22 Şubat 2015 13:28

Van'da miting havasında açılış

HDP Van İl Teşkilatı yeni binasının açılışını binlerin katılımıyla miting havasıyla gerçekleştirdi. Sanatçı Ferhat Tunç’un da sahne aldığı açılış töreninde konuşan HDP Van Milletvekili Özdal Üçer, AKP’ye yüklendi.

Paylaş

Fazıl ERÜŞ
Van

HDP Van İl Teşkilatı yeni binasının açılışını binlerin katılımıyla miting havasıyla gerçekleştirdi. Sanatçı Ferhat Tunç’un da sahne aldığı açılış töreninde konuşan HDP Van Milletvekili Özdal Üçer, AKP’ye yüklendi. AKP’nin çözüm sürecini provoke ettiğini belirten Üçer, barışın samimiyet istediğini belirterek, “Eğer barışmak istiyorsanız samimi olacaksınız. AKP barış konusunda samimi olmadığını iç güvenlik paketi ile yeniden göstermiştir. Barışta samimi olan Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’dır.” dedi. Üçer ayrıca Valiler Kararnamesi ile merkeze alınan Vali Doğan’a da atıfta bulunarak, eleştirdi.

HDP Van İl Teşkilatı Beşyol mevkinde bulunan yeni il binasını binlerin katılımıyla miting havasıyla gerçekleştirdi. Açılış törenine HDP Van Milletvekili Özdal Üçer, HDP Van İl Eş Başkanları Veysi Dilekçi, Derya Hayva, DBP Van İl Eş Başkanları Miraz Çallı, Hamiyet Şahin, İlçe Belediye Eş Başkanları ve Sanatçı Ferhat Tunç da katıldı. Açılış töreninde sık sık ‘Biji Serok Apo’ sloganları atıldı.

HAYVA: BÜTÜN HALKLARI HDP ÇATISI ALTINA BEKLİYORUZ

Açılışta kısa bir konuşma yapan HDP Van İl Eş Başkanı Derya Havya, bütün halkları HDP çatısı altında birleşmeye ve mücadele etmeye davet etti.

Hayva konuşmasında; “Tüm komplolara ve engellemelere rağmen hepimiz yeniden barış ve kardeşlik diyeceğiz. Sayın Abdullah Öcalan’ın önderlik felsefesinden doğmuş partimiz HDP de kapısını Türkiye’deki tüm halklara açmıştır. Tüm halklar bu partinin esas unsurlarıdır. Yaşı küçük ama beslediği tarihi çok büyük olan partimiz her zaman ezilenin, sömürülenin, ötekileştirilenin yanında olacaktır. Biz halkların partisiyiz. Yeni yaşam, demokratik, ekolojik ve özgür, eşit toplum hepimizin varlık nedenidir.” dedi.

DİLEKÇİ: MÜCADELEMİZ ÖZGÜR OLUNCAYA KADAR SÜRECEK

HDP Eş Başkanı Veysi Dilekçi ise yaptığı konuşmada; “Uzun yıllardır, durmadan, yorulmadan demokratik ve özgürlük mücadelesini her alanda vermeye devam ediyoruz. HDP’nin yeni binasında da bu mücadeleyi sonuna kadar devam ettireceğiz. Bu halkın mücadelesi özgürlükle sonuçlana kadar devam edecektir. Ancak baskılar ve saldırılar devam etmektedir. Trapzon’da, İzmir’de ve Türkiye’nin birçok ilinde teşkilatımıza ve yöneticilerimize yönelik saldırılar gerçekleştirilmektedir. Bu saldırılar sistemden bağımsız gelişen saldırılar değildir. Biz Trapzon’daki ve İzmir’deki halkımızla kucaklaşacağız. Buna kimse engel olamayacaktır. Ayrıca İran rejimi tarafından Kürt siyasetçileri ve gençleri idam edildi. Bunu nefretle kınıyoruz. Bu gençleri tek tek idam ederek bir yere varamazsınız. Bir etrafınıza bakın, dünyaya bakın. Sizin gibi diktatörler kalmış mı? Saddam Hüseyin bunun bir örneğidir. Artık yeter. Bu halk bir gün gelecek sizi de yargılayacaktır. Bu çağdışı anlayışınızı terk edin. Bu halkın mazlum evlatlarını katletmeyi bırakın. Çıkarılacak paketle insanlar sokak ortasında katledilmeye devam edecektir. Bunun için bu pakete karşı direneceğiz. Biz asla ve asla mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. ‘İç Güvenlik’ paketi ile bu halkı korkutamazsınız, yıldıramasınız” ifadelerini kullandı.

DİLEKÇİ: BAŞARISIZ OLAN DEVLET VE HÜKÜMET POLİTİKALARIDIR

Valiler Kararnamesi ile merkeze alınan Vali Doğan’a da yüklenen Dilekçi, “Vali Doğan giderayak ‘başarısız olan Valiler merkeze çekilir’ diyor. Evet doğru. Ama başarısız olan sadece sen değilsin. Başarısız olan devlet ve hükümet politikalarıdır. İki şeyi başarmak için buraya geldiğini söyleyen Vali Doğan bunu başaramadığını ifade ediyor. ‘Kardeşlik hukukunu’ geliştirmekte başarılı olamadıklarını belirten Vali Doğan’a buradan sesleniyorum; Halklarımız kardeştir ve onların hukuku vardır. Halkların birbiri ile sorunu yoktur. Ancak devletin ve hükümetin bu halk ile sorunu var. İşte yanı başımızda bütün halklar ile birlikte yaşıyoruz. Bu kentte karakol yapan, barajlar inşa eden esnafın kapısına panzer koyan Vali ekonomide de başarılı olmadığını itiraf etmiş. Bu şekilde nasıl başarılı olabilirsiniz? Bu yeni bir başlangıç. Önümüzde çok önemli bir süreç var. Biz Van genelinde bütün halkımıza ulaşarak bu seçimden zaferle çıkacağımıza inanıyorum. Kobani zaferi 7 Haziran zaferinin müjdecisidir. HDP barışın, kardeşliğin, özgürlüğün adresidir.” şeklinde konuştu.

ÜÇER: BARIŞ İÇİN SAMİMİYET ŞART

HDP Van Milletvekili Özdal Üçer de kitleye mesajında şunları söyledi; “Kürt halkının özgürlük mücadelesi her alanda devam ediyor. Önder Apo iki yıl önce ‘AKP’ye ve bu devlete kesinlikle güvenmeyin’ demişti. Sadece kendi mücadelenize güvenin demiştir. Sayın Öcalan’ın başlattığı çözüm süreci her defasında provoke ediliyor. AKP Kürt halkından korkuyor. Bu halk barış olmasını beklerken AKP plakasız polis araçlarıyla Van’da halkın içinde geziyor. İnsanlarımızı öldürdüğünde faili meçhule gitsinler diye bu yolu seçmişler. 2 yıldır burada AKP’nin ve vekillerinin köleliğini yapan Vali Doğan, Kürt halkının ağası olmaya çalıştı. Bu halk senin gibilerini kendine köle olarak da kabul etmez. AKP’ye oy verenlere ihale almaktan başka ne yaptın? Barış ve kardeşliği sağlayamadık diyen Vali Doğan, giderayak sitem ediyor. Barış ve kardeşlik için gerekli olan ilk şart samimiyettir. Kimdir samimi olan? İmralı’da tüm dünyaya insanlık dersi veren Sayın Abdullah Öcalan’dır. Kimdir samimi olan? Barış için, çözüm için silahını susturan gerilla samimidir. Kimdir samimi olan? O insanları ezen panzerlere kocaman yüreği ile direnen çocuklardır. Gerilla silahını susturduğunda her yere karakol yapan, plakasız panzerleri Van’ın ortasına diken, uzun namlulu silahlarla halkı tehdit eden devlet yetkileri ve AKP hükümeti samimi değildir. İç güvenlik paketi ile polislerin yetkileri artırılmak isteniyor. Polisler öldürdüklerinde kimse onları yargılamasın diye böyle bir yol seçtiler. Ama bu halk sizi yargılayacaktır. AKP vekillerinin seçim öncesinde mitinglerde halka söyleyecek hiçbir sözü kalmamıştır. Sayın Abdullah Öcalan, barış sürecinin bıçak sırtında ilerlediğini söylemişti. Çünkü biliyordu AKP’nin ikiyüzlü davranacağını. Ama halka da direnişinizi devam ettirin ve öz savunma gücünüzü de kurun demişti. Açık ve net belirtiyoruz. Dünyadaki en temel haklardan birisi meşru müdafaa hakkıdır. AKP’nin polisleri çocuklarımızı katlederken bu halkın sessiz kalmasını kimse beklemesin. Cenazelerimize panzerlerle yürüyenler şunu iyi bilsinler ki Kobani’de nasıl bir direniş olduysa Van’da da, Amed’de de, İstanbul'da da olabilir. Kobani direnişini herkes gördü. Samimi davranmayanlar aklını başını alsınlar.”

ÜÇER: BARAJ KORKUMUZ YOK

Üçer konuşmasını şöyle sürdürdü: “Tek başına kurtuluş yok. Herkesi HDP çatısı altında mücadele etmeye davet ediyorum. Bütün siyasi tutsakların özgürlüğünü göreceğiz. Özerk Kürdistan’ı inşa edeceğiz. Türkiye’yi demokratikleştireceğiz. AKP’yi sandığa gömeceğiz. AKP’nin vekillerini ayakkabı kutularına gömeceğiz. Baraj korkumuz yok. 9.8 oyumuz var. Bu partiye oy veren herkes bir kişiyi örgütlerse yüzde 18 oranında bir oy alacağımız inancındayız. Yüzde birini çalsalar bile yüzde 17 gibi bir oy ile mecliste olacağız. Barajı geçeceğimizden korkuyorlar. Bu nedenle bütün halkları bu inançla partimizi sahiplenmeye davet ediyorum. Yeni parti binamızın hayırlı olmasını diliyorum.”

TUNÇ: EN BÜYÜK FELAKET İKTİDARIN DAYATMALARIDIR

Sanatçı Ferhat Tunç da halka hitap etti. Tunç şunları söyledi; “Deprem felaketinin yaşandığı ilk günden itibaren sizlerle birlikteydim. Bu acıya yenilmediniz. Bence yıllardır Van’da bu doğa felaketinin yanında yaşanan en büyük felaket AKP iktidarının dayatmaları ve politikalarıdır. Deprem felaketini aştığımız gibi önümüzdeki seçimlerde bu direnişi zafere ulaştıracağız. Kürt halkı bundan 20 yıl öncesi gibi kimsesiz ve çaresiz değildir. Eğer bu büyük direnişten ve kazanımdan söz ediyorsak bunu gerillalarımıza borçlu olduğumuzu unutmayalım. Kobani bu noktada bir dönüm noktasıdır. Eğer direnmesek kimse bize bir şey vermez. Eğer direniyorsak ve kazanımlarımızdan söz edebiliyorsak bunu Sayın Abdullah Öcalan’a borçlu olduğumuzu burada haykırmak istiyorum. 7 Haziran’da eğer Kürtleri AKP’den, Alevileri CHP’den kurtarabilirsek kalıcı bir barıştan ve özgürlükten söz edilebilir. Bize barajları dayatanları, ördükleri o barajlarda boğacağız. Bu baraj Kürt halkı için getirildi. Ne mutlu şiarıyla asırlarca bizi ezdiler. Kürt halkının kimliğini inkâr ettiler. Dilleri ve inançları yasaklanmış kimlikleri elinden alınmış bir ülkede özgürlükten bahsedilemez.  İç Güvenlik paketi ile Türkiye’de AKP sayesinde faşizm yasal bir statüye kavuşturulmak isteniyor. Elbette buna hayır diyeceğiz. Kürt halkı AKP’yi 7 Haziran’da tarihin çöplüğüne göemcektir. Bugüne kadar AKP’ye ve CHP’ye oy veren Kürt halkı kendinize gelin. HDP çatısı altında yeni bir tarih yazılıyor. Bu tarih sayfasında yerinizi mutlaka alın.”

ÖNCEKİ HABER

Dersim'de kayak keyfi

SONRAKİ HABER

Nusra ve IŞİD’in Lübnan hazırlığı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa