Bedava kahve değil insanca çalışma!

Çağlayan tekstil atölyeleri İstanbul’un en düşük ücretlerinin ve en kötü çalışma koşullarının yaşandığı işyerleri arasında... Uzun işsizlik aylarını ve doların yükselmesini bahane eden tekstil firmaları bugünleri fırsat bilerek işçilerin ücretlerini ödemiyor. Çağlayan işçileriyle hem derinleşen geçim derdini hem de 7 Haziran’ın yaklaşması vesilesiyle ‘seçim derdi’ üzerine sohbet ediyoruz.

LÜKS ARABAYLA ‘SEÇİM YARDIMI’
Mehmet, Çağlayan’da çalışıyor ancak Gaziosmanpaşa’nın Yıldıztabya semtinde oturuyor. “AKP’liler seçim çalışması bahanesi ile evime gelmiş, eşime ‘Siz hiçbir partiye üye değilsiniz, bize üye olursanız size yardım veririz’ demişler. Eşim istemediğini söylemesine rağmen bir gün sonra kapı tekrar çalmış, aynı kadınlar ellerinde bir koli erzakla gelmişler. Altlarında lüks arabalar, kapımı çalıyorlar yardım dedikleri koliyi bırakıyorlar” diye anlatıyor tepkiyle,  
Başka bir örnek daha veriyor: “Geçen hafta da ben atölyede yokken iki genç gelmiş, atölyede kahve dağıtmışlar. Çok sinirlendim. Bizim kahveye ihtiyacımız yok. Huzura ihtiyacımız var. Çalışmaya ihtiyacımız var. Kimsenin kimseden üstün olmadığı bir yaşama ihtiyacımız var. Bizim krala, kraliçeye ihtiyacımız yok. Varsın şehzadeler eksik kalsın!” diyor.

‘VERGİMİZLE ALDIKLARI KAHVELERİ DAĞITIYORLAR’
25 yıllık Tekstil İşçisi Uğur Çiçek, son 7 yıldır Çağlayan’da çalışıyor. Önce geçim derdinden başlıyoruz konuşmaya: “Sosyal güvencemiz yok. Paramızı düzenli alamıyoruz. Tekstilde çalışan bizler ikinci sınıf muamelesi görüyoruz. 6-7 yıl önce basit bir bluz 35 TL’ye satılıyordu. Şimdi daha fazlaya satılıyor. Ben 4-5 TL’ye dikiyorum. Bir ayda kaç tane dikeyim de kendimi kurtarayım! 900 TL ev kirası ödüyorum. 7 yıl önce 8-10 TL’den aşağıya dikmiyorduk” tam burada geçim, seçime bağlanıyor: “AKP iktidara geldiğinden bu yana iş varsa gece gündüz çalıştırılıyoruz. Fason fiyatlarını sürekli aşağıya çekiyorlar ama her ay faturalarımıza zam geliyor. Kayıt dışı çalışıyoruz. Hiçbir denetim yapılmıyor. Birkaç gün önce AKP çalışanları atölyemize geldiler kahve dağıtıyorlardı. Bizlerin vergileri ile bize kahve dağıtıyorlar. Soma faciasında gördük. AKP’ye üye olmadan işçi almıyorlardı madenlere. Ama önlem de almadılar, AKP’ye üye yapıp ölüme gönderdiler insanları. Yeni oluşacak hükümet sadece kendilerine oy verenlere değil tüm vatandaşa eşit yaklaşmalı. Biz işçilerin yaşamlarımızı kolaylaştıracak yasalar çıkartılmalı ve çalıştığımız işyerlerine denetimler yapılmalı.”

AİLEME KARIŞMAYAN BİR BAŞBAKAN!
Bir başka işçi Hatice, işyerinden kadın-erkek eşitsizliğinden başlıyor anlatmaya: “İş yerlerimiz de erkekler ve kadınlar aynı işi yapsak da aynı parayı almıyoruz. Tekstilde çalışan kadınlara çok kötü bakıyorlar, ‘Tekstilde çalışan kadınlardan ev kadını olmaz’ diyorlar”
Hatice’nin seçimden beklentileri de en çok bu konuda oluyor: “Seçilecek yeni hükümetten beklentim biz kadınların kötü muamele görmedikleri ve erkeklerle eşit ücret alabileceğimiz işyerleri oluşması için çalışmalar yapması. Daha rahat, tek başımıza, öz güvenle, istediğimiz saatte sokakta yürüyebileceğimiz, yaşanılası bir yaşam istiyoruz. Bir de aile içine karışmayan bir başbakan istiyorum. 3 mü 5 mi çocuk doğuracağımıza ben ve eşim ve ekonomik  koşullarımız karar vermeli başbakan değil. Karışacaksa doğacak çocuklara mevcut asgari ücretle nasıl bakılacak ona karışmalı! Ben bu gün aldığım maaşla bir çocuğa bile bakamam”

AKP’Lİ ADAY VAAZ VERİP GİTTİ
Köroğlu Tekstil’de çalışan ve ismini vermek istemeyen bir işçi tanık olduğu bir olayı aktarıyor: “Geçen hafta AKP’nin 2. Bölge Milletvekili Adayı, Kağıthane Belediye Başkanı ile birlikte işyerimizi ziyarete geldi. Bizim için değil, patronumuz AKP’den meclis üyesi olduğu için önce patronun odasında dakikalarca sohbet ettiler. Yemek paydosuna 5 dakika kala usta başı “Vekil konuşma yapacak dinlemek isteyenler toplansın şöyle” dedi. Aday, “Görüşlerinden dolayı bir araya gelemeyen partiler şu an AKP’ye karşı koalisyon içindeler. Onları destekleyen terör örgütleri ve paralel yapı var. AKP’nin bunca hizmetine karşı nankörlük yapıyorlar.  Sizin desteklerinizi bekliyoruz” diye konuştu ve “kolay gelsin” deyip gitti. Ben böyle kirli siyaset görmedim, bizi ayağına çağırdı ve miting alanındaymışız gibi vaaz verdi. İşçilerin sorunlarını dinlemedi. Sigortasız çalışan işçi arkadaşlarımız var. Bir yıldır zam alamıyoruz. Yıllık iznimiz yok. Bu zamana kadar AKP biz işçileri hiç ziyarete gelmemişti” (İstanbul/EVRENSEL)