Sarı, kırmızı, yeşil bileklik taktıkları için şehrin hedefi haline geldiler

Bayburt Üniversitesi'nde okuyan 2 öğrenci, taktıkları sarı, kırmızı, yeşil bileklikler nedeniyle iki gündür can güvenlikleri olmadığından evlerinden çıkamıyor. Yerel medya manşetleriyle ve AKP Gençlik Kolları açıklamalarıyla öğrencileri hedef gösterirken, ülkü ocaklarına mensup bir grup, şehirde kimlik kontrolleri yapıp 2 Kürt öğrencinin fotoğraflarını esnaf ve halka göstererek linçe davetiye çıkarıyor. Valilik, emniyet ve rektörlük ise sessizliğini koruyor. 

Bayburt Üniversitesi'nde 2 gün önce sarı, kırmızı, yeşil bilekleri taktıkları için İktisat Fakültesi giriş koridorunda ülkücü bir grup tarafından linç edilmeye çalışılan E.T. ve Ş.D. adlı Kürt öğrenciler evleri ülkücü gruplar tarafından çevrili olduğunda can güvenlikleri olmadığı için 2 gündür evlerinden çıkamıyor. Üniversite Özel Güvenlik Birimi'nin gözleri önünde ülkücü grup tarafından saldırıya uğrayan öğrenciler için güvenlik hiçbir müdahalede bulunmadı. Yine üniversiteden şehir merkezinde bulunan evlerine dönen öğrencilerin can güvenlikleri emniyet tarafından sağlanmadığı öğrenildi.

2 gündür sınav haftası olmasına rağmen E.T. ve Ş.D. adlı Kürt öğrencilerin kaldığı ev sık sık ülkücü gruplar tarafından taş atılıp küfür ediliyor. Öğrencilerin evi ve fotoğrafları halka ve esnafa ülkücüler tarafından gösterilerek öğrenciler hedef haline getiriliyor. Öğrenciler can güvenliği olmadığı için 2 gündür evlerinden çıkmazken valilik, emniyet ve rektörlük ise olayları görmezden gelerek hiçbir önlem almıyor. 

AKP GENÇLİK KOLLARI DA HEDEF GÖSTERDİ

Kürt öğrenciler kıskaca alınarak adeta topyekûn bir saldırıya maruz kalırken, şehirdeki etkin olan AKP İl Gençlik Kolları, ülkü ocağı ve yerel medya da bu topyekûn saldırıya katılarak öğrencileri hedef haline getirerek, Kürt öğrencilere yönelik saldırıları meşrulaştırıp adeta öğrencilere ölüm fermanı çıkartılıyor. AKP İl Gençlik Kolları Başkanı İbrahim Kaymak'ın öğrencileri hedef gösterdiği açıklamasında şunları söyledi: "Bayburt'un ve Bayburtluların ne kadar vatansever, milletine bağlı olduğunu bildikleri için de bölücü terör örgütünü savunanlar Bayburtluları tahrik etmek için bir takım faaliyetler gerçekleştiriyorlar. Bu tür tahrik oyunlarına inanan arkadaşlarımız oldu fakat biz bu oyunlara gelmeyeceğiz. PKK sempatizanları bu olayları cahilliklerinden yapan kişilerdir."

ÜLKÜCÜLER: ÇAKIROĞLU'NUN ÖCÜNÜ ALACAĞIZ

Ülkü Ocakları İl Başkanı Muhammet Kılıç ise açıklamasında, Ege Üniversitesi'nde çıkan olaylarda ölen ülkücü Fırat Çakıroğlu'nun ölümünü unutmadıklarını belirterek, Bayburt'ta bunun öcünü alabilecekleri sinyallerini verdi. Kılıç, olayın sarı, kırmızı ve yeşil renkli bilekliğin renklerinden çıktığını kabul ederek, şöyle devam etti: "Biz ülkücüler son şehidimiz Fırat Çakıroğlu'na yapılanları unutmadık ve unutmayacağız. Bayburt milliyetçi, muhafazakar ve vatanına milletine bağlı bir şehirdir. Bayburt siyasi görüşlere bakılmaksızın vatan millet ve bayrak paydasında buluşan bir ildir. Bayburt bugüne kadar tek bir bölücü faaliyete yer vermemiş bir şehirdir. Bayburt bugüne kadar PKK'lıların yapılanmalarına ve Kürdistan naraları atılan, bölücüleri temsil eden paçavralarla gezilen bir kent olmamıştır."

YEREL MEDYADAN TAHRİK EDİCİ MANŞETLER

Yerel medya ise, linçe maruz kalıp 2 gündür evlerinden çıkamayan Kürt öğrencileri görmezden gelerek AKP Gençlik Kolları ve Ülkü Ocakları İl Başkanlığı'ndan yapılan açıklamaları manşetten vererek, öğrencileri hedef haline getiriyor. Yerel medya, "Ülkü ocakları olaylara sert çıktı, bu şehirde bölücülere geçit vermeyiz", "Biz memleketimiz üzerinden oynanmak istenen oyunlara asla müsaade etmeyiz" ve "Ülkü ocaklarından sert uyarı" şeklindeki manşetlerle linç saldırılarına çağrıda bulunuyor.

