05 Nisan 2015 15:12

‘Kaç-Ak Saray: Hem yağma, hem hesaplaşma’

Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) arazisine yapılan Cumhurbaşkanlığı Sarayı hukuki, İzmir’de gerçekleşen panelde toplumsal ve siyasal yönleriyle masaya yatırıldı. AKP hükümetinin siyasal İslam düşüncesini topluma yayabilmek için önce mekan algısıyla oynandığının dile getirildiği panelde, AOÇ’a yasadışı bir şekilde yapılan sarayın Cumhuriyet değerleriyle hesaplaşmanın en önemli simgelerinden birisi olduğu ifade edildi.

Paylaş

Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) arazisine yapılan Cumhurbaşkanlığı Sarayı İzmir’de gerçekleşen panelde toplumsal ve siyasal yönleriyle masaya yatırıldı. AKP hükümetinin siyasal İslam düşüncesini topluma yayabilmek için önce mekan algısıyla oynandığının dile getirildiği panelde, AOÇ’a yasadışı bir şekilde yapılan sarayın Cumhuriyet değerleriyle hesaplaşmanın en önemli simgelerinden birisi olduğu ifade edildi. 

EGEÇEP ve Mimarlar Odası Ankara Şubesinin ortaklaşa gerçekleştirdiği “AOÇ, Kaç-Ak Saray, Kent Hakkı ve kent Mücadelesi” başlıklı söyleşi Mimarlık Merkezinde yapıldı. 

‘İNŞAAT YA RESULLALLAH’

Söyleşide konuşan Anadolu Üniversitesi Öğretim üyesi Dr. Ethem Torunoğlu, “AOÇ’nin ve kentlerin yağması sermaye için, krizden çıkışın yolunu inşaat sektöründe gören, ‘İnşaat Ya Resulallah’ anlayışıyla hareket eden hükümetin politikası olarak gündeme geldi. Bunlar sürpriz değildir. Sürpriz olan siyasi iktidar için buna karşı yapılan direniştir. Gezi Parkı direnişi o nedenle bunların ezberini bozdu” dedi. 

TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi Kent İzleme Merkezi üyelerinden Redife Kolçak, sermayenin hızla doğal ve kültürel değerlere saldırdığı bir süreçte bir başka saldırının da Cumhuriyet’in özgürlükçü değerlerine olduğunu söyledi. Kolçak, “AOÇ bir özgürleşme hareketinin, özellikle tarım ve tarımsal emeği dönüştürme deneyinin laboratuarıdır” dedi.

Mimarlar Odası Ankara Şubesi avukatı Gökçe Bolat, AOÇ’de ulusal bellek katliamının yanı sıra hukuk katliamı da yaşandığını aktardı. AOÇ arazileri için oda olarak açtıkları 50 davanın bulunduğunu belirten Bolat, “Mimarlar odasının hobisi dava açmak değil ama bu dava sayısı çiftliğin ne denli talan edildiğini ortaya koyuyor. Genel seçimlerde tablo düzelmezse bu dava 150’ye çıkar. 1925’de kurulan AOÇ, yüzölçümünün %42 sini kaybetti” dedi. 

CUMHURİYETLE HESAPLAŞMANIN MEKANI

Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, AOÇ’nin AKP iktidarı için Cumhuriyet ile hesaplaşmanın mekanı olduğunu ile getirdi. AKP’nin 2003’de TOKİ yönetmeliğini değiştirerek halkın ev barınma ihtiyaçları üzerinden politika yapmaya ve toplumu değiştirmeye çalıştığını aktaran Candan, “TOKİ medrese görünümlü okullar yaptı, sonra 4+4+4 geldi. Osmanlı-Selçuklu mimarisi dedikleri, ne idüğü belirsiz adliye sarayları, hükümet konakları yaptılar ve ardından hukuku, idari yapıyı değiştirdiler. Önce mekanları, ardından içeriğini değiştiriyorlar. Kaçak saray bunların tepesindeki en üst organ oldu” dedi. 
Söyleşiye CHP İzmir Milletvekili Musa Çam da izleyici olarak katıldı. (İzmir/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Tarım alanlarında HES ve baraj tehlikesi

SONRAKİ HABER

Beşiktaş’ta nükleer karşıtı eylem

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa