01 Ağustos 2011 03:29

Pertek’te festival coşkusu

Munzur Kültür ve Doğa Festivali’nde Pertek’ te yapılan etkinlik ve konserler ilgiyle karşılandı. Gündüz yapılan panelin ardından akşam yapılan konsere bine yakın Pertekli katıldı. Tüm ülkede olduğu gibi sıcak havanın ve toz bulutunun bunaltıcı etkisine rağmen, gencinden yaşlısına konser alanına gelen insanlar biraz da olsa toz bulu

Pertek’te festival coşkusu
Paylaş

Akşam saatlerinde başlayan konsere Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan, EMEP İl ve İlçe Yöneticileri ve çeşitli kurum ve dernek temsilcileri katıldı.

BARAJ DEĞİL KÖPRÜ

İlk konuşmayı yapan Pertek Belediye Başkanı Kenan Çetin, halkın kültürünün, inancının ve kimliğinin barajlarla yok edilmeye çalışıldığını söyledi. “Bize karşı olanlara karşı, emek, demokrasi ve özgürlük mücadelemizi daha da büyütüp birlik olma zamanıdır. Zulüm kime yapılırsa yapılsın onun karşısında durmalıyız” dedi. Bölgede baraj sorunu kadar, dil, kimlik, inanç ve kültür sorunlarının devam ettiğini söyleyen Çetin, “İnancımız, kültürümüz ve dilimizle oynamayın” dedi. Kenan Çetin, sözlerini “o kadar istiyorlarsa baraj değil Pertek’ e köprü yapsınlar diyerek sonlandırdı.

Etkinlikte halka seslenen Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan, Munzur’a Hasankeyf’e, Allianoi’ye barajlar yapıldığını ama buna karşın, Dersim’in sesinin Kütahya ile, Artvin’de Metin Lokumcu’yla birleştiğini belirterek, hükümetin sadece doğaya değil emeğe, kadına ve çocuklara düşman olduğunu söyledi.

Şırnak’ ta bir çocuğun gaz bombasıyla öldürüldüğünü dile getiren Gürkan, aynı hükümetin Samsun’ da başka bir çocuğu yüzlerce kurşunla öldürdüğünü ifade etti. Gürkan Sözlerine şöyle devam etti: “Yeni bir savaş konseptine giriyorlar. Bölgeye özel tim göndererek geçmişte yaşanan binlerce faili meçhul olayları tekrar yaşatmak istiyorlar.

Demokratik özerkliğin halkların kardeşliğini, bir arada yaşama iradesini ortaya koyduğunu söyleyen Gürkan, “hükümet ya bunu kabul edecek ya da savaş politikasına devam edecek. Bu politikaya devam ederse, biz, Kürdü, Türkü, kadını erkeğiyle buna geçit vermeyeceğiz” diye konuştu.

Gürkan, Emek Demokrasi ve Özgürlük Bloku’nun umut olmaya devam ettiğini de sözlerine ekledi. Gece, Ahmet Aslan, Bajar, Rençber ve Grup Munzur’ un türküleri ve halaylarla sona erdi. (Pertek/EVRENSEL)


DERSİM’İ DİZE GETİRMEYİ AMAÇLIYORLAR

PERTEK’te yapılan ‘Barajlar ve çevre politikalarının toplumsal hayata etkileri’ konulu panelde barajların faydadan çok bölgede bulunan halkın kültürünü, dilini yok etmeye ve göçe sebep olduğu vurgulandı.

Pertek Belediyesi Gençlik ve Kültür merkezinde yapılan panele konuşmacı olarak, EGEÇEP Dönem Sözcüsü Ertuğrul Barka, Tüm Köy-Sen adına Satılmış Başkavak, Munzur Çevre Derneği yöneticisi Yusuf Topçu, Dersim Kültür Derneğinden Ali Mülkan ve Hasankeyf Yaşatma Girişiminden Ercan Ayboğa katıldı.

Ertuğrul Barka, Dersim’de baraj altında kalacak olanın egemen sınıfın işine gelmeyen buraya ait olan kültürün olduğuna dikkat çekerek, asıl amacın sulama, enerji elde etme değil askeri bir amaç olduğunu belirtti. Barka, buna karşı durmanın yolunun Türkiye’deki bütün halkların bir araya gelerek ortak düşmana karşı siyasi örgütlenmeyi sağlamaktan geçtiğini ifade etti.

Munzur Çevre Derneği yöneticisi Yusuf Topçu barajların Dersim’i dize getirmenin bir yolu olarak bu toprakları insansızlaştırma ve karakollaştırma amaçlı olduğunu belirtti.

Dersim Kültür Derneği sözcüsü Ali Mülkan sermayenin ülkede para edecek ne varsa saldırdığını ve bu saldırının sadece buraya ait olmadığını belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Yıllardır yaşanan göç tesadüf olmadığı gibi hiçbir ekonomik güç, insanın inanç ve değerinden daha değerli değildir.”

Tüm Köy Sen Genel Merkez Yöneticisi Satılmış Başkavak ise konuşmasında dünya açısından suyun önemli olduğunu, Birleşmiş Milletler’in bile önümüzdeki 50 yıl içinde savaşların su ve gıda için yapılacağını söylediğini vurguladı. Barajların hiçbir üretici ve emekçinin faydasına olmadığını belirten Başkavak, barajlar yüzünden halk arasındaki bağlantıların koparılıp göçe zorlandığını söyledi. Meselenin, suya kimin hakim olacağı meselesi olduğunu söyleyen Başkavak, “Bölgede gizli bir işgal var. Gizli işgale karşı mücadeleyi birleştirmeliyiz. Kürdün ulusal mücadelesi, kapitalizme karşı mücadeleyle birleşmediği sürece başarıya ulaşamayız. Kimliğimiz, üretimimiz, akarsuyumuz ve geleceğimiz için, yeni anayasa tartışmalarına müdahil olmalıyız.”dedi.

Hasankeyf Yaşatma Girişimi sözcüsü Ercan Ayboğa ise, barajların doğaya, insana, kültüre, yıkım getirdiğini, çözüm olarak kararların yerellere verilerek, buradaki halkın bu kararı vermesi gerektiğini ifade etti. (Pertek/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

‘Kadın cinayetlerinde aile değil kadın korunmalı’

SONRAKİ HABER

Falakaoğlu’na anlaşılmaz gözaltı!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...