Gezi ve sonrasına dair: Uyuma, Dayan!
Ezgi Görgü
İstanbul
Gezi ve sonrasına dair hikayelerin bir bir işlendiği, merakla kendimize ve çevremize sorduğumuz ‘E, ne oldu, ne yapacağız şimdi?’ sorusuna aranan cevaplara kesin bir cevap vermek iki yıl içerisinde imkansız. O günleri hatırlamak, neden sokağa çıktığımızı düşünmek, geride kalanlar olarak verilen mücadelenin neresinde olduğumuzu sorgulamak, geçirdiğimiz dönüşümün izlerini de görmemiz için gerekli durumlardan biri.
Zeyno Pekünlü, Didem Erk, Gözde İlkin, Nazım Dikbaş, Balca Ergener, Genco Gülan, Hubert Sommerauer, İpek Duben, Hale Tenger, Güneş Terkol olmak üzere 84 katılımcının ürettikleri defterler, 7 Haziran’a dek Depo’da sergilenecek, daha sonra farklı yerleri de gezecek.
Gezi direnişinin ardından yaşamlar normal seyrine dönmeye başladı, aslında bu normallik kavramı da değişerek hayatımıza yerleşti. Sanatçı Selda Asal’ın Depo’da açtığı ‘Uyuma, Dayan!/Stay With Me’ sergisi tam da bunu ele alıyor, Gezi ve sonrasında değişen hayatların nasıl göründüğünü, etkilerini anlatıyor. Asal, ‘Peki umudu yeniden hatırlamak mümkün mü?’ sorusuna bir yerden başlamanın gerekliliğine vurgu yaparak; notlar tutmanın, belgelemenin ve çizmenin, umudu bu anlatıların birlikteliğiyle yeniden hatırlamaya yol açabileceğine işaret ediyor.
Fotoğraflar, defterler, gazetelerin Gezi direnişi çıkan sayılarından oluşturulan belgeler, mektuplar ve daha bir çok malzemenin bir araya getirilerek yapılan defterlerde kişilerin zihninde kalan Gezi anıları bu sergide yer alıyor.
Selda Asal, ‘Daha önce ve sonra da çok insan öldü, öldürüldü. Savaşlar henüz bitmedi ve hiçbir zaman da bitmeyecek. Sıkı yönetimler, yargısız infazlar, askeri idareler, kadın cinayetleri... Sahi biz o zamanlar neresinden tutunmuştuk hayata... Nasıl bakıyorduk, neyi görüyorduk? Ya da göremiyorsak ne körleştirmişti bizi?’ diye sorular soruyor ve Gezi ve sonrası hayatımıza ışık tutmaya çalışıyor.
Gezi direnişiyle beraber toplumda gerçekten bir silkelenme gerçekleşti, o zamana kadar yapmadıklarımız, yapamadıklarız ya da tutunamayanlardan olduğumuzu her fırsatta kendimize ve birbirimize hatırlatarak geçirdiğimiz zamanlardan sonra adeta bir ışık gibi parlayan direniş tüm halk tarafından sahiplenilmiş, sadece İstanbul’daki Gezi Parkı’nda değil Türkiye’nin her kentinde, Bingöl ve Bayburt hariç, Gezi’yle beraber çok sayıda çeşitlilik gösterecek biçimde eylemler yapılmıştı.
GERİYE KALANLAR ÜZERİNE
İşte tüm bu olanlardan sonra geriye ne kaldığını merak eden, üzerinden iki yıl geçmesine rağmen bugün ne durumda olduğumuzu merak eden Selda Asal, böyle bir zamanda umudu hatırlatma amacıyla ‘Uyuma, Dayan!’ diyor.
Sergide yer alan işler, Gezi direnişinde sıkça kullanılan sloganlar, yazılamalar ve duvar yazılarını da kullanarak, unutmanın pek mümkün olmadığının altını çiziyor. 85 katılımcının ürettiklerinden oluşuyor. Sergi katalogunda da yazıldığı gibi duydukları korku, güvensizlik ve belirsizlik içinde var olmak kadar ümidi, gerçeği, geleceği ve o ‘an’ı gösteren defterler var bu sergide.