08 Mayıs 2015 06:44

Doktordan ölüm sınırında olan tutukluya: Umurumda değilsin

Metris R Tipi Cezaevi'nde bulunan kanser hastası Cengiz Halis Çelik'in ablası Sevim Çelik, kardeşinin gördüğü kemoterapi tedavisi için gittiği İstanbul Eğitim Araştırma Hastanesi'nde bir doktorun 'Sen teröristsin, Umurumda değilsin. Bir teröristin ilaçlarını görmek istemiyorum" sözleriyle karşılaştığını belirtti.

Paylaş

Kadri ÖZKAN
İstanbul


Ağrı'da, 1996 yılında yaşanan bir çatışmada yaralı olarak yakalanan ve 18 yıldır tutuklu olan PKK'li Cengiz Sinan Halis Çelik'in sağlık durumu her geçen gün kötüye gidiyor.

Epilepsi hastası ve ileri derecede mesane kanseri olan hasta tutuklu Çelik, ilerleyen hastalığından dolayı steril ortamda bulunması zorunlu olmasına rağmen cezaevinde tutuluyor. Erzurum E Tipi, Giresun E Tipi, Ankara Sincan 2 Nolu F Tipi, Kırıkkale F Tipi, Tekirdağ F Tipi ve Muğla E Tipi cezaevlerinde kalan ve son olarak da tedavi için Metris R Tipi Cezaevi'ne getirilen Çelik, tedavi koşullarının sağlanması bir yana doktorunun hakaret ve suçlamalarına maruz kaldı. 

DOKTOR HİPOKRAT'I UNUTTU! 

Kanser tedavisi için 29 Nisan'da gittiği İstanbul Eğitim Araştırma Hastanesi Üroloji Servisi'nde, Operatör Doktor Reşit Soydan'ın "Sen teröristsin" söylemine maruz kaldığını belirten Çelik, yaşadıklarını görüşüne gelen ablası Sevim Çelik'e anlattı. 

Durumu gün geçtikçe kötüye giden kardeşinin iğne vurmak için gittiği hastanede, doktorun "Cengiz sen cezaevinde hangi suçtan yatıyorsun?" sorusu ike karşılaşıp, kardeşinin de "siyasi" demesi üzerine söz konusu doktorun "Yani sen teröristsin" dediğini aktardı. 

Kardeşinin anlatımlarına göre, daha öncesi böyle bir söylem ve yaklaşım sergilemeyen doktorun bu kez bu şekilde tavır geliştirdiğini dile getiren abla Çelik, "Kardeşim, kendisine terörist diyen doktorun, daha sonra iğneleri ve tedavi ilaçlarını masaya fırlatarak, 'Seni tedavi etmek istemiyorum. Bir teröristin ilaçlarını da görmek istemiyorum. İğneni yapmayacağım. Umurumda değilsin' dediğini" ifade etti. Çelik, ayrıca doktorun kardeşini, "Sen PKK'lisin. Benim gözümde PKK, KCK, BDP, HDP hepsi teröristtir" şeklinde de suçladığını kaydetti. 

'KONUŞURSAK İNKAR EDECEKTİR' 

Kardeşi ile yapmış olduğu görüşmenin ardından kendi doktoru ile görüştüğünü ancak, doktorun kendisine, "Bu durumun önüne geçmemiz mümkün değil. Doktorun inisiyatifine kalmış bir şey. Onunla konuşursak inkar edecektir" dediğini belirtti.

Doktorun ardından bu kez hastane başhekimi ile görüştüğünü söyleyen Çelik, "Görüştüğüm başhekim ise 'Bunun önüne geçmemiz için size önerimiz yasal işlem başlatın' dedi. Aynı doktorun iğne ve tedaviye devam etmesinin bizler için kaygı verici olduğunu aktardım ancak yapabilecekleri bir şeyin olmadığını belirttiği söyledi" diye konuştu. Çelik, ayrıca kardeşinin gördüğü kemoterapi tedavisinde her hafta bir iğne olmak üzere kullanacağı 6 iğneden yalnızca 3'ünün verildiğine dikkat çeken Çelik, "diğer iğneler geciktirilirse kullanılan iğnelerin de bir anlamı olmayacaktır. Bedeni harap olacaktır" ifadelerini kullandı. 

'DOKTORLARIN MORALİNİ BOZARLARSA'

Dile getirilen iddiaları yöneltmek için telefonla ulaştığımız hastaneden bir yetkili ise skandal sözler sarf etti. Başhekimlik tarafından yönlendirildiğimiz hastanenin basın danışmanlarından olduğunu belirten yetkili kişi, "Günde binlerce şikayet geliyor hastanemize. Hangi birini araştıralım. Kanıt olsun araştıralım odalar da kamera mı var? Doktorların moralini bozarlarsa. Doktorlar günde kaç kişinin tedavisini yapıyor. Böylesi şikayetler çok geliyor. Bir duruma sinir oluyorlar. Zaten sonra yalan, yanlış şeyler söylüyorlar" yanıtını verdi. (DİHA) 

ÖNCEKİ HABER

Nihat davasının sanığı polis H.V: Amirlerimizin talimatıyla delilleri gizledik

SONRAKİ HABER

7 aylık bebeğiyle HDP'nin seçim bürosunda

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...