Paranın Dili Yok ama Konuşuyor
Birçok işçinin hakkı yeniyor, zam yapılmıyor, birçok insan sigortasız çalıştırılıyor, resmi tatillerini dahi kullanamıyorlar bu yüzden herkes 1 Mayıs'a katılmalı. Bugün ben işçiyim, yarın sen, sonra çocuğun..." diyerek bitiriyor. Her birinin suratından gelecek kaygısını okuyorum. Zaten bunu defalarca dile getirdiler
Funda Eylem
SANCARBARLAZ
Halil Akkanat Lisesi
İstanbul
Havanın sıcak güneşli olduğu bir gün parkta buluştuğumuz Halil Akkanat Lisesi meslek bölümü arkadaşlarımızla sıcak bir sohbet havasına girmek istedik.
Staj sömürüsü, görmedikleri derslerden sınavda sorumlu tutulmaları ve bu sıralar en çok tartışılması gereken konu olan 1 Mayıs gibi konuları konuştuk. Sözü ilk önce meslek lisesi bilgisayar bölümü öğrencisi olan Cansu alıyor. Henüz staj görmediğini, seneye göreceğini fakat arkadaşlarından yola çıkarak stajın zorlu ve korkutucu bir iş olduğunu dile getiren Cansu; aynı zamanda bölümünün eğitimini almaktan ziyade çay getirip çay götürerek ayak işleri yaptığını dile getiriyor. Hemen ardından Cansu'yla aynı bölümü okuyan Ayşegül; sabah sekizden akşam altıya kadar işte oluyoruz. Hem ücret almıyoruz hem de derslerimize çalışacak zamanımız olmuyor. Bizleri geleceğin işçisi olarak yetiştiriyorlar, diyor. Cansu bir örnekle işinin ne denli zor olduğunu belirtmek istiyor, bir arkadaşının başına gelen bir olaydan bahsediyor. Staj yaptığı yerde patronu köpeğe bakmasını istiyor fakat öğrenci köpekten korktuğu için kabul etmiyor. Ve işten atılıyor. Ayşegül kadın olarak çalışmanın zorluklarını ve daha çok sömürüldüğünü de dile getiriyor. Bizler iş ararken 'acaba tacize uğrar mıyım?' diye düşünmeden edemiyoruz diyor,öfkeli bir ifadeyle.
'BEN SANA PARA VERİYORSAM EŞEK GİBİ GELECEKSİN'
1 Mayıs'tan beklentilerini soruyoruz arkadaşlarımıza. Herkesin taksime yönlendirildiğini, 1 Mayıs'ın taleplerin duyurulmasından ziyade bir çatışma havasına büründüğünü belirtiyorlar. Taksimde olmasa bile yerellerde katılacaklarını ekliyorlar. Hemen ardından Ayşegül, babası ile patronu arasında geçen bir konuşmadan bahsetmek istiyor. Babasının hasta olduğu için işe gidemeyeceğini patronuna söylediğinde patronun cevap olarak 'Ben sana para veriyorsam eşek gibi geleceksin' dediğini söylüyor. Bu durumda 1 Mayıs'ın önemini bir kez daha vurguluyor. Babasının hafta sonu ya da bir Mayıs tatilinin bile olmadığını, bu yüzden ailesine vakit ayıramadığını söylüyor. Yeni tanıştığımız Cennet de meslek lisesi mezunu üniversiteli bir arkadaşımız. O da üniversite okumasına rağmen geleceğe dair iş kaygısı yaşadığından bahsediyor.
BUGÜN BEN İŞÇİYİM, YARIN SEN, SONRA ÇOCUĞUN...
Son olarak geleceğin işçi adayı arkadaşlarımıza temel liselerin gelmesinin ne zararı olduğunu soruyoruz. Cansu: " Bizler işçi çocuklarıyız asgari ücretle geçiniyoruz. Bırakın özel okulu, ev geçindirmenin zorluklarını yaşıyoruz." Diyor. Devletin parasız eğitimi sağlaması gerektiğimi söylüyor. " Paranın dili yok ama konuşuyor." Diyerek noktayı koyuyor. Cansu son olarak: "Ben de seneye stajerlik yapacağım. Birçok işçinin hakkı yeniyor, zam yapılmıyor, birçok insan sigortasız çalıştırılıyor, resmi tatillerini dahi kullanamıyorlar bu yüzden herkes 1 Mayıs'a katılmalı. Bugün ben işçiyim,yarın sen, sonra çocuğun.." diyerek bitiriyor.
Her birinin suratından gelecek kaygısını okuyorum. Zaten bunu defalarca dile getirdiler. Konuşma açık havada olduğu için her birimizin çenesi açılıyor fakat arkadaşlarımızdan birinin kalkması gerekiyor. Vedalaşıyoruz.
Bir kez daha staj sömürüsüne, adaletsiz sınav sistemlerine karşı; parasız, bilimsel, demokratik ve anadilde eğitim için 1 Mayıs'ta alanlarda olmamız gerektiğinin farkına varıyoruz.
1 Mayıs'ta alanlardayız!
1 Mayıs'ta gençlik emeğin saflarında!
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
