20 Nisan 2015 06:09

Aileler tutuklu sanıkları maket helikopterle protesto etti

Geçtiğimiz hafta görülmeye başlayan Soma Davası ikinci haftasında birinci duruşmanın beşinci oturumu bugün tutuksuz sanıkların ifadelerin alımının devamıyla başladı. Davayı izlemeye gelen madenci aileleri , maden sahibinin oğlu Can Gürkan'ın ifadesinde, "ekonomik durumumuz kötüydü" demesini mahkeme önünde kurulan maket helikoptere atılan paralarla protesto ettiler.

Aileler tutuklu sanıkları maket helikopterle protesto etti

Eda AKTAŞ
Soma

Soma maden faciası ile ilgili olarak 8'i tutuklu 45 kişi hakkında açılan davanın duruşmasına Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmaya, sanıklar ile işçilerin aileleri ve avukatlar katıldı. Duruşmada tutuksuz yargılanan sanıklar savunma yaptı. 

‘SADECE GÜNDÜZ GAZ ÖLÇÜMÜ YAPILIYORDU’

Tutuksuz sanık Fuat Ünal Aydın 2009 yılında iş başı yaptığını kendisini işe Süleyman Sarı’nın aldığını ve ilk başta vardiya emniyet mühendisi olarak görev yaptığını anlattı. Daha sonra kendisinin Akın Çelik bilgisi dairinde havalandırma mühendisi olarak işe devam ettiğini ve havalandırmanın fiziksel işlevini yapmakla görevli olduğunu anlatan Aydın,  “Ana yola hava kapısı yaparak üretim panosundan doğal havanın geçmesini sağlıyoruz. Havanın miktarını kişi sayısı ve metan gazı belirler. Mevzuatta kişi başına ½ biz 50 kişilik alana 180 m3 hava yolluyoruz bir panoya. Hava miktarları değişken değil stabildir. En fazla 5-10 m3 oynama olur, sert iniş çıkışlar yaşanmaz” dedi. 
Havalandırma mühendisi olarak tek çalıştığını söyleyen Aydın, “Gündüz vardiyasında çalışıyorum. Benden başka gaz ölçümü yapacak kimse yok. Yalnızca gündüz vardiyasında gaz ölçümü yapılıyor. Tek başıma yetersiz kalıyordum” dedi. Havalandırma ile ilgili yöneltilen suçlamalara ise Aydın, “Bacaların mesafesi uzadığı zaman fan bezleri yırtılıyordu. Yırtılıyordu ve değiştiriyorduk” dedi. S panosunda sorun olup olmadığına dair sorulan soruya ise Aydın, büyük bir sıkıntı olmadığı, havalandırma kapılarının çapmasından dolayı anlık değişimler yaşandığını ama buna da hemen müdahale ettiğini söyledi. Aydın havalandırmanın plan ve projesiyle ilgisinin olmadığını da sözlerine ekledi. Hakim, “Bilir kişi raporunda defterlerin rastgele tutulduğuna ne diyeceksin” soruna Aydın, “111 sayfalık defter var. 19 sayfasını ben tutum. Son sayfayı ben tutmadım. Harun Yıldırım doldurmuş bende altına imza attım sadece. Diğerlerinde usulsüzlük yoktur. Hava miktarlarını ölçtüğüm gibi yazıyorum. Ölçümleri kendim 2-3 tekrar yaparak kontrol ediyorum” diyerek cevap verdi. Olay günü S panosuna ölçüm için gidecekken Mehmet Efe’nin kendisini H panosuna yolladığını ve buralar fan bezlerini tamir ettiklerini anlattı. Son olarak Aydın suçlamaları kabul etmediğini görevini tam olarak yaptığını söyledi. 

‘TEK PATLAMA MÜHENDİSİYİM’

Tutuksuz sanık Serkan Kocaman, patlama mühendisi olarak çalıştığını belirterek, “Görevim patlayıcı deposunun kontrol edilmesidir. Olay günü 18 arkadaşımız çalışmaktaydı. Sensörlerin dikkate alınmamasına yönelik suçlamaları kabul etmiyorum. Bununla ilgili bir yetkim yok. Seyyar ölçüm cihazım da yok. Tek patlatma mühendisiyim. Yeterli olduğunu düşünmüyorum” dedi. Atışlarda emniyetçi olmadığı iddialarına ise, “Her ayakta emniyetçi vardır” şeklinde cevap verdi. C sınıfı iş güvenliği belgesi olduğunu söyleyedi. Patlayıcıların risk analizini yaptığını sözlerine ekleyen Kocaman iddianamedeki suçlamalarla ilgili yöneltilen sorulara ise diğer sanıklar gibi ilgisinin olamadığını söyleyerek cevap verdi. 

‘BEN DEFTER TUTMAZDIM’

Tutuksuz sanık Soner Günay ise vardiya amiri olarak çalıştığını söyleyerek, “Ben defter tutmazdım. Bizim vardiyada Erdem Cambaz ile Necati Karadeniz tutardı. Gördüğüm değerleri onlara verir onlarda yazardı. Sonrasında takibini yapmazdım” dedi. S panosuna hiç gitmediğini beliren Günay, olay günü izinli olduğunu ve yalnızca kurtarma çalışmalarına katıldığını söyledi. Günay, diğer konularda yöneltilen suçlamaları ise redetti. 

‘ÜRETİM ZORLAMASI YAPMADIK’

Tutuksuz Sanık Cem Nesimioğulları, çalışma konusunda işçileri zorlamakla suçlandığını ifade ederek, “Bizim insanları beden gücü olarak zorlama gibi bir durumumuz olamaz. Zaten panolar tam mekanizedir. Kimseye baskı yapılmamıştır” dedi. 

Aynı iddialarla suçlanan Hüseyin Alkan ise “Üretim zorlaması bana çok ağır geldi. Bunu kabul etmiyorum. Bunun olması için benim üzerimdekinin bana baskı yapması gerek. Böyle bir şey hiç yaşanmadı” dedi. 

Kocaman’ın ifdesi sıresğnde duruşmayı izleyen ailelerden protesto sesleri yükselirken, faciada yaşamını yitiren maden emekçilerinden birinin yakını mahkeme heyetine dönerek, “Bana bunların yalanlarını dinletiyorsunuz. Acımız artıyor. Hakim bey sen benim evladım yaşındasın. Siz hiç evladınızı kaybettiniz mi? bunların yalanlarını ortaya çıkarın. Doğruları söylesinler” diyerek tepkisini gösterdi.  

HELİKOPTERLİ PROTESTO

Savunmaların ardından mahkeme heyeti, duruşmaya ara verirken, duruşmayı izlemek için gelen yurttaşlar geçen hafta verdiği ifadelerle tepkilere neden olan tutuklu sanıklardan Can Gürkan'ı da protesto etti. Maden denetimlerini helikopterle havadan yaptığı belirtilen Gürkan'ın geçen hafta ifade verirken, "Ekonomik durumumuz kötüydü" şeklindeki sözlerini yurttaşlar maket helikopterlerle protesto etti. Yurttaşlar helikopterlere para yerleştirerek, tepkilerini gösterdi. 

Evrensel'i Takip Et