyse öldürülmeyen kadınlar olarak hepimiz kendimizi şanslı saymaya başlayacağız.

Yaşananların sorumluluğunu kesinlikle üstüne almayan bir hükümet var karşımızda. AKP, iktidarda olduğu dönemde korkunç boyutlarda artan kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinin münferit olduğunu ısrarla tekrarladı. Etkin ve ciddi önlemler alması gereken AKP yeni döneme kadın bakanlığını yok ederek başladı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı diye bir bakanlık icat etti. Kadını ailenin dışında düşünmeyen ve ısrarla aileye hapseden AKP, ideolojik duruşu konusunda ne kadar ısrarlı olduğuna dair çok somut ipuçları vermiş oldu.

Eşitlikten söz etmeden

Bakanlığının adının kadın bakanlığı olduğu ve olacağını iddia eden Fatma Şahin, kendi döneminde bu konuda önemli işler yapacağı izlenimi yaratmaya çalışmakta, medyada sansasyonel bir biçimde tartışılacak öneriler ortaya atmakta, “elektronik kelepçe”, “panik butonu” gibi tartışmalar açmakta, bir yandan da parçalanmış ailenin kötülüğünden dem vurmaktadır. Soruna kapsamlı bir öneri ısrarla sunulmamakta, kadına yönelik şiddetin sistem tarafın sürekli üretildiği gerçeğinin üstü kapatılmak istenmektedir.

Kadın erkek eşitliğinden söz edilmeden kadına yönelik şiddet konusunda adım atılması olanağı yoktur. Yaşamın her alanındaki cinsiyetçi algı ile ciddi ve esaslı bir hesaplaşma yaşanmadan, sistemin yeniden ürettiği şiddetin yok edilmesi mümkün olmayacaktır. Doğumdan itibaren başlayan eşitsiz görev dağılımı ve toplumsal roller hayatın her alanında devam etmekte, kadın okurken, çalışırken, çalışamazken, çocuk doğururken, evlenirken ya da evlenmezken şiddeti yaşamaktadır. Bizden istenen bu hayata alışmamız ve şansımız yaver gider de ölmezsek bundan mutluluk duymamız ve şükretmemiz. AKP’nin yarattığı algı tam da budur. Erkek egemen yaşam ve algı körüklenmekte ama bir yandan da bu konuda “elimden geleni yapıyorum” ve “daha da yapacağım” denilmektedir.

Alışmayacağız

Her gün beş kadın öldürülüyor dediğimiz ülkemizde bu soruna ilişkin güçlü, etkin ve kitlesel bir karşı duruş örgütlemek olmazsa olmaz hale gelmiştir. Önümüzde işçi, ev kadını, işsiz, öğrenci, kamu emekçisi, doktor ya da öğretim üyesi dinlemeyen bir sorun bulunmaktadır. Sorun kesinlikle bazı ‘şanssız kadınların’ hayatını kaybetmesi sorunu değildir. Bizlerden bu manzaraya alışmamız, bu durumu doğal karşılamamız, öldürülen kadınların “davulcu ya da zurnacıya varan”, söz dinlemez ya da parçalanmış ailelerin sorunlu çocukları olduğuna inanmamız istenmektedir. Bu anlamda da her gün hepimiz bütün kadınlar şiddete uğramaktayız.

Medyatik önermeler değil kamusal koruma

Asla helalleşmeyeceğiz!

İşyerlerinde, semtlerde, üniversitelerde ve bulunduğumuz her yerde sesimizi yükseltmenin, mücadelemizi daha örgütlü hale getirmenin zamanıdır. Sorunu çözmek konusunda aslında hiçbir adım atmayan AKP’nin karşısına, giderek artan kalabalıklarla dikilmenin zamanıdır. Elektronik kelepçe ve panik butonuyla kameralara poz veren kadın bakana 4320 sayılı kanunun neden hala değiştirilmediğini, sığınmaevleri açılmadan panik butonuna basan kadının nerede kalacağını, kocasına elektronik kelepçe takılan kadının, kelepçe çıktıktan sonra eski hayatına kaldığı yerden devam edip etmeyeceğini sormanın zamanıdır

AKP ve bakanı istediği kadar konuşsun, açıklamalar ve vaatlerde bulunsun, her gün 5 kadının ölmesine izin veren bu cinayetlere münferit diyen ve yaptığı her uygulama ile adeta kadınların mezarını kazan AKP ile asla helalleşmeyeceğiz!

Biliyoruz ki, hayatımızı kuşatan şiddet sarmalını kırmak, hepimizin güven ve umutla yaşayacağı bir ülke yaratmak ellerimizde. Birbirimize yüzümüzü dönmemiz, kolları sıvayıp işe girişmemiz ve inatçı ve kararlı bir mücadele sürdürmemiz yeterli.

ÖNCEKİ HABER

ÖSYM sorunu parayla çözecek

SONRAKİ HABER

Başpınar halkı yıkıma izin vermeyecek

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...