18 Haziran 1999 21:00

'Soruşturmayı tıkayan el,

tetiği çektiren eldir'

Paylaş
'Soruşturmayı tıkayan el, tetiği çektiren eldir'
20 yıl önce katledilen Milliyet Gazetesi Başyazarı Abdi İpekçi cinayeti davası avukatları, cinayetin Susurluk çetesinin ilk işlerinden olduğunun anlaşıldığını ifade ederek, cinayetin delillerinin devlet arşivinde olduğunu belirttiler. Cinayetin sorumlularının ortaya çıkarılmasını isteyen avukatlar, "Biz inanıyoruz ki soruşturmayı tıkayan el, tetiği çektiren eldir. Eğer, demokrasiyi kurtarmak istiyorsak bu eli ortaya çıkarmak zorundayız" dedi.
İpekçi davası avukatları Turgut Kazan, Uğur Yetimoğlu, Uğur Ozan, Taner Oğuzgiray ve İpekçi'nin kızı Nükhet İpekçi dün İstanbul Adliyesi'nde bir basın toplantısı düzenleyerek, İpekçi cinayeti davasının çözüme kavuşturulmasını istediler. Basın açıklamasını okuyan Turgut Kazan, davanın başından beri, cinayetin soruşturulmasındaki tavırları eleştirerek, "Olayda hukuku egemen kılacak bütün yolların tıkandığını gördük. Şikâyetçiyiz. Çetenin ilk işlerinden olduğu anlaşılan bu cinayete kimlerin karar verdiğini, kimlerin hangi görevi üstlendiği ortaya çıkarılmadan demokrasimizi kurtaramayız. Sağlıklı bir hukuk devleti kuramayız" diye konuştu. Davanın tek tanığı olan Yalçın Özbey'in ifadelerinin devlet arşivlerinde olduğunu söyleyen Kazan, gazetecilerden ifadelerin tozlu raflardan indirilebilmesi için yardım istedi.
'Komisyon kurulsun'
İpekçi davasında yaşadıklarının demokrasi ve hukuk devleti adına kendilerini korkuttuğunu söyleyen Kazan, İpekçi cinayetinin, yıllar sonra Susurluk'ta ortaya çıkan çetenin ilk işlerinden biri olduğunun apaçık ortada olduğunu söyledi. "Biz inanıyoruz ki soruşturmayı tıkayan el, tetiği çektiren eldir. Eğer, demokrasiyi kurtarmak istiyorsak bu eli ortaya çıkarmak zorundayız" diyen Kazan, başta Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel olmak üzere, başbakan Bülent Ecevit ve TBMM'yi, cinayetin çözülmesi için göreve çağırdı.
Kendilerinin yargıya intikali etmiş bir davayı tartışmak istemediklerini, tersine yargıya intikali önleyen bir tertiple karşı karşıya olduklarını belirten Kazan, Bu tertibin ortaya çıkarılmasını istedi. TBMM'de İpekçi cinayeti ile ilgili bir araştırma komisyonu kurulması gerektiğine işaret eden Kazan, "Siyasal duyarlılık gösterilirse cinayete karar verenler, tetiği çektirenler ve soruşturmayı kilitleyip katilleri himaye edenler bir bir ortaya dökülecektir" dedi.
'Cesetler çoğaldı'
Abdi İpekçi'nin kızı Nükhet İpekçi'de, yirmi yıldır adeletin işlemeyişine tanıklık ederek çok zaman geçirdiklerini belirterek, "Tanıklar ve kanıtlar ortadan kalktığı için neredeyse suçu da yok sayacaklardı ama ortada bir ceset vardı. O ceset benim babamdı. Sonra ona benzeyen cesetler çoğaldı. O cesetlere yapılan uygulamalar da hep aynıydı. Bunları içimize sindirdik. Yaşananlar mevcut yasaların sınırlarını aştı, yasalar onları yargılamaya yetmez oldu" dedi.
Beraatle sonuçlanan dosyada Oral Çelik'in mahkeme önüne getirilmesindeki amacın, Çelik'in arkasındaki yapılanmayı çözmek olması gerektiğine vurgu yapan İpekçi, mahkeme kurulunun Çelik'i suçsuz bulduğunu hatırlatarak, "Mahkeme onu suçsuz bulmuştur, ben ise onu vicdansız bulmaktayım. Kulağıma geldiği kadarıyla basın mensuplarına çok paralar karşılığında satmak istediği bilgileri, mahkeme önünde açıklayıp, sanıklık rolünden, tanıklık rolüne geçebilirdi. Bütün bu akla, mantığa, hukuka sığmaz uygulamalar karşısında benim kalbim, aklım zorlanıyor. İşte bu nedenle, karanlıkta bıraktırılmış suikastlerin düzenleyicilerini ortaya çıkarma görevini yerine getirmeyenleri protesto ediyorum" diyen Nükhet İpekçi, "Yüce Türk adaletine saygım sonsuzdur" diyenlere imrendiğini, onlardan biri olmak istediğini de dile getirdi.
Cinayet sorularına cevap istendi
  • Acaba asıl fail Yalçın Özbey, neden yakalanmadı? Bir kanlı katilin yurtdışında serbest kalması nasıl sağland? Onun ifadesini kimler aldı? Özbey bir tek cinayetten aranıyordu, hakkında gıyabi tutuklama kararı vardı. İfadeye gidilirken niye savcıya haber verilmedi? O tarihte Emniyet Genel Müdürü kimdi? Sonra ifade, niçin yargıdan gizlendi? Neden mahkemeye veya savcılığa gönderilmedi? Gerçekten imha mı edildi? İmha edildiyse kim, nasıl, niye etti?
  • İfadeyi almaya gidenler Özbey'in İpekçi cinayetinden arandığını ve tutuklandığını bilmiyorlar mıydı? Üstelik İpekçi cinayetine katılan ve bu suçtan tutuklanan bir sanığa ait ifadenin imha edildiğine ihtimal vermiyoruz. Söz konusu ifadenin halen devlet arşivlerinde durduğu kanısındayız.
  • Davada bir tanık ortaya çıktı. Adam çok korkuyordu, doğaldı. Can güvenliği istiyordu. Bunu sağlamak yerine tatbikatlara çıkarıldı. Dava mahkemede yürüyor, tanığı başkaları dinliyordu. Yapılanların hepsi yasaya aykırıydı. Ama devlet yapıyordu. Tabii korku ağır bastı ve tanık dilekçe verip tanıklıktan vazgeçtiğini söyledi.
  • ÖNCEKİ HABER

    Değişen koşullar ve âşıklık

    SONRAKİ HABER

    ÖDP'den 'koca-kulak'a suç duyurusu

    Sefer Selvi Karikatürleri
    Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa