07 Mart 2015 02:00

İşçi grev silahını çekinmeden kullanacağını göstermiştir

Öncelikle şunu belirtmek istiyorum bu toplusözleşme süreci henüz bizim istediğimiz gibi noktalanmasa da, işçi sınıfı olarak gelecek açısından büyük kazanımlarımız oldu. Ortaya konulan bu irade kendi sınıfımıza, hem sendika ve sendikal bürok-rasiye hem de sermaye ve onun örgütüne artık hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağının mesajını çok net bir şekilde vermiştir.

Paylaş

Birleşik Metal-İş
üyesi işçi
Gebze/Kocaeli

Öncelikle şunu belirtmek istiyorum bu toplusözleşme süreci henüz bizim istediğimiz gibi  noktalanmasa da, işçi sınıfı olarak gelecek açısından büyük kazanımlarımız oldu. Ortaya konulan bu irade kendi sınıfımıza, hem sendika ve sendikal bürok-rasiye hem de sermaye ve onun örgütüne artık hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağının mesajını çok net bir şekilde vermiştir.

İşçiler olarak biz şunu gördük; Artık fabrikalarda işçi profilinin çok değiştiğini, daha genç, daha eğitimli, kendine yapılan baskılara boyun eğmeyen bir işçi grubu var. Artık temsil anlamında yapılan yanlışlarında ortadan  kaldırıldığında yani sendikalardaki işyeri temsilcisinden, genel başkanına varana kadar yapılan seçimlerde, benim hemşehrim olsun, benim bölgemden olsun ve benim görüşümden olsun gibi yanlışlardan kurtulup, daha eğitimli, daha mücadeleci, daha kararlı ve işçi sınıfının iradesi doğrultusunda karar verecek ve harekete geçecek kadroların oluşturulması gerektiği çok açık ortaya çıkmıştır.

Sermaye ve örgütü MESS ise artık şunu çok iyi bilmelidir, yıllarca kendine teslim olmuş sarı sendikalarla, siyasal iktidarların onların lehine çıkardığı kanunlarla ve işçi sınıfını kendi içinde bölüp, parçalayarak daha fazla bu sömürü düzeninin devam etmeyeceğini, fabrikaların aldıkları düşük ücret ve ağır çalışma şartlarından dolayı işçiler için artık vazgeçilmez olmadığını, gerektiğinde tüm yasaklamalara ve baskılara rağmen üretimden gelen gücünü yani grev silahını hiç çekinmeden kullanacağını göstermiştir.

Sendikaya verilen mesaja gelince; işçi sınıfının gösterdiği bu kararlı ve mücadeleci tutum, grevin yasaklanmasıyla birlikte “İçerde mücadele devam edecek” diyerek süreci uzatarak ve mücadeleden kaçarak işçinin iradesinin kırılacağını ve zayıflayacağını düşünenler, yanıldıklarını, işyerlerindeki tartışmalardan, temsilci odalarına ve şubeye işçiler tarafından yapılan baskılardan çok açık bir şekilde gömüştür. Zayıflamak ve yılmak bir yana işçiler örgütlülüğünü ve mücadele gücünü daha da artırarak, bu iradenin karşısında duran kim olursa olsun tanımayacaklarını ve onlara karşı da mücadele edeceğini göstermiştir.

Sonuç olarak işçi sınıfına yapılan geçmişten gelen bu saldırılar bugün devam ediyor ve gelecekte de artarak devam edecektir. Bizler bu mücadeleyi sermayeye, sarı sendikalara ve siyasal iktidara karşı tam anlamıyla veremezsek yarın kıdem tazminatları, esnek ve güvencesiz çalışma, istihdam büroları adı altında işçileri köle gibi kullanarak var olan bütün haklarımızı elimizden alana kadar saldırmaya devam edecektir. 

Onlar bizden dizlerimiz üstünde yaşamamızı istiyorlar biz ise ayakta ölene kadar mücadeleye devam edeceğiz.

ÖNCEKİ HABER

Soma maden işçileri: Bizi muhatap alacak kimseyi bulamıyoruz

SONRAKİ HABER

İşçi miyiz köle miyiz!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...