Cinsel istismara uğrayan S.Y.'nin ailesi destek bekliyor

Elif Ekin SALTIK
Ankara

Ankara’nın Etimesgut ilçesinde 15 Ocak 2015 tarihinde Emrah ismiyle bilinen Nadir Gözcü’nün cinsel istismarına maruz kalan 14 yaşındaki zihinsel ve bedensel engelli S.Y’nin anne ve babası seslerinin duyulmasını istiyor. Konuyu Eğitim Sen’e ve kadın örgütlerine de taşıyarak destek isteyen anne Şengül Y. ve baba Ender Y. “Bizim çocuğumuz böylesi korkunç bir travma yaşadı. Psikolojik destek alıyor. Ancak biz bu olayın üzerinin örtülmesini istemiyoruz, Bizim çocuğumuzun başına gelenler başkalarının başına gelmesin” diyor.

Etimesgut’ta yaşayan ve yüzde 50 zihinsel ve bedensel engelli olan 14 yaşındaki S.Y. 2014’ün temmuz ayında 25 yaşındaki Nadir Gözcü’den arkadaşlık teklifi aldı. Durumu öğrenen S’nin annesi Şengül Y, Nadir Gözcü ile konuşarak kızının sıkıntılarını paylaştığında, “Bu durumu bilmiyordum. Sizden özür diliyorum. Bilseydim yaklaşmazdım bile. Artık sizin sokağınızdan dahi geçmem” sözleriyle karşılaştığını anlattı. Bu tarihten sonra Nadir Gözcü’nün kızını hiç rahatsız etmediğini söyleyen anne Şengül Y, “Bir gün S, arkadaşı F.S. ile okuldan kaçıyor. Dışarıda gezerlerken bu kızları kaçırıp üç gün boyunca Dikmen’de Nadir’in bir arkadaşının evinde alıkoyuyorlar” dedi.

‘EVLİLİKLE OLAYI KAPATMAK İSTİYORLAR’

Kızının iki yaş geriden geldiğini ve birçok kez ameliyat olmasına rağmen kalça çıkıklığı sorununun devam ettiğini belirten anne Şengül Y, kızının Redepra ve Lustral ilaçlarını kullandığını ifade etti. Kızını bulduklarında çok bitkin bir halde olduğunu söyleyen anne “Üç gün boyunca hiçbir şey yiyip, içmemiş. Bulunduğunda psikolojik olarak da çok kötü durumdaydı. Nadir Gözcü yakalanacağını anladığı zaman kızımı sırf onunla evlendirmek zorunda bırakalım diye zorlamış. Onu tehdit etmiş, ‘Baban seni öldürür’ diye korkutmuş kızımı. Onunla evlendirip bu olayı kapatacağımızı düşünerek kızımı istismar etmiş” dedi.
Anne Şengül Y, Nadir Gözcü’nün kendisini kızı S’ye 21 yaşında olarak tanıttığı ayrıntısını verirken, olay sonrası Nadir’in ailesinin evlerine sürekli aracı gönderdiğini aktardı. “Aile de kendi de üzerimizde baskı kuruyor. S. ile evlenmek istiyormuş. Onun tek amacı dışarı çıkmak. Ben kızımın bir saçının telini bile vermem onlara. Ben adalet mücadelemi yürüteceğim. Aracılık niyeti olanları da artık reddediyoruz. Ben çocuğumu sokakta bulmadım. Doğrusuyla, yanlışıyla o benim canım. Asla şikayetimden vazgeçmeyeceğim” dedi. Kızının arkadaşı F. S’nin de bir şeyler bildiğini iddia eden anne, davada kilit noktanın F.S. olduğunu vurguladı. “F’nin anne-babası da bu olayın açığa çıkartılması için, evlatları için her şeyi yapmalıdır” şeklinde konuştu.

‘HERKES HESABINI VERECEK’

Kızının ilk derse girip daha sonra okuldan ayrılması ve kendilerine haber verilmemesi ile ilgili okul yöneticilerine de tepki gösteren baba Ender Y. de okul yöneticileri hakkında dava açtıklarını dile getirdi. Okul yönetiminin, sonrasında da duyarsız davrandığını ortaya koyan baba “Kızım okula da devam etmek istemiyor artık. Bu kızın engelli olduğunu biliyorsunuz. Nasıl bize haber vermiyorsunuz?” diye konuştu. Karakola kayıp ilanı vermeye gittiklerinde de komiserin kendileriyle ilgilenmediği, hatta kendilerini karakoldan kovduğunu belirten Ender Y, komiser hakkında da suç duyurusunda bulunduklarını kaydetti. “Komiser daha duyarlı davranıp erken hareket etseydi kızım bu derece bir travma yaşamayabilirdi” diyen baba, bu olayda ihmali olan herkesle hukuki mücadeleyi yürüteceklerini bildirdi.

‘ÇOCUĞUMUN PSİKOLOJİSİ İÇİN KİMSEYE ANLATMADIM’

S.Y’nin kaçırılma olayına karışan Orhan Candelen ve Ayvaz Dilsiz’in tutuksuz yargılandığı bilgisini de veren anne-baba “Yakın akrabalarımızdan hiç kimse cinsel istismar olayını bilmiyor. Hatta büyük kızımız bile. Çocuğumun psikolojisi her şeyden önemli. Ama biz bu olayın bu şekilde kapatılmasına izin vermeyeceğiz. Eğitim Sen, Gündem Çocuk gibi bu konuda çalışan örgütlerden destek istedik. Bütün duyarlı kurumların bize destek vermesini istiyoruz. Davaya müdahil olmalarını talep ediyoruz. Adli Tıp Kurumu raporu çıkınca birçok şey daha da netleşecek. 5 Mayıs’ta Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesinde 4. duruşmamız var” dediler.