23 Nisan 2015 18:05

Soykırımda yaşamını yitirenler için sessiz yürüyüş

Ermeni Soykırımı'nın 100 yıldönümü nedeniyle İstanbul'da sessiz yürüyüş, İzmir'de ise, "İzmir'in Ermeni, Rum, Yahudi Renkleri Neden Soldu?" başlıklı söyleşi düzenlendi.

Paylaş

Ermeni Soykırımı'nın 100 yıldönümü nedeniyle İstanbul'da sessiz yürüyüş, İzmir'de ise, "İzmir'in Ermeni, Rum, Yahudi Renkleri Neden Soldu?" başlıklı söyleşi düzenlendi.

HDP Şişli İlçe Örgütü üyeleri, Ermeni Soykırımı'nın 100 yıldönümü nedeniyle Şişli-Kurtuluş son durakta toplandı. "Soykırımla yüzleşmeye" yazılı pankart ile "Miyasin (beraber)" yazılı dövizleri taşıyan grup, çalınan Ermenice ilahiler ve çan eşliğinde sessizce Pangaltımetro durağına yürüdü. 

Yürüyüşe, HDP İstanbul 2. Bölge milletvekili adayları Turgut Öker, Filiz Kerestecioğlu, Filor Uluk, Baran Uğurlu ve yüzlerce yurttaş katıldı. Pangaltımetro durağına sessizce yürüyen kalabalık, taşıdıkları "Soykırımla yüzleşmeye" yazılı pankartın üstüne mumlar yakarak karanfiller koydu. Burada konuşan HDP Şişli yöneticisi Melis Tantan, soykırımın inkârını devam ettirenlere inat soykırımın başladığı yerde, sürgüne gönderilen Ermeni aydınları andıklarını ifade ederek yetkilileri soykırımla yüzleşme çağrısı bulundu. 

100 yıl önce bu toprakların tarihin en büyük katliamlardan birisine tanıklık ettiğini vurgulayan Tantan, Anadolu'nun kadim halklarından Ermeniler ve Süryanilerin 1915 yılında büyük bir soykırıma uğradıklarını anımsatarak Tatavla (Kurtuluş) Bölgesinin soykırımın başlangıç noktası olduğunu söyledi.

Ermeni aydın ve düşünürlerin çoğunun 1915 yılının 23 Nisanını 24 Nisana bağlayan gece tutuklanıp sürgüne/ölüme gönderildiğini ifade eden Tantan, 100 yıl önce yaklaşık 4 milyona nüfusa sahip Ermeni halkının katliam ve sürgünlerle bugün yaklaşık 50 bin nüfusu kaldığını belirtti.

İZMİR'DE SÖYLEŞİ DÜZENLENDİ

Çağdaş Hukuçular Derneği (ÇHD) İzmir Şubesi de, dernek binasında söyleşi düzenledi. "İzmir'in Ermeni, Rum, Yahudi Renkleri Neden Soldu?" başlığıyla düzenlenen söyleşiye çok sayıda hukukçunun yanı sıra yazar Talat Ulusoy, Hüseyin Baha Coşkun ve Mehmet Taner Öcal da katıldı. 

Söyleşide konuşan Talat Ulusoy, İzmir'de tam anlamıyla bir Ermeni tehciri yaşanmadığını ifade ederek, Aralık 1916 tarihindde 702 bin 900 Ermeni'nin nakledildiğini söyledi. İzmir'de çok canlı bir ticari hayatın olduğunu belirten Ulusoy, aynı zamanda İzmir'in resmi tarihte yer almayan özerk bir yapıya sahip olduğunu hatırlattı. Ermeni tehcirinin tam anlamıyla olmamasının sebebinin ise İzmir'in ticari canlılığı olduğunu söyleyen Ulusoy, bu zenginliğin onların gönderilmesini engellediğini belirtti. Son olarak İzmir Yangını'nın tüm renkleri soldurduğunu söyleyen Ulusoy, yangının Müslüman Mahallesi ile Hıristiyan Mahallesi arasındaki sınırda gerçekleştiğine dikkat çekti. Yangının ardından 18-45 yaş Ermenilerin garnizonlarda toplanarak daha sonra da orta Anadolu'daki toplama kamplarına götürüldüğünü kadın ve çocukların ise İzmir'i terk etmeye zorlandıklarını belirten Ulusoy, İzmir'in renklerinin kendiliğinden gitmediğini ve tehcirle gönderildiğini söyledi. Kula ve benzeri küçük illerde ise bu tehcirin çeteler eliyle gerçekleştirildiğini sözlerine ekleyen Ulusoy, 43 bin haneden oluşan bölgede yangın esnasında 14 bin yapının yandığını söyledi. Ulusoy, Ermenilerden kalan eşyaların ise Aralık 1922'de başlayan müzayedelerde satıldığını kaydetti. (DİHA)

ÖNCEKİ HABER

Basına engel tepki çekti, Cumhurbaşkanlığı geri adım attı!

SONRAKİ HABER

23 Nisan'da bir öğretmen ve 2 öğrenci yaşamını yitirdi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...