25 Nisan 1999 21:00

'Özelleştirme devlet politikası'

Enerji Yapı Yol-Sen Genel Sekreteri Bedri Tekin, termik santrallerin ve dağıtım şebekelerinin "devir" adı altında satılmasının, yeni hükümette de devam edeceğini belirtti.

Paylaş
'Özelleştirme devlet politikası'
Sultan Özer
Seçimlerden önce 'Özelleştirmeleri donduracağız' diyen MHP'nin, ikinci parti olarak çıkması ile birlikte özelleştirmelerin geleceği tartışılıyor. Özelleştirmeleri bir 'devlet politikası' olarak sürdürmekte kararlı olan MHP, 2000 yılında daha güçlü bir özelleştirme dalgası yaratmak ve özelleştirmelerin önündeki hukuki engelleri ortadan kaldırmak için 6 aylık bir hazırlık dönemi öngörüyor.
Termik santrallerin ve elektrik dağıtım şebekelerinin "devir" adı altında satılmasının, yeni hükümette de devam edeceğini ve yeni hükümetin özelleştirmeler önündeki yasal engelleri kaldırma yoluna gidebileceğini belirten Enerji Yapı Yol-Sen Genel Sekreteri Bedri Tekin, kendilerinin de özelleştirmelere karşı daha önceki lokal karşı koyuşları ülke geneline yaymaya çalışacaklarını söyledi. Tekin, "Basına, MHP'nin bugünkü çerçevede özelleştirmeye karşı olduğu, belirli kanuni düzenlemeler yapıldıktan sonra özelleştirmeden yana olduğu yansıyor. Bu, özellikle enerjideki özelleştirmeye denk düşen bir şey. Belirli engeller var. 'Her şeyi kanuna uygun yapıyoruz' görüntüsünü vermek için ilk işleri, enerjideki özelleştirmeye ilişkin kanuni zemini hazırlamak olacak. Bu anlamda MHP ile DSP'nin birbirine ters düşeceğini zannetmiyorum. Çünkü özelleştirme bir devlet politikası" dedi.
1996 yılında "30 yıllığına devir" adı altında başlayan enerji özelleştirmelerine ilişkin Enerji Yapı Yol-Sen, Tes-İş, Elektrik Mühendisleri Odası ve KİGEM tarafından açılan davalarda, Danıştay 10. Dairesi'nin yürütmeyi durdurma kararı verdiğini ifade eden Tekin, ancak bu kararın Danıştay Davalar Genel Kurulu'nda bozulduğunu hatırlattı. Tekin, "Bunun nedenlerini hepimiz biliyoruz. Meral Akşener'in açıkladığı kaset, medyanın ihaleleri takip etmesi, Danıştay üyelerinin Amerika'ya götürülmesi, Enerji Bakanı Ziya Aktaş'ın bizzat Danıştay üyeleriyle görüşmesi, Danıştay Davalar Genel Kurulu'nun kararında etkili oldu" dedi. Hükümetin, hukukun enerjide özelleştirmelerine engel olduğunu bildiğine işaret eden Tekin, bunun için de hükümetin bunu uluslararası tahkimle aşma yolunu seçeceğini, Danıştay Kanunu'nda ve Anayasa'da gerekli değişikliğe gidebileceğini söyledi.
"Özelleştirme karşıtları bir araya gelmeli"
Enerjideki özelleştirmeye asıl engel olması gerekenlerin işçiler ve kamu çalışanları olduğunun altını çizen Tekin, "Biz üç yıldan beri bu anlamda belirli bir seviyede mücadele ettiğimizi, katkıda bulunduğumuzu söylüyoruz, ama hem bizim hem de Tes-İş'in özelleştirmeye karşı mücadelede büyük eksikliklerimiz var. En azından işyerlerinde çalışan işçiler, sözleşmeli personel, memurlar bir araya gelemediler. Adana'da devir söz konusu iken bir araya geldiler, sonucu ortada, devir geri püskürtüldü" diye konuştu.
'Tunceli örnek olsun'
Tunceli'de işçi ve memurların birleşerek, ihaleyi alan şirket yöneticilerinin işyerini terk etmek zorunda kaldıklarını hatırlatan Tekin, "Yani işçilerin ve memurların ne yapması gerektiği açık" dedi. Son Genel Temsilciler Kurulu'nda aldıkları kararın, özelleştirmeye karşı işyerlerinde tüm çalışanların yer aldığı İşyeri Komiteleri'nin oluşturulması olduğunu belirten Tekin, hedeflerini, "özelleştirmeye karşı yapılan mevzi mücadelelerini ülkenin tamamına yaymak, her işyerinde özelleştirmeye karşı mücadele bayrağını yükseltmek, işyerlerini terk etmemek, işbırakmalarla özelleştirmecilere karşı gerekli dersi vermek" olarak sıraladı.
ÖNCEKİ HABER

ANAP'ta karar haftası

SONRAKİ HABER

'Kazanan deri işçisi olacak'

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa