Neden seçimlerden önce değil?
Türk-İş ile hükümet arasında imzalanan çerçeve sözleşmesi kamuda çalışan işçileri tatmin etmedi. Sözleşmede ilk yıl için yüzde 4 artı yüzde 4, ikinci yıl için yüzde 3 artı yüzde 3 oranında zam öngörülmesi işçilerin taleplerini de karşılamadı. İşçiler, sözle
UYUTULDUK
TÜVASAŞ işçilerinin kurduğu Marmara İşçi Birliği Derneği Başkanı Recep Uğur, toplu iş sözleşmesinin bir ihanet sözleşmesi olduğunu söylüyor. Demiryol-İş Sendikası yönetimine de ateş püsküren Uğur, “İktidar IMF’ye borcun 5 milyar dolara düştüğünü, milli gelirin 13-14 bin dolara doğru tırmandığını ve yüzde 11’lik büyüme ile dünya rekoru kırıldığını iddia ediyordu. Bu refahın biz emekçilere yansımasını toplu iş sözleşmesinden beklemekteydik. Ancak gördük ki, yine unutulduk, uyutulduk ve satıldık. Çocuklarımızın rızkına göz koyuldu. Anladık ki, TÜHİS’e sendikamız diyen Demiryol-İş Sendikası Genel Başkanından olsa olsa işveren sendikacısı olur. Biz işçi ve emekçilerin temsilcisi olamaz” diye konuştu.
AYNI TUTUM
Uğur, sendika yöneticilerinden bir beklentilerinin olmadığını da belirterek kıdem tazminatının fona devredilmesi gibi uygulamaları da ancak işçilerin mücadelesiyle engelleyebileceklerini ifade etti. “Hükümet daha önce çıkardığı bir yasa ile sigorta primleri kesintileri işveren payını düşürmüş ve işçi kesintileri payını yükseltmiştir. Bu nedenle ikramiyelerimizden de sigorta kesinti uygulaması haksızca başlatılmış ve sürdürülmektedir. Güya bizi temsil eden Türk-İş yöneticileri ise TÜHİS’le iş birliği yaparak bu aleni hırsızlığa çanak tutmuşlardır. Bu hak gaspına çanak tutan bir sendikal anlayışın, hazırlanmaya çalışılan ve şimdilerde gündeme getirilen kıdem tazminatlarının tırpanlanmasında da aynı tutum içinde olacaklarını çok iyi biliyoruz” diyen Uğur, tüm işçileri işverenlere, hükümete ve sarı sendikacılara karşı mücadele etmeye çağırdı.
NİSAN AYINDAKİ TEKLİF
TÜVASAŞ İşçilerinden Ali Yüksel ise Türk-İş ile hükümet arasında daha önceden anlaşmaya varıldığını ve seçimlerin sonuçlanmasının beklendiğini düşünüyor. Nisan ayındaki hükümet teklifiyle imzalanan sözleşme arasında fark olmadığını söyleyen Yüksel, “Hükümet zaten nisan ayında yüzde 8 vermişti. Aradan iki ay geçtikten sonra kabul ettiler. O gün kabul edeceklerdi ama seçim sonrasına bıraktılar. AKP, Türk-İş ve Hak-İş aynı kafadalar. Sözleşmede kolayca anlaştılar” diye konuştu.
Yüksel ayrıca “Kıdem tazminatı konusunda hükümet kazanılmış haklara dokunulmayacak diyor. Ben şunu anlıyorum. Bugüne kadarkine dokunulmayacak, bundan sonrakine dokunulacak. Kıdem tazminatının iş güvencesi sağlamak gibi bir avantajı var. Ödeyeceği tazminat işverenin işçi çıkarmasını zorlaştırıyor. Bu anlamda işçiye iş güvencesinin sağlanması lazım. 20 yıllık işçiye 6 brüt maaş tazminat deniliyor. 14 maaş tazminatın işçinin cebinden alınıp işverenin cebine konulmak isteniyor” dedi.
İŞÇİYE SORAN YOK
TÜVASAŞ İşçisi Fethi Usta sözleşmenin hazırlanmasında da imzalanmasında da görüş alınmadığını belirterek “Bize bir şey soran yok. Beklentilerimiz sorulmadı. Örneğin anket yapılmalıydı. Daha önce anket yaptık, ama abuk sabuk görüşler çıktı, o nedenle anket yapmıyoruz dediler” diye konuştu.
TÜVASAŞ İşçisi Mustafa Kahveci de sözleşme sürecinden rahatsızlığını şöyle ifade etti: “Sözleşmeyle ilgili hiçbir taslak görmedik. Sorduğumuz zaman da net bir cevap alamadık. Bunun nedeni siyasi iktidardan bir beklentiydi. İşçi bu beklentilerden bir şey kazanmıyor. Bu görüldü.” (Sakarya/EVRENSEL)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
