16 Mart 2015 19:46

İstanbul Valiliği Gezi'de kötü muameleden tazminata mahkum oldu

Gezi Parkı’nın kapatıldıktan sonra yeniden açıldığı 8 Temmuz 2013’te Taksim’de keyfi bir şekilde gözaltına alınan, kötü muamele ve ‘ince arama’ya maruz kalan Gazeteci Ayşe Adanalı, İstanbul Valiliği aleyhine açtığı tazminat davasını kazandı.

Paylaş

Gezi Parkı’nın kurtarılması için 2013 Mayıs ayının sonunda başlayan ve kısa sürede tüm ülkeye yayılan Haziran direnişi sırasında polis, 15 Haziran 2013’te parka ve Taksim Meydanı’na baskın düzenlemiş, gaz bombalı saldırı sonrası park 8 Temmuz’a kadar halka kapatılmıştı.
Dönemin İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun da katıldığı açılışı Hollanda NOS TV Türkiye Prodüktörü Ayşe Adanalı da takip etmişti. Açılışın ardından annesiyle Taksim’de buluşacağı yere gitmeye çalışan Adanalı, İstiklal Caddesi girişinde polis engeliyle karşılaşmış, kendisine ‘Buradan geçemezsiniz’ diyen polise engellemenin sebebini sorması sonrası kısa süreli tartışma yaşanmıştı. Adanalı, keyfi bir şekilde çok sayıda polis tarafından gözaltına alınarak polis aracına bindirilmiş, yaklaşık 5 saat araçta tutulmuştu. 

50 KİŞİ GÖZALTINA ALINMIŞTI
Aynı gün aralarında Taksim Dayanışması Sekretaryası ve dönemin Mimarlar Odası İstanbul Şubesi Genel Sekreteri Mücella Yapıcı, dönemin İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Ali Çerkezoğlu, Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Beyza Metin, dönemin HDK Yürütme Kurulu Üyesi Ender İmrek’in de bulunduğu 50 kişi gözaltına alınmıştı.

‘İNCE ARAMA’ VE DARP
Gözaltı sonrası karakola götürülen Adanalı, burada ‘ince arama’ya tabi tutulmuştu. 72 saat boyunca gözaltında kalan Adanalı fiziksel şiddete de maruz kalmış ve omzunda zedelenme meydana gelmişti.
Üç günlük keyfi gözaltı ve karşılaştığı kötü muamelenin ardından serbest bırakılan Adanalı, İstanbul Valiliği’ne karşı, 50 bin TL’lik tazminat talebiyle dava açtı.
Karar duruşmasında İstanbul 5’inci İdare Mahkemesi, İstanbul Valiliği’ni 10 bin TL manevi tazminat ödemeye mahkum etti.

‘EMSAL OLURSA ÖNEMLİ OLUR’
Karara dair Evrensel'e konuşan Adanalı, "Bu davadan aldığımız sonuç şu anlama geliyor; polisin ve karar mercilerinin hukuka aykırı, kusurlu eylemi bir mahkeme tarafından tescil edildi.
Benim davam ancak bir emsal olabilirse önemli olacak. İnsanların hayatlarına dahi mal olan ciddi hak ihlallerine tanık olduk. Benim gibi binlerce insan kaba şiddetten, psikolojik tacize kadar türlü türlü işkenceye maruz kaldı. Buna rağmen doğrudan ve dolaylı baskılar nedeniyle çok az kişi haklarını hukuksal olarak arama yoluna gidebildi. Oysa gördük ki mücadele etmek için hala sebep ve alanımız mevcut." dedi.

TEMYİZE GİDECEK
Adanalı, talep edilenin beşte biri oranında tazminata hükmedilen kararı temyize götüreceklerini belirterek, iç hukuk yollarının tükenmesi halinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuracaklarını söyledi. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

İngiltere: Esad’ın Suriye’nin geleceğinde yeri yok

SONRAKİ HABER

HDP’nin gensorusu kabul edilmedi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...