10 Haziran 2015 14:24

Yeni Deneyimler, Yeni Ufuklar

Sermaye kanallarının işçilerin taleplerinde kararlı olduklarını görmelerine rağmen patronların çıkarlarını düşünen, yabancı sermaye odaklı fabrikatörlerin 'Kibar Feyzo' filminde ağanın "valla bu köyü sataram ha" söylemine benzer "sermayemi çekerem ha" tehditleri üzerinden eylemleri değerlendirmeleri de unutulmayacaktır.

Paylaş

Berkay AKKUŞ
Bursa

Bursa'da başlayıp birçok ile yayılan metal işçilerinin eylemleri bütün fabrikalarda kazanımlarla sonuçlandı. 3 temel talep etrafında örgütlenen eylemleri tüm Türkiye
çeşitli yönleriyle konuştu, tartıştı. Türk Metal Sendikası'nın fabrikalardan gitmesi, eylemler nedeniyle işçi çıkarmalarının olmaması ve ücret adaletsizliğinin son bulması temel taleplerdi. Bursalı işçiler başta olmak üzere, eylemler sonrası tartışmalar, farklı yönler kazanmaya başladı. Bu yönler elbette işçilerin geçmiş mücadele deneyimlerinden öğrendikleri ve kendi eylemleri sonucu çıkardıkları dersler, sonuçlardır.
MAHO AĞALAR VE KİBAR FEYZOLAR
Eylemlerin ilk başladığı tarihler hatırlandığında birçok basın yayın organı eylemlere, işçilerin mücadelesine yer vermeyi bırakalım tam tersine işçilerin eylemlerini kırmaya dönük haberlerden, Bursa yerel televizyonunun Türk Metal' in sendika başkanı ile yaptığı programda ülke kamuoyuna 'Her şey yolunda, hiçbir problem yok' mesajı vermeye kadar uzanan bir silsileyi gördük. Bazı sermaye kanalları da işçilerin taleplerinde kararlı olduklarını görmelerine rağmen patronların çıkarlarını düşünen, yabancı sermaye odaklı fabrikatörlerin 'Kibar Feyzo' filminde ağanın "valla bu köyü sataram ha" söylemine benzer "sermayemi çekerem ha" tehditleri üzerinden eylemleri değerlendirmelerini de unutmayacağız.
1998'DEN BİLİYORUZ
Bunların karşısında işçi basını Evrensel Gazetesi ve Hayat Tv' nin an be an fabrika önünden yaptığı canlı yayın ile işçilerin sesi olması metal işçilerinin çıkardığı sonuçlardan bir tanesidir. Kaldı ki işçiler eylemleri boyunca kimlerin kendi yanında olup olmadığının farkına varmaya başlamışlardır. Kötünün iyisi yok artık! Zor çalışma koşulları, düşük ücret, sendikal bürokrasi, patronların kar hırsı ve sayılacak çok sayıda etmen metal işçilerini eylemlere itmiştir. Ancak metal işçilerinin bu eylemlerinin ilk olmadığı biliniyor. 1998 yılında Bursa'da yaşanan metal eylemleri ve devam eden yıllarda yaşanan grevler, iş bırakmalar ve bunlar içerisinde yaşanan süreç daha kuvvetli bir birlikteliği ortaya çıkarmıştır.
ARTIK 'KÖTÜNÜN İYİSİ' DİYE BİR ŞEY YOK!
Fabrikanın bir bütün olarak karar almadan kırılmış eylemlerle, şimdi tek vücut hareket edilmesi arasındaki fark gün gibi ortaya çıkarılmıştır. Türk Metal'in patronlarla kol kola gezdiği işçiler tarafından bilinmesine rağmen 'kötünün iyisi' fikri artık yerle bir edilmiştir. Sendikaları birçok yönden haklı olarak eleştiren işçiler şimdi ise mücadele ve birlikteliğin önemini, mücadeleci sendikaları ve sendikacılığı tartıştırır hale getirmişlerdir. Elbette yeni tartışmalar, deneyimler bu şekilde birikecek, yeni ufuklar
yaratacaktır.

ÖNCEKİ HABER

Baran’ın öldürülmesi kimin işine yarar?

SONRAKİ HABER

Gençlik, Metal Direnişinden Güç Almalı!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...