21 Şubat 2015 14:51

Eskişehir'de 'İç Güvenlik Yasası'na tepki yürüyüşü

Eskişehir Emek ve Demokrasi Güçleri mecliste görüşülmeye başlanan İç Güvenlik Yasası’nın geri çekilmesini istedi.

Paylaş

Eskişehir Emek ve Demokrasi Güçleri mecliste görüşülmeye başlanan İç Güvenlik Yasası’nın geri çekilmesini istedi.

Mecliste görüşülmeye başlanan ve tartışma yaratan ‘İç Güvenlik Yasası’nın geri çekilmesini isteyen Eskişehir Emek ve Demokrasi Güçleri, Sıcak Sular mevkiinde bir araya gelerek ESPARK AVM’ye yürüdü. Yaklaşık 300 kişinin katıldığı yürüyüşte “İç Güvenlik Yasası Sıkı Yönetim Yasasıdır Geri Çekilsin” pankartı açıldı. Yürüyüş boyunca sık sık “Polis Devleti İstemiyoruz”, “Sıkı Yönetim Yasası Halkın Değil Sarayın Yasasıdır”, “Özgürlük Yoksa Güvenlik de Yok”, “Saraya Değil Kadına Güvenlik” sloganları atan Emek ve Demokrasi Güçleri, Ali İsmail Korkmaz Heykelinin önüne geldiğinde ise “Bu yasa ile gösteri ve yürüyüş yapma hakkımız elimizden alınacak, ses çıkarak herkes makul şüpheli olarak gözaltına alınabilecek” dedi.

'CUNTA YASASINDAN BİLE GERİ'

Kitle ESPARK AVM önünde basın açıklaması yaptı. Emek ve Demokrasi Güçleri adına basın metnini okuyan SES Eskişehir Şube Başkanı ve KESK Dönem Sözcüsü Yalçın Mutlu, İç Güvenlik Yasasının özü itibariyle AKP’yi koruma ve kollama yasası olarak hazırlandığını söyledi. İç Güvenlik Yasasının 12 Eylül cunta anayasasından bile geri olduğunu belirten Mutlu, yasanın uluslararası sözleşmeleri de ayaklar altına aldığını dile getirdi. “Kısa süre önce ‘Kanun mu hukuk mu derseniz ben hukuktan yanayım’ diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı ve bilgisi ile hazırlanan tasarı söylediklerinin tam aksine kanun ve polis devleti rejimini ve uygulamalarını kurumsallaştırmaya, yaygınlaştırmaya yöneliktir.” Diyen Mutlu, tasarıyla fiilen devam eden OHAL ve sıkıyönetim uygulamalarının olağanlaştırılmak ve süreklileştirilmek istendiğini kaydetti. Mutlu, tasarı ile yükselen toplumsal muhalefete, sendikal örgütlenmelere, hükümet protestolarına ve Kürt halkının temel hak ve özgürlükleri için yürüttüğü mücadeleye saldırı amacı güdüldüğünü anlattı.

'TOPLU TUTUKLAMALAR SIRADANLAŞACAK'

Kısa süre önce çıkan yasa ile ‘makul şüphe’ standardına geri dönülmesi de gözetildiğinde basın emekçilerine, avukatlara, sendikacılara, üniversitelilere, kadınlara yönelik şafak baskınları yaygınlaşacak” diyen Mutlu, toplu tutuklamaların sıradanlaştırılacağını vurguladı. Polise 24-48 saatlik bağımsız gözaltı yetkisi verilmesi yoluyla yargının devre dışı bırakılacağına dikkat çeken Mutlu, savcıların polis gözaltılarıyla ilişkisi kesileceğinden kayıt dışı gözaltıların, kaçırmaların, işkencenin, yok etme ve infazın önünün açılacağını ifade etti. Yargı kararı olmaksızın idari görevliler tarafından verilecek ‘önleme araması’, ‘durdurma ve kimlik sorma’ kararı ile her türlü keyfiliğin önünün açılacağını belirten Mutlu, muhaliflerin her davranışının gözaltı için yeterli olacağını söyledi. “Tasarı ile polisin silah kullanma yetkisi artırıldığından Berkin Elvan, Abdullah Cömert, Ali İsmail Korkmaz, dün doğum gününü kutladığımız Ahmet Atakan ve 12 yaşındaki Nihat Kazanhan cinayetleri gibi yeni polis cinayetleri yaşanacaktır. Bu şekilde cinayet işleyen polislerin cezalandırılmaları bir yana, haklarında dava bile açılamayacaktır. Açılmış davalarda yargılanan polislere ise af getirilecektir.” diyen Mutlu, anayasal bir hak olan toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının ‘kamu güvenliğini tehdit’ adı altında ortadan kaldırılacağını vurguladı. AKP uygulama ve politikalarına muhalefet niteliğindeki toplantı ve gösterilere katılanların tümünün tutuklanabileceğine dikkat çeken Mutlu, Emek ve Demokrasi Güçleri olarak tasarı geri çelinceye kadar ülkenin dört bir yanında alanlara çıkacaklarını kaydetti. Eyleme geçtiğimiz hafta Kafaoğlu’nda iş kazası geçirerek 3 parmağını kaybeden Aynur Yalçın da katıldı.

'BU YASAYI İSTEMİYORUM'

Basın açıklamasından sonra oluşturulan serbest kürsüde konuşan Aynur Yalçın, “İşyerlerinde, fabrikalarda insanlar güvencesiz ve kötü koşullarda çalışmaya zorlanırken, devlet kendini korumak adına iç güvenlik yasaları çıkarıyor. Gördüğünüz gibi 3 parmağımı fabrikada iş kazası sonucu kaybettim. Bu durumdan dolayı bu yasayı istemiyorum, kınıyorum.” dedi.

Eskişehir Barosundan Avukat Özgür Özlem Öngel, "Eskişehir Barosu avukatları olarak bizlerde buradayız. Halkımızın bu çok değerli mücadelesini selamlıyoruz. Bugüne kadar Eskişehir Barosu olarak Eskişehir’de elimizden geldiğince halkımızın yanında olduk. Barolar halkın avukatıdır dedik ve olmamız gereken yerdeyiz, halkımızın yanındayız. Bu zulüm yasasının, bu insanlık dışı, hukuk dışı, demokrasi dışı yasanın karşısında örgütlenen halk hareketini ayakta alkışlıyoruz" ifadesini kullandı.

Emek Partisi Eskişehir İl Başkanı Hüseyin Öge ise "Korkuyorlar arkadaşlar. Gelen iç güvenlik paketi bunun için geliyor. Onlara Berkin Elvanlar yetmedi. Onlara Ali İsmail Korkmazlar yetmedi. Onlara Özgecanlar yetmedi. Ama şunu iyi bilsinler, işçiler emekçiler, gençler, kadınlar artık korkuyu yendiler. Sokaktalar. Alandalar. Fabrikalarında direnişteler. Metal işçilerinin grevini bir günde yasaklayanlar şunu iyi bilsinler. İşçiler artık sizin yasaklarınızı tanımayacak. Sizin yasağınızı tanımayacağız. Biz özgürlük istiyoruz. Demokrasi istiyoruz. İnsanca yaşamak istiyoruz. Yasalarınızı da başınıza çalacağız" dedi.

Oluşturulan serbest kürsüde, DİSK Emekli-Sen Şube Başkanı Suat Başaraner, Halkevleri adına Şahabettin Arpacı, Yaşam Bellek Özgürlük Derneği adına Nurettin Aldemir, Halkların Demokratik Partisi (HDP) adına Ahmet Uluçelebi, Emekçi Hareket Partisi (EHP) adına Onur Keşt ve Eğitim-Sen Eskişehir Şubesi adına Serkan Demir de söz aldı. (Eskişehir/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

TBMM'de ana dili önergesi AKP tarafından reddedildi

SONRAKİ HABER

Van’da HDP’li vekillere saldırı protesto edildi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...