15 Haziran 1999 21:00

Nâzım Hikmet Ankara'da anıldı

Dünya Gençleri Ören Buluşması '99 Organizasyon Komitesi, Ankara'da düzenlediği bir etkinlikle Nâzım Hikmet'i andı.

Paylaş

Nâzım Hikmet Ankara'da anıldı
Nâzım Hikmet, Dünya Gençleri Ören Buluşması '99 Organizasyon Komitesi'nindüzenlediği bir etkinlikle önceki gün Ankara'da anıldı. Etkinliğe Vecihi Timuroğlu'nun yanı sıra diagösterimi eşliğinde şiirlerle Mehmet Özer, Nâzım'dan şiirlerle tiyatro sanatçısı Metin Coşkun vetürküleriyle Ufuk Karakoç katıldı. Ankara Sanat Tiyatrosu'nda gerçekleşen etkinlikte, ÖrenBuluşması'nın tanıtımı da yapıldı.
Açılış konuşmasında Nâzım'ın, dünyanın dört bir yanında ezilenlerin mücadelesini barışçıl birdünya özlemiyle dile getiren bir şair olduğu kaydedilerek, etkinliğin Nâzım'ın sevdasınınsahiplenildiğini göstermek için düzenlendiği dile getirildi.
Daha sonra söz alan Yazar Vecihi Timuroğlu ise yeni yaptığı bir araştırmadan bölümlerikatılımcılarla paylaştı. Nâzım'ın en önemli özelliğinin Anadolu için verdiği sınıfsal savaşımolduğunu belirten Timuroğlu, dönem koşulları içinde işçi sınıfının henüz özellikleri netleşmiş birsınıf olmadığını, var olanın ise "emekçiler" diye adlandırılabileceğini kaydederek, "O dünyayayalnız ve yalnız emeğin kavgasını vermeye geldi. Şiirlerinde emeğin hakkını talep etti" dedi.
Emeğin ve onurun kavgacısı Nâzım
Nâzım'ın aynı zamanda büyük bir hümanist şair olduğunu vurgulayan Timuroğlu, onunhümanizmasının Rönesans'ınkinden farklı, insanın eşitliği üzerine kurulmuş olduğunu ve sosyalisthümanizma diye adlandırılması gerektiğini kaydetti. "Rönesans hümanizması, gerekli emekgücünün sağlanması için serfliğin ortadan kaldırılmasını, ancak yerine yeni tipte bir köleliğingelmesini hedef alan bir hümanizmaydı" diyen Timuroğlu, Nâzım'ın ise her türlü kulluğa karşımücadele ettiğini, bunu da yalnız şiirlerinde değil, "Kan Konuşmaz" isimli roman ile "Ferhat ileŞirin" ve "Yusuf ile Menhofis" adlı oyunlarında da gösterdiği örneklerini verdi. "Örneğin 'Ferhat ileŞirin'de Ferhat, Şirin için değil, onun da yardımıyla salgın hastalığı yok etmek için su getirir" diyenTimuroğlu, Nâzım'ın hümanizmasında insan onuruna sahip çıkma ve özverinin de bulunduğunukaydetti. Timuroğlu ayrıca, Nâzım'ın emek ve onur için kavga çağrışında bulunan bir şairolduğunu ve bu nedenle de ölümü değil, yaşamı öne çıkarttığını söyledi.
Barış taleplerimizle Ören'de
Timuroğlu'ndan sonra Mehmet Özer dia gösterisi eşliğinde "Hayatın ve aşkın savaşçısı, vefalıdost, partili sanatçı" diye hitap ettiği Nâzım'ın şiirlerinden örnekler okudu. Etkinlikte daha sonraMetin Coşkun ile Ufuk Karakoç ortak bir program sundu. Coşkun, Nâzım'ın özellikle KurtuluşSavaşı ile 1950-1960'lı yıllarda yazdığı şiirlerinden örnekler okurken, Karakoç da aynı dönemiiçeren Nâzım şiirlerinden türküler okudu.
Etkinliğin kapanışında da, geçtiğimiz yıl Bergama'da yapılan gençlik buluşması hakkında bilgiverildi. Bergama'da gençliğin tiyatro, müzik, edebiyat konularında atölye çalışmalarıgerçekleştirdiği ve bunu Bergamalılarla paylaştığı hatırlatılan konuşmada, herkesin savaş çığlıklarıattığı bu yıl da Ören'de barış temasının merkezinde olduğu bir buluşmanın yapılacağı kaydedildi.Konuşmada, "barış" konulu bir buluşma öncesi Nazım'ı anmanın ayrıca anlamlı olduğu dilegetirilerek, Ören'de bu amaçla "Emperyalist savaşa hayır" denileceği ifade edildi. Etkinlik, "Budavet bizim. Davetimiz savaş çığlıklarına karşı bir tokat olacak. 13-23 Ağustos tarihleri arasındaÖren'de bu gece olduğu gibi buluşalım. Savaş çığlıkları değil, barış taleplerimizle" çağrısıyla sonaerdi.

ÖNCEKİ HABER

İstanbul'da caz ve Latin fırtınası

SONRAKİ HABER

Ceylan'ın sualtı fotoğrafları sergisi açıldı