06 Nisan 2015 11:28

Sansür şantajı

Internet, yapısı gereği sansürü kolay kolay kabul etmez. Yasaklanan tüm sitelere izlenmeden, takip edilmeden girmek mümkün. Ancak herkes girebilse dahi bu söz konusu sansürün varlığını ve ifade özgürlüğü önünde ciddi bir engel oluşturduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Paylaş

İsmail Gökhan BAYRAM

Geçtiğimiz günlerde savcı rehin alma eyleminin fotoğralarının yayınlanması ile bağlantılı olarak Twitter, Facebook ve Youtube’da bu fotoğrafların yayınlandığı sayfalardan ivedilikle kaldırılması, kaldırılamadığı takdirde de erişime engellenmesi kararı verilmişti. Karar metni kaldırılması istenen 166 URL’yi listeliyor ancak bununla da yetinmiyor “belirtilen 166 adet internet yayınlarını ve aynı mahiyetteki yayınların...” diye ekliyordu.

5651 sayılı internet kanununda yapılan son değişiklikle mevcut katalog suçlara oldukça geniş bir şekilde hemen her şeyi kapsamaya yönelik “yaşam hakkı ile kişinin can ve mal güvenliği, milli güvenlik ve kamu düzeni ile genel sağlık açısından tehlike oluşturan, suç işlenmesine sebebiyet vererek vatandaşların hak ve özgürlüklerini tehlikeye atan” gibi ifadeler eklendi. Buna 4 saat içinde üstten verilen kapatma kararının uygulanması zorunluluğunu ve “ihlalin önlenemediği durumda” siteyi tümden erişime engellemeyi de ekleyin... Bu son kısım Twitter, Youtube ve Facebook’u tümden erişime engellemeyi yasal hale getiriyor.
HTTPS, daha güvenli bir internet için site ve kullanıcı arasındaki verinin şifrelenmesini sağlayan protokol. Twitter, Youtube ve Facebook gibi büyük sitelerin hemen hepsi HTTPS kullanıyor. Bu da teknik olarak URL tabanlı erişim engellemeyi imkansız hale getiriyor, çünkü iktidarın ve ona bağlı aygıtların kullanıcının site içinde hangi URL’ye girdiği gibi verilere yasal olarak anında ulaşması mümkün değil. “URL engelleme” teknik olarak mümkün olmadığından 5651’e eklenen “kapama” maddesi(8/A) göreve çağrılıyor...
Karar yine 5651’de yapılan değişikliklerle kurulan ve tüm erişim sağlayıcıları kapsayan Erişim Sağlayıcıları Birliği’ne(ESB) oradan da erişim sağlayıcılara iletiliyor. Erişim sağlayıcıların istese bile çok fazla yapabilecekleri bir şey yok çünkü yasada yapılan değişiklikler erişim sağlayıcıların ilgili kararları uygulamaması durumunda 500 bin liraya varan cezalar ve erişim sağlayıcı lisanslarının iptali ile karşı karşıya kalmaları anlamına geliyor.

Twitter, Facebook ve YouTube’a erişim engellendi

Twitter, Facebook ve Youtube’un ne yapcağını göreceğiz ancak ciddi gelire sahip oldukları bir bölgede erişime engelli kalmaktansa muhtemelen söz konusu içerikleri yayından kaldırıp engelleme kararını kaldırtmayı deneyeceklerdir.
Internet, yapısı gereği sansürü kolay kolay kabul etmez. Yasaklanan tüm sitelere izlenmeden, takip edilmeden girmek mümkün. TOR ve VPN servisleri hem bağlantınızın izlenmesini zorlaştırıyor, hem de sansürden etkilenmemenizi sağlıyor. İktidar Internet’in fişini tümüyle çekmediği sürece de sansürlü sitelere hemen herkes kısa sürede rahatça girebilir hale gelecektir. Ancak herkes girebilse dahi bu söz konusu sansürün varlığını ve ifade özgürlüğü önünde ciddi bir engel oluşturduğu gerçeğini değiştirmiyor. Mevcut sansür ve genişletilmiş sansür yasası ile mücadele etmek gerekiyor.
Sansür körlüğe yol açar. Sizi kör edeni görebiliyor musunuz?