'EVİMİZ GÖZETLENİYOR, CAN GÜVENLİĞİMİZ YOK'

Olaylardan sonra evlerinin ülkücü gruplar tarafından 24 saat gözetlendiğine dikkat çeken Ş.D. adlı öğrenci, can güvenlikleri olmadığı gerekçesiyle 2 gündür evlerinde çıkmadığı ve evlerinin sık sık saldırıya uğradığına vurguladı. Ş.D, "Irkçı saldırılardan sonra evimiz 24 saat ülkücü gruplar tarafından gözetleniyor. Evimizden çıkamıyoruz. Çünkü can güvenliğimiz yok. Bizi çok rahat bir şekilde öldürebilirler. Hedef haline getirildik. Evimiz sık sık ülkücü gruplar tarafından taş atılıp, küfür ve hakaret ediliyor" diyerek, olayın ciddiyetine dikkat çekti.

FOTOĞRAFLARI ŞEHİRDE HERKESE GÖSTERİLİYOR

Ülkü Ocakları'na mensup gruplar tarafından fotoğraflarının şehirdeki tüm esnaf ve halka gösterilip fişlendiklerini belirten Ş.D, şunları kaydetti: "Olayların ardından ülkü ocaklarından bir grup ise ben ve arkadaşımın fotoğrafını şehirdeki herkese, esnafa AVM'lere ve halka göstermişler, 'Bunları tanıyor musunuz? Bunlar terörist' demişler. Ve her taraftan fişlenmişiz ne yapacağımız bilemiyoruz. Böyle dört duvar arsına sıkıştırılmış durumdayız."

'SINAVLARIMIZA GİREMİYORUZ'

Vize sınavları haftasında olduklarını belirten Ş.D, ırkçı saldırılardan ötürü evlerinden çıkmadıkları için sınavlarında giremediklerini dile getirerek, "Bu saldırılar tam bizim vize sınavlarımıza denk geldi. Can güvenliğimiz olmadığı için evimizden çıkmadığımız gibi 2 gündür sınavlarımıza da giremiyoruz zaten bunların istedikleri de buydu, okumamamızdı. Eğitim hakkımızı elimizden almaktı" diye konuştu.

ÖLÜM TEHDİTLERİ 

Sosyal medya üzerinden çok tehdit edildikleri için hesaplarını kapatmak zorunda kaldıklarını dile getiren Ş.D, ülkücü gruplardan "Teröristleri bu şehirde yaşatmayız" şeklinde ölüm tehditleri aldıklarını vurguladı. Ş.D, "Sosyal medya üzerinden bizim hesaplara ülkücüler tarafından yüzlerce 'Teröristleri bu şehirde yaşatmayız' diye tehdit ve çok ağır küfürler geldi. Bundan dolayı hesaplarımız kapatmak zorunda kaldık" dedi.

ÜLKÜCÜLER KİMLİK KONTROLÜ YAPIYOR

Şehirde emniyetin kendileri için bir önlem almadığı gibi ülkücülerin faaliyetlerine de engel olunmadığını ifade eden Ş.D, ülkücü gruplara mensup şahsıları şehirde öğrencileri kimlik kontrolü de yaptığını söyledi. Ş.D, yaşadıklarını şu sözlerle ifade etti: "Bu olaylardan sonra zaten emniyet bizim güvenliğimiz için hiçbir şey yapmadığı gibi ülkücülerin illegal faaliyetlerine de engel olmuyor. Ülkücüler şehirde öğrencilerin kimliklerini kontrol ediyorlar kim nereli diye? Ona göre tehdit ediyorlar ya da küfür ve hakaret ediyorlar." 

EMNİYET, VALİLİK VE REKTÖRLÜK SESSİZ 

İl Emniyet Müdürlüğü'nün can güvenliklerini sağlamadığına dikkat çeken Ş.D, başlarına gelebilecek olumsuz bir durumdan karşısında sessiz kalıp ülkücü gruplara destek veren başta valilik, emniyet, rektörlük ve ülkücü grupların sorumlu olacağını söyledi. Ş.D, sözlerini şöyle sürdürdü: "Emniyet hiçbir şekilde can güvenliğimizi sağlamıyor. Okulda saldırıya uğradığımızda, üniversitenin özel güvenliği hiçbir müdahalede bulunmadı. Üniversiteden evimize geldiğimizde ise emniyet yolda hiçbir önlem almadı. Yolda olası bir saldırı olsaydı hedef biz olduğumuz için öldürülebilirdik. Yoldaki güvenliğimizi yine okuldan arkadaşlarımız sağladı şimdi evde kalıyoruz ama yine emniyet bir önlem almış değil. Ülkücü gruplar çok rahatlıkla 100'er kişilik kalabalık gruplarla evimizi taşlayıp küfür ve hakaret ediyorlar sürekli gözetliyorlar. Emniyet bunda bir şey yapmıyor. Başımıza olumsuz bir şey gelirse bu durum karşısında sessiz kalıp ya da ülkücü gruplara destek veren başta valilik, emniyet, rektörlük ve ülkücü grupların bunun sorumlusudur." (DİHA)