30 Haziran 1999 21:00
İnkâr çözüm değildir
Barış Anneleri İnisiyatifi, dün düzenlediği basın toplantısında, idam kararının Öcalan'ın şahsında Kürtlerin siyasi iradesinin bitirmeye yönelik olduğunu belirtti.
İnkâr çözüm değildir
Barış Anneleri İnisiyatifi, idam kararının PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın şahsında Kürtlerin siyasi iradesini bitirmeye yönelik taraflı bir karar olduğunu açıkladı. Dün ÖDP İstanbul İl Örgütü'nde bir basın toplantısı düzenleyen Barış Anneleri İnsiyatifi adına basın açıklamasını Memduha Biçerman yaptı. Tarihi seyredenlerin, işlenen insanlık suçuna ortak olduklarını söyleyen Biçerman, "Yüzyılları kapayan ve açan olaylar vardır. Bunların etkisi bir yüzyılın kaybedilmesine veya kazanılmasına yol açar. Ya çözümün yolu açılır, barışa, demokrasiye, yücelmeye gidilir, ya da çözümsüzlük, kan, gözyaşı, ırkçılık, yozlaşmaya, insanlıktan çıkışa gidilir" dedi.
'Köylerimizi kim yaktı?'
Öcalan'ın mahkemesinin, halkların geleceğini belirleyen, önemli bir tarihi fırsat olduğunu söyleyen Biçerman, mahkemenin, barışın, demokrasinin, kardeşliğin adı olabileceğini, fakat bunun değerlendirilemediğini kaydetti. Biçerman, şöyle devam etti: "Köylerimizi kim yaktı? Öcalan yaktıysa, sınır kapısından giriş ve çıkışlarda hangi içişleri bakanı yardımcı oldu? Hiç kimse düşünmeyecek mi, bir insan otuz bin insanı nasıl öldürebilir? Bu sorumluluktaki payınızın daha ne kadar üstünü kapayabileceksiniz?" dedi. Biçerman "Barış istemek bir tarafsa, biz bir taraf olarak soruyoruz. Köylerimizi kim yaktı? Kadınlarımıza kim tecavüz etti? Çocuklarımızı bu yola gitmeye kim mecbur etti? Çocuklarımızın katili kim? Cezaevlerinde çocuklarımızın beyinlerini parçalayan kim? Beşiğindeki bebemizi, karnımızdaki yavrumuzu kim öldürdü? Biz de soruyoruz: Biz, size ne yaptık?"
Karara protesto
Biçerman, hiçbir şeyin nedensiz olmadığını, hiçbir ananın emekle büyüttüğü çocuğunu kaybetmek istemediğini vurgulayarak, İmralı'daki mahkemenin her iki tarafın da acılarının bitmesi, çözüm için bir adım olmasını istediklerini, verilen kararın Kürtlerin yok sayılması, bugüne kadar sürdürmekle soruna çözüm olmamış politikaların devamı anlamına geldiğini belirtti. Verilen kararla Kürtlerin taleplerinin yok sayıldığını, kanın, gözyaşının, sürgünün, köy yakmaların, kayıpların daha da artacağını ifade eden Biçerman, yüzyıllarca sürecek bir savaşın ve acıların önünün açıldığını söyledi. Biçerman, kırk milyonluk bir halkın iradesinin çiğnendiğini kaydederek, hiçbir gerçeğin idamlarla, baskılarla yok edilemeyeceğini, her koşulda kendini var etmenin yollarının aranacağını ve bulunacağını ifade etti.
Biçerman, Öcalan hakkında verilen kararın Kürtlerin siyasi iradesini bitirmeye yönelik bir karar olduğunu, bu kararı taraflı bulduklarını ve protesto ettiklerini belirtti.
Barış Anneleri İnisiyatifi, idam kararının PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın şahsında Kürtlerin siyasi iradesini bitirmeye yönelik taraflı bir karar olduğunu açıkladı. Dün ÖDP İstanbul İl Örgütü'nde bir basın toplantısı düzenleyen Barış Anneleri İnsiyatifi adına basın açıklamasını Memduha Biçerman yaptı. Tarihi seyredenlerin, işlenen insanlık suçuna ortak olduklarını söyleyen Biçerman, "Yüzyılları kapayan ve açan olaylar vardır. Bunların etkisi bir yüzyılın kaybedilmesine veya kazanılmasına yol açar. Ya çözümün yolu açılır, barışa, demokrasiye, yücelmeye gidilir, ya da çözümsüzlük, kan, gözyaşı, ırkçılık, yozlaşmaya, insanlıktan çıkışa gidilir" dedi.
'Köylerimizi kim yaktı?'
Öcalan'ın mahkemesinin, halkların geleceğini belirleyen, önemli bir tarihi fırsat olduğunu söyleyen Biçerman, mahkemenin, barışın, demokrasinin, kardeşliğin adı olabileceğini, fakat bunun değerlendirilemediğini kaydetti. Biçerman, şöyle devam etti: "Köylerimizi kim yaktı? Öcalan yaktıysa, sınır kapısından giriş ve çıkışlarda hangi içişleri bakanı yardımcı oldu? Hiç kimse düşünmeyecek mi, bir insan otuz bin insanı nasıl öldürebilir? Bu sorumluluktaki payınızın daha ne kadar üstünü kapayabileceksiniz?" dedi. Biçerman "Barış istemek bir tarafsa, biz bir taraf olarak soruyoruz. Köylerimizi kim yaktı? Kadınlarımıza kim tecavüz etti? Çocuklarımızı bu yola gitmeye kim mecbur etti? Çocuklarımızın katili kim? Cezaevlerinde çocuklarımızın beyinlerini parçalayan kim? Beşiğindeki bebemizi, karnımızdaki yavrumuzu kim öldürdü? Biz de soruyoruz: Biz, size ne yaptık?"
Karara protesto
Biçerman, hiçbir şeyin nedensiz olmadığını, hiçbir ananın emekle büyüttüğü çocuğunu kaybetmek istemediğini vurgulayarak, İmralı'daki mahkemenin her iki tarafın da acılarının bitmesi, çözüm için bir adım olmasını istediklerini, verilen kararın Kürtlerin yok sayılması, bugüne kadar sürdürmekle soruna çözüm olmamış politikaların devamı anlamına geldiğini belirtti. Verilen kararla Kürtlerin taleplerinin yok sayıldığını, kanın, gözyaşının, sürgünün, köy yakmaların, kayıpların daha da artacağını ifade eden Biçerman, yüzyıllarca sürecek bir savaşın ve acıların önünün açıldığını söyledi. Biçerman, kırk milyonluk bir halkın iradesinin çiğnendiğini kaydederek, hiçbir gerçeğin idamlarla, baskılarla yok edilemeyeceğini, her koşulda kendini var etmenin yollarının aranacağını ve bulunacağını ifade etti.
Biçerman, Öcalan hakkında verilen kararın Kürtlerin siyasi iradesini bitirmeye yönelik bir karar olduğunu, bu kararı taraflı bulduklarını ve protesto ettiklerini belirtti.
YAZARLAR
Mustafa Yalçıner
İsrail-İran güç gösterisi nereye varacak?
Nuray Sancar
Vatan millet ıstakoz
Bülent Falakaoğlu
Istakozun faturası!
Ahmet Yaşaroğlu
Çocuklar ve gençler kime emanet?
Adnan Gümüş
Köy Enstitüsü farkı, şehre ve geleneğe uymazlığı: Hümanist, yararcı, bütüncül köy rehberi
Yücel Özdemir
AB, İran’a karşı Türkiye’ye rol verme peşinde
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
