08 Haziran 1999 21:00
Bütçedeki faiz yükü enflasyonu artıracak
Faiz dışı açığın büyümeye devam etmesi durumunda, borçlanma gereksinimi ve faiz yükü daha da artarak Hazine'nin borçları da faiz açığına paralel olarak artacak.
Bütçedeki faiz yükü enflasyonu artıracak
Bütçede faiz ödemelerinin yoğunluğuna karşın vergi gelirlerindeki önemli azalma, borçların yine borçlanma yoluyla karşılanmasını gündeme getirecek. Bu da son üç aydır azalarak artan enflasyonun önümüzdeki aylarda hızlı artışına neden olacak.
Hükümet 1999 bütçesini çıkarmak için süreci başlatırken, ilk dört aydaki bütçe rakamları, enflasyonun yeniden yükselişe geçeceğini ortaya koyuyor. Ocak-nisan döneminde vergi gelirlerinin düşük kalması, harcamaların ve faiz giderlerinin hızla artması sonucu ortaya çıkan yüksek açık, yüksek faizle borçlanma ve enflasyonun azması tehlikesine işaret ediyor.
Faiz dışı açığın büyümeye devam etmesi durumunda, borçlanma gereksinimi ve faiz yükü daha da artacak. Mevcut borçlarını döndürmek için yeniden borçlanmak zorunda olan Hazine'nin borçlanma gereksinimi, faiz dışı açıktaki büyüme paralelinde katmerlenecek. Faiz dışı açığın büyümeye devam etmesi durumunda Türkiye'nin yeni bir borç sarmalına gireceği, faizler ve buna bağlı olarak enflasyonda hızlı bir yükseliş trendi yaşanabileceği belirtiliyor.
Hedefler revize edilecek
TBMM'ye ilk biçimiyle sunulan 1999 bütçe tasarısındaki hedefler, faiz dışı açık verilen ilk dört aydaki gerçekleşmeler ışığında revize edilecek. Bütçe tasarısında bütçe gelirleri 14 katrilyon 535 trilyonu vergi olmak üzere toplam 18 katrilyon 130 trilyon lira olarak hedefleniyor. Bütçe harcamalarının ise 23 katrilyon 653 trilyon lira olması öngörülüyor. Tasarıda 1999 yılı için öngörülen bütçe açığı, 5 katrilyon 520 trilyon lira düzeyinde bulunuyor. Mevcut tasarıda bu yılın tümü için 3.4 katrilyon lira dolayında bir faiz dışı fazla hedefi yer alıyor.
Ancak tasarıdaki hedeflerin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülmesi sürecinde revize edileceği belirtildi. Konjonktüre bağlı olarak vergi gelirlerinin tasarıdaki hedefin altında kalacağı, harcamaların ise daha yüksek olacağı tahmin ediliyor. Komisyonun çalışmaları sırasında verilecek önergelerle, tasarıda yer alan gelir, harcama ve açıklara ilişkin hedeflerin değiştirileceği belirtiliyor.
IMF heyetinin 15 Haziran'da başlayacak Türkiye ziyareti, ekonomide gelinen kritik noktada büyük önem taşıyor. Dönemsel konsültasyon çalışmaları için gelecek IMF heyetiyle 55. hükümet döneminde başlanan "fon destekli enflasyonla mücadele" programına ilişkin çalışmalara da kaldığı yerden devam edilecek. IMF'nin, belli "yapısal reformları" gerçekleştirmesi durumunda Türkiye'ye önemli bir fon desteği sağlayabileceği belirtiliyor. Ayrıca, IMF heyetinin Türkiye ekonomisiyle ilgili yapacağı değerlendirmelerin dış piyasalardaki kredibilite açısından önem taşıdığına işaret ediliyor.
Bütçede faiz ödemelerinin yoğunluğuna karşın vergi gelirlerindeki önemli azalma, borçların yine borçlanma yoluyla karşılanmasını gündeme getirecek. Bu da son üç aydır azalarak artan enflasyonun önümüzdeki aylarda hızlı artışına neden olacak.
Hükümet 1999 bütçesini çıkarmak için süreci başlatırken, ilk dört aydaki bütçe rakamları, enflasyonun yeniden yükselişe geçeceğini ortaya koyuyor. Ocak-nisan döneminde vergi gelirlerinin düşük kalması, harcamaların ve faiz giderlerinin hızla artması sonucu ortaya çıkan yüksek açık, yüksek faizle borçlanma ve enflasyonun azması tehlikesine işaret ediyor.
Faiz dışı açığın büyümeye devam etmesi durumunda, borçlanma gereksinimi ve faiz yükü daha da artacak. Mevcut borçlarını döndürmek için yeniden borçlanmak zorunda olan Hazine'nin borçlanma gereksinimi, faiz dışı açıktaki büyüme paralelinde katmerlenecek. Faiz dışı açığın büyümeye devam etmesi durumunda Türkiye'nin yeni bir borç sarmalına gireceği, faizler ve buna bağlı olarak enflasyonda hızlı bir yükseliş trendi yaşanabileceği belirtiliyor.
Hedefler revize edilecek
TBMM'ye ilk biçimiyle sunulan 1999 bütçe tasarısındaki hedefler, faiz dışı açık verilen ilk dört aydaki gerçekleşmeler ışığında revize edilecek. Bütçe tasarısında bütçe gelirleri 14 katrilyon 535 trilyonu vergi olmak üzere toplam 18 katrilyon 130 trilyon lira olarak hedefleniyor. Bütçe harcamalarının ise 23 katrilyon 653 trilyon lira olması öngörülüyor. Tasarıda 1999 yılı için öngörülen bütçe açığı, 5 katrilyon 520 trilyon lira düzeyinde bulunuyor. Mevcut tasarıda bu yılın tümü için 3.4 katrilyon lira dolayında bir faiz dışı fazla hedefi yer alıyor.
Ancak tasarıdaki hedeflerin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülmesi sürecinde revize edileceği belirtildi. Konjonktüre bağlı olarak vergi gelirlerinin tasarıdaki hedefin altında kalacağı, harcamaların ise daha yüksek olacağı tahmin ediliyor. Komisyonun çalışmaları sırasında verilecek önergelerle, tasarıda yer alan gelir, harcama ve açıklara ilişkin hedeflerin değiştirileceği belirtiliyor.
IMF heyetinin 15 Haziran'da başlayacak Türkiye ziyareti, ekonomide gelinen kritik noktada büyük önem taşıyor. Dönemsel konsültasyon çalışmaları için gelecek IMF heyetiyle 55. hükümet döneminde başlanan "fon destekli enflasyonla mücadele" programına ilişkin çalışmalara da kaldığı yerden devam edilecek. IMF'nin, belli "yapısal reformları" gerçekleştirmesi durumunda Türkiye'ye önemli bir fon desteği sağlayabileceği belirtiliyor. Ayrıca, IMF heyetinin Türkiye ekonomisiyle ilgili yapacağı değerlendirmelerin dış piyasalardaki kredibilite açısından önem taşıdığına işaret ediliyor.
YAZARLAR
A. Cihan Soylu
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Şebnem Korur Fincancı
Tehlike nedir?
Sultan Özer
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Hediye Levent
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Arif Nacaroğlu
Özgürlükçü Anayasa
Erkan Aydoğanoğlu
1 Mayıs ve sonrası
Mehmet Özyazanlar
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
