19 Mayıs 2015 08:39

Deniz Feneri Derneğini aklama protokolü

Yoksul çocuklarla ilgili sorumlulukların Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından Deniz Feneri Derneğine verilmesine tepki geldi. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) 'Yüzyılın bağış yolsuzluğu' olarak bilinen ve görevi kötüye kullanma, evrakta sahtecilik gibi suçlarla derneğe açılan dava henüz tam olarak sonuçlanmamışken imzalanan bu protokolün Deniz Feneri Derneği’ni aklama protokolü olduğunu bildirdi.

Paylaş

Yoksul çocuklarla ilgili sorumlulukların Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından  Deniz Feneri Derneğine verilmesine tepki geldi. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) 'Yüzyılın bağış yolsuzluğu' olarak bilinen ve görevi kötüye kullanma, evrakta sahtecilik gibi suçlarla derneğe açılan dava henüz tam olarak sonuçlanmamışken imzalanan bu protokolün Deniz Feneri Derneği’ni aklama protokolü olduğunu bildirdi. 

Almanya’da 'Yüzyılın bağış yolsuzluğu' diye anılan  Deniz Feneri Derneği soruşturmasında yargılanan dernek yöneticileri Almanya'da cezalar alırken Türkiye'de devam eden davada sanıklar beraat etmişti. Almanya'nın 'Asıl failler Türkiye'de' dediği yolsuzluk soruşturması sonrası Deniz Feneri Derneği adete devlet kurumlarınca aklanıp ödüllendirilmek isteniyor. SES Eş Genel Başkanı Gönül Erden, dün genel merkez binasında yaptığı açıklamada, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığıyla Deniz Feneri arasında imzalanan protokolün Deniz Feneri ile ilgili Türkiye'de devam eden dava henüz sonuçlanmadan gerçekleştirildiğine dikkat çekti. Davanın sonucunun 13 Mayıs 2015 tarihinde duyurulduğunu belirten Erden, “Ama, Bakanlık protokolü 17 Nisan 2015 tarihinde imzalamıştır. Bu protokol iktidarın Deniz Feneri Derneğini güçlendirme protokolüdür” diye konuştu.

'SOSYAL HİZMET DEĞİL İKTİDARA HİZMET'

Protokolün Deniz Feneri'yle değil başka bir dernekle de yapılmasının kabul edilemez olduğunu ifade eden Erden, devletin kendi koruması altındaki çocuklara ve ailelere sağlaması gereken sosyal hizmet görevlerini dernekler aracılığıyla taşeronlaştırdığına dikkat çekti. Bakanlığın sorumluluğu kendi üzerinden atmaya çalıştığını belirten Erden, “Bu durum, sunulacak hizmetlerin ve ve hizmetten yararlanacak kesimlerin istismara açık hale getirilmesidir. Devlet taşeronlaştırma yöntemiyle sosyal hizmetlerden elini çektiği bir sistem yaratmaya çalışıyor. Çocuk bakımıyla ilgili tüm devlet kurumlarını da tasfiye etmeye çalışıyorlar. AKP 13 yıllık iktidarı boyunca sosyal hizmet alanının tamamını iktidara hizmet alanına çevirmiştir” diye konuştu. 

'DERNEK KİŞİSEL BİLGİLERE SAHİP OLACAK'

Erden ayrıca, yapılan protokolle Bakanlığın ailelerle ve çocuklarla ilgili kendinde bulunması gereken bilgileri derneğe devredeceğine işaret etti. Bunun tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini kaydeden Erden, insanların ciddi mağduriyetler yaşadığının örneklerle ortada olduğunu dile getirdi. Erden sözlerini şöyle sürdürdü: “Protokolde sosyal inceleme raporu ve diğer özel bilgiler paylaşılmayacak deniyor. Ancak yardım alacakların iletişim bilgileri ve diğer bilgiler dernekle paylaşılacak. Bu kişilerin iletişim bilgilerinin daha sonra Dernek faaliyetleri için kullanılmayacağına dair bir denetim mekanizması yok. Yandaş bir dernek çocuk evlerinin fiziki koşullarının iyileştirilmesine katkı sunacak, çocuklara mesleki hizmet ve rehberlik hizmeti verecek. Çalışmaların İstanbul'dan başlatılıp diğer illerde yaygınlaştırılması hedefleniyor. Hizmete ihtiyaç duyanların istismara daha açık bir hale getirilmesi amaçlanıyor.” (Ankara/EVRENSEL) 

ÖNCEKİ HABER

Çapulcular, NTV'de Gençlik Bayramı'nı kutladı!

SONRAKİ HABER

Baskıları artıran patronlara işçilerin cevabı: Baskılarınız bizi yolumuzdan döndürmez

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...