27 Temmuz 1999 21:00

'Sütsüz' Sütlüce!

İstanbul'un en eski semtlerinden olan Sütlüce, özellikle son beş yıl içinde

Paylaş
'Sütsüz' Sütlüce!
Bülent Falakaoğlu
Sütlüce, adının nereden geldiği tam olarak bilinmeyen bir semt. Bizanslılar buraya 'Galatyani', Araplar ise 'Rabat-ibelen' derlermiş. Acem dilinde ise 'Kend-şir' diye anılırmış. Bütün bu tanımlamaların hepsi de 'süt' anlamına geliyor. 'Sütlüce' adının da, bölgenin bitki ve havasının güzelliğinden ötürü sütünün çok kaliteli olmasından kaynaklandığı rivayet ediliyor. Bugünse Sütlüce'de, ne o harika bitki örtüsü var ne de temiz hava. Bir zamanlar bağları, bahçeleri ve yalılarıyla kentin en önemli mesire yerlerinden biri olan Sütlüce, önce sanayi darbesiyle sarsılmış, şimdilerde ise planlı bir talan yaşanıyor.
1950'li yıllarda başlayan, 1960'larda hızlanan sanayileşme ve hızlı kentleşme ile Haliç'in genelinde olduğu gibi Sütlüce kıyıları da sanayi kuruluşları ile dolarken, gerideki alanlarda ise eski doku yerini yavaş yavaş yüksek katlı, yoğun yapılanmalara bırakıyor. 20 yıl önceye kadar bahçe içinde yüzlerce ahşap konağın bulunduğu Sütlüce'de, artık bunlara rastlamak mümkün değil. Beyoğlu Belediyesi'nin verdiği inşaat izniyle bu konaklar birer birer yıkılıp çok katlı apartmanlar yapıldı. İmar izni veren Beyoğlu Belediyesi'nin, Sütlüce'yi yok eden uygulamaları bugün de devam ediyor. Belediye'nin son icraatı ise, Okmeydanı'ndaki Namazgâh alanında bulunan gecekonduların taşınması için, Sütlüce'deki beş dönümlük yeşil alanda apartmanların yapımına başlanması. Böylece semtin içindeki en geniş yeşil alan da ortadan kaldırılmış olacak.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi de bu talana çanak tutuyor. Büyükşehir Belediyesi tarihi mezbahayı yıkıp, yerine betondan bir bina inşa ederken, buranın kültür merkezine dönüştürüleceğini iddia ediyor. Yapılacak olan yeni bina ile bölgede yaşanacak hareketliliği kaçırmak istemeyen çıkar çevreleri ise, bu yeni yapının yanına çok katlı bir otopark inşa ediyor. Tarihi Eyüp semtinin karşısında bulunan bu hazine değerindeki semtin, zengin tarihsel dokusuna İstanbul'un bir başka bölgesinde rastlamak mümkün değilken, İstanbul'da ayakta kalmış iki Mesnevi Tekkesi'nin bulunduğu külliyenin önüne duvar gibi yükselen apartmanlar dikilirken, tarihsel doku yok edilirken, bu konularda 'hassas' olduğunu iddia eden Fazilet'li belediyelerin, olaya seyirci kalmaları halk tarafından tepkiyle karşılanıyor. Haliç'in akıbetine uğruyor
İstanbul doğumluların en yüksek orana sahip olduğu bir semt olması ile dikkat çeken Sütlüce'de doğup büyüyen İsmail Ertürk, 1984-85 arasında Haliç kıyılarının sanayiden arındırılarak kamuya açık alanlar yaratılması çalışmaları kapsamında, Sütlüce kıyılarındaki sanayi tesislerinin ortadan kaldırıldığını hatırlatarak, mevcut çelişkiye dikkat çekiyor ve "Haliç'i kurtarmakta geç kalanlar şimdi de Sütlüce'nin yok olmasını seyrediyorlar" diyor.
ÖNCEKİ HABER

'Tahkim geri çekilsin'

SONRAKİ HABER

Barak Netanyahu'yu aratmıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...