Faili meçhul cinayet koruculara mal edildi

Bitlis'in Mutki ilçesinde, 1994 yılında korucu ve askerler tarafından öldürüldüğü iddia edilen Alican Kızılkaya'nın akıbeti aydınlanmayı bekliyor.

Mutki'de dünyaya gelen Alican Kızılkaya, 1989'da PKK'ye katılır. Kızılkaya, 1994'te Mutki'nin Şên köyünde bir grup arkadaşları ile birlikte bir evdeyken korcular ve askerler tarafından yakalanır. Kızılkaya'nın arkadaşları cezaevlerine gönderilirken, Kızılkaya ise korucular ve askerler tarafından operasyonlara çıkarılarak, yol, kamp ve toplanma bölgelerini göstermesi istenir. Yerleri belirtmeyen Kızılkaya, öldürülerek faili meçhule gider.

KARAKOL KOMUTANI: BAHÇEDE HAYVAN KEMİKLERİ BULDUK, DEREYE ATTIK 

Olayın üzerinden geçen zamanın ardından 2011 yılında, dönemin belediyesinde kepçe operatörü olarak çalışan O.G.'nin basına verdiği bir demece göre; "Vicdanım rahat değil. Alican Kızılkaya'nın nerede gömüldüğünü biliyorum. Kızılkaya karakol bahçesine gömüldü" demesi üzerine aile Mutki Savcılığı'na, karakol bahçesinin kazılması için başvurur.

O dönemde toplu mezarlar ile ilgili savcılığa yapılan başvurular ile birlikte Mutki girişinde bulunan toplu mezar alanı kazılırken karakol bahçesinin kazımı ise iptal edildi. Kazım işlemlerinden bir hafta sonra ise Mutki'den bir yurttaş Kızılkaya ailesini arayarak, soğuk ve tipinin olduğu bir gece yarısı askerlerin karakol bahçesinde kazma kürekle kazı yaptığını söylemesi üzerine Kızılkaya ailesi durumu savcılığa bildirir. Haber üzerine karakola giden savcıya ve aileye karakol komutanı tarafından, "Biz mıntıka temizliği yaptık. Burada cenaze yoktur. Temizliğimiz sırasında hayvanlara ait kemikler çıktı. Bizde bu kemikleri dereye attık" açıklaması yapıldı. 

KORUCULARIN ÜZERİNE KALDI

Askerler ve korucular tarafından henüz aydınlanmayan bir biçimde işlenen cinayetten kendini aklamaya çalışan devlet, olayı sadece Davut Tutuğ, Nejdet Uslu ve Vasri Uslu isimli korucuların üzerine yıktı. Korucular ve askerler tarafından el birliği ile işlenen cinayet ile ilgili hazırlanan rapor ise 3 korucuya imzalatıldı. Davut Tutuğ, Nejdet Uslu ve Vasri Uslu isimli koruculardan alınan ve gizli tutulan ifade tutanağında, "Mutki ilçesi kırsalında güvenlik güçleri ile çatışmaya girdiği anlaşılan maktul Alican Kızılkaya, Nebat Dağı bölgesinde düzenlenen operasyonda teröristlerin kullandıkları yolları, barınakları ve toplanma bölgeleri ile yine Mutki Dereyolu köyü baskınında şehit edilerek başı kesilip götürülen gönüllü köy korucusu Rıfat Uslu'nun başının bulunduğu yeri göstermesi için götürülmüş. Kızılkaya, Rıfat Uslu'nun başını çıkaracağını söyleyerek girdiği kayanın altından çıkardığı el bombasını güvenlik güçlerine doğru atmak üzere iken gönüllü köy korucuları Vasfi Uslu, Nejdet Uslu ve Davut Tutuğ'un açtığı ateş sonucu elindeki el bombası ile birlikte yere düşmüş. El bombasının patlaması sonucu ve kendisine isabet eden kurşunların neden olduğu yaralanmaya bağlı olarak olay yerinde ölmüştür" denildi. 

'KARAKOL BAHÇESİNE GÖMÜLDÜĞÜNDEN EMİNİZ'

Yıllardır ağabeyi Kızılkaya'nın kemiklerini bulmak için mücadele veren Mehmet Nuri Kızılkaya, Alican Kızılkaya'nın bir evde esir düşürüldüğünü ve bir hafta boyunca operasyonlara çıkarıldığını ifade etti. Bir haftanın ardından Alican Kızılkaya'nın ortadan kaybolduğunu belirten Kızılkaya, "Olayla ilgili görgü tanıklarının Alican Kızılkaya'nın karakol bahçesine gömüldüğünü söylemesinin ardından savcılığa dilekçe verdik. Farklı yerlerde bulunan toplu mezarlar açıldı fakat bizim tespit ettiğimiz karakol bahçesi açılmadı. Bu olaydan bir hafta sonra görgü tanıklarının anlatımına göre karakol bahçesinde bir kazı olmuş. Kemikleri oradan çıkarıp tekrar faili meçhul ediyorlar. Operasyonda mı katledildi yoksa karakolda mı tam bilmiyoruz; ancak karakol bahçesine gömüldüğünden eminiz" diye konuştu. (Bitlis/DİHA